AK Parti’de yüzde 50’nin üzerinde bir değişim olabilir

Lider Haber televizyonunda Neslihan Çelik Alkoçlar’ın sunduğu ‘Gündem Özel’ programına konuk olan AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, geçen hafta sonu yapılan e-temayül yoklaması hakkında bilgi verdi.

Başkan Gürkan, geçen yıl 303 aday adayının olduğunu bu yıl ise 235 başvurunun bulunduğunu ancak 231’inin kabul edildiğini ifade etti.

25 Mart Cumartesi günü saat 10.00-16.00 saatleri arasında ülke genelindeki e-temayüle 160 binden fazla parti üyesinin katıldığını belirten Gürkan, Bursa için birinci ve ikinci bölge mülakatlarının dün itibarıyla tamamlanmış olacağını söyledi.

Bu dönem aday adaylığı başvuranların yüzde 22’sinin kadınlardan oluştuğunu vurgulayan Başkan Gürkan, başvuruların yüzde 72’sinin de lisans/lisans üstü/doktora seviyesinde olduğunu açıkladı.

Gürkan, genç başvuru sayısının yüzde 10’larda kaldığını dile getirdi.

En yakın ana muhalefet partisinden 2,3-3 kat fazla aday adayı başvurusu aldıklarını vurgulayan Başkan Davut Gürkan, “Bursa’nın 1 ve 2’nci bölge olmak üzere toplam 20 milletvekili olduğu düşünülürse partimize aday adaylığı için bunun yaklaşık 11 katından fazla başvuru yapılmış olması, partimizle halkımız arasındaki diyaloğu gösteren en net durumdur” dedi.

Seçim kampanyaları hakkında ‘büyük şovlar düşünmüyoruz’ ve ‘müzikli büyük mitinglere de ihtiyacımız yok’ diyen Başkan Gürkan, “Bizim derdimiz vatandaşla beraber olmak. İftarlarda vatandaşımızla sahura kadar bir araya geliyoruz” ifadelerini kullandı.

Başkan Gürkan, “Cumhurbaşkanımızın bu konudaki beyanatlarından yola çıkıyoruz. Çünkü bu listelerle ilgili değişiklikler yapacağını birçok toplantıda dile getirdi. Ve biz de önümüzdeki süreçte en azından yüzde 50’nin üzerinde bir değişim olabilir diye düşünüyoruz. Ama tabi ki bilemiyoruz. Bunu Cumhurbaşkanımızın ifadelerinden yola çıkarak söylüyoruz. Temayüller daha bitmedi. Bu temayüller bittikten sonra son üst kurullara gidildiğinde durum daha da netleşir diye düşünüyorum” değerlendirmesinde bulundu.

AK Parti teşkilatlarının sahadan aldığı sinyalleri, Başkent’e ulaştırdığı ve iletilen sorunların çözüldüğünü ifaden eden Davut Gürkan, “İşte son örneğiyle bunu elektrik ve doğal gaz indirimlerinde görebiliriz” dedi.

‘Seçim, umutla ve güvenle kazanılır’ diyen Başkan Gürkan, “Eğer siz, vatandaşın umudunu desteklerseniz ve yaptığınız faaliyetlerle de güveni tesis ederseniz vatandaş, sizden yana kendi kanaatini yansıtacaktır. Bakın deprem bölgesinde 650 bin konut yapacağız diyoruz. Bu kolay bir iş değildir” şeklinde konuştu.

“Bu seçim ve deprem gündemi içinde bizim önceliğimiz depremzede vatandaşımızın ihtiyaçlarını eksiksiz olarak giderebilmek” diyen Başkan Gürkan, şunları söyledi: “13,5 milyon Türk vatandaşı ve geçici ikamette bulunan 2 milyona yakın Suriye vatandaşını da düşündüğümüzde 15 milyon insan etkilendi. 3,5 milyondan fazla insan şehirlerini terk etmiş durumda. Bu vatandaşımız için en huzurlu ortam bir an önce kendi şehirlerinde yaşayabilmesi için gerekli standartların sağlanmasıdır. Bursa’da 32 bin civarında deprem bölgelerinde gelen vatandaşımız var. Onlarla konuştuğumuzda bize ‘konteyner bize çıktığında oraya dönüp kendi hayat şartlarımızı devam ettirmenin derdindeyiz’ diyor.”

AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, ittifakların son durumları hakkında da yorumlarda bulundu.

Vatandaşın yapılanları yakından takip ettiğinin altını çizen Başkan Davut Gürkan, son kararı her zamanki gibi milletin vereceğini de vurguladı.

                                                                                                                                     ***

Akşener’e Net Cevap!

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Sekreteri ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Cumhur İttifakı’nı hedef alan sözlerine yanıt verdi.

MHP Genel Sekreteri Büyükataman, resmi sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Akşener’e şu ifadelerle seslendi:

Milletimizin gözünün içine baka baka yalan söylemekten kaçınmayan, Atatürkçü pozları kesen İP Genel Başkanı Meral Akşener; Atatürk ve Cumhuriyet değerlerine kökten düşman olan HDP’nin Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu’yla mı Cumhuriyet değerlerine sahip çıkacaksınız?

Anayasanın ilk dört maddesine göz diken Ali Babacan, Anadilde eğitim isteyen Ahmet Davutoğlu, terörist Demirtaş’a özgürlük isteyen Kılıçdaroğlu ve yerel yönetimlere özerklik diyerek bölünmeye kapı aralayan CHP’yle mi Türkiye’nin birlik ve beraberliğini sağlayacaksınız?

İP Genel Başkanı’nın sığıntı durumuna düşürüldüğü Zillet Masası’nda Türk milleti yoktur, cumhuriyet yoktur, bağımsızlık ve beraberlik yoktur. Zillet masasında olsa olsa FETÖ ve PKK taleplerine göz kırpma, teröristlere özgürlük vaadi ve Türkiye düşmanlarına umut vardır!

Cumhuriyetimiz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının kararlı mücadelesi, aziz milletimizin yüksek fedakârlığı ile kurulmuştur. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuran irade bugün Cumhur İttifakı’nda vücut bulmuş ve Türk Yüzyılının kapısını Cumhur İttifakı ile aralanmıştır.

                                                                                                                                   ***

Türkiye’de muhalif siyasetin içine düştüğü acziyet içler açısıdır.

Ekonomi kötü, demokrasi yok, özgürlük yok, hak/hukuk ve hürriyetler diplerde diye diye iktidara karşı halkı iknaya dayanan bir politika geliştiremeyen ve alternatif olamayan muhalefet, döndü dolaştı çareyi yılana sarılmakta buldu.

Bölücü terör örgütü pkk’nın siyasal uzantısı HDP ile koyun koyuna geldi.

Şaşırdık mı?

Hayır!

2015’te barajı geçsin de tek başına iktidar olamasın diye HDP’ye oy verme hainliğinin kampanyası unutuldu mu?

Hayır!

Maalesef ki bugün masanın figüranlarından biri o gün kendisini tek başına iktidar yaptırmayanlarla aynı ateşin etrafında gölge oyunu oynuyor.

Üleşme, bölüşme sofrasında herkes ayına düşeni almak için vatandaşı suni bir nefretle ikna etmeye çalışıyor.

Ne acı ki ülkede nefret odağını terörden uzaklaştırıp başka bir noktaya çeken bu vasat siyasete muhalefet denilmektedir.

Beylerin örnek gösterdiği çok gelişmiş demokrasilerin hiçbirinde terörle iş birliği kabul edilemez. Muhaliflik adına ülkesinin menfaatleri ayaklar altına alınmaz.

Ama biz de bir takım çevreler alır...

Neden?

Çünkü biz de her şeyin en doğrusunu onlar bilir!

En demokrat, en uygar, en entel, en sanatçı, en solcu, en sağcı, en Atatürkçü, en devrimci, en bilmem neci onlardır...

Siz, cahil ve bağnaz!

Esen kalın.