Altılı Masa Siyaseti

Son günlerde siyaset arenasında HDP ye verilmesi muhtemel bakanlıklar konusu konuşuluyor. Bunu konuşanlarda 6’ lı masaya bağlı partilerin yetkili organları.

Özellikle Gürsel Tekin açık açık bunu söylemekten kaçınmadı.

Zaten biliyorduk 6+1 bir masa formülünün olduğunu. Fakat halkın tepkisini çekmemek için bunu hep saklamaktan yana tavır sergiliyorlar.

 Fakat bazen orada konuşulanlar böyle dışarıya da sızıyor. Buna sızma demeyelim açıklama demek daha doğru.

Cumhurbaşkanı adayını henüz açıklamadıklarına bakarsak kendi içlerinde de bu konuya takılıyorlar.

7.ortağı ikna etmeye çalıştıklarını zannediyorum.

Ne kadar saklamaya çalışsalar da herkes gerçeği biliyor.

6’lı masanın ortaklarından İYİ Parti tabanı da bundan rahatsız. Masada ki çatırtının sesi artık dışarıdan da duyuluyor.

Kabul edelim veya etmeyelim HDP diye bir gerçek var. Bu partiye oy atan da bir kitle var. Oy atan bu kişilerin hepsine PKK sempatizanı demek de yanlış.

Benim eleştirdiğim nokta beraber hareket ettiğinizi söylemekten niye utanıyorsunuz. Veya utanılacak bir şeyse neden yapıyorsunuz.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu son günlerde ülkücü Kemal sloganlarına maruz kalıyor. Bazı eski, kendine ülkücü diyen aslında böyle bir kimliği hiç olmayan kişileri etrafına toplayıp güya ülkücü oylara talip olmaya çalışıyor.

Sn.Kılıçdaroğlu ülkücü camia bu oyunlara gelmez.

Sizin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’nız Osmanlı’ya hain deme cüretini göstermiştir. Osmanlı Devleti Türk devletidir. Ama  damarlarında Türk kanı dolaşmayan kişilerin böyle bir söylem içinde olmaları da tabiidir.

Şimdi siz her kesimi kucaklayan bir siyaset söylemindesiniz. Ama siz başka söylüyorsunuz sizin yöneticileriniz başka söylüyor.

Siz daha kendi içinizdekilere hakim olamazken diğer kesimlere hakim olmaya çalışıyorsunuz.

Halkımız gereken tahlilleri yaparak herkese hak ettiğini sandıkta verecektir.