Bakan Şimşek: "İhracat odaklı büyüme peşindeyiz"
İhracat odaklı büyüme peşinde olduklarının altını çizen Bakan Şimşek, yükü dar gelirli kesime yüklemeyeceklerinin bilgisini paylaştı.
TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi toplantısında konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.
Türkiye ekonomisinin sürdürülebilir bir büyüme patikasına doğru yol aldığını dile getiren Bakan Şimşek, “Dengesizliklerin giderildiği, kapsayıcı bir büyüme modelinin arifesindeyiz. Son yıldaki ortalama cari açığımız yüzde 3,8 seviyesinde. Son 20 yılın bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 2,4 seviyesinde. Geçen sene güçlü tedbirler aldık ve bütçe açığını yüzde 2,5 düzeyine çektik. Yarın büyük ihtimalle cari açığın milli gelire oranı yüzde 2,5'in altına düşecek. Cari açığı bir endişe kaynağı olmaktan çıkartacağız. Depremin yarattığı harcamaları kenara bırakırsanız mali disiplinde sorun yok. Bu dönemde kur riskini azalttık, borçlanmanın vadesini artırdık. Bankalarla swapı neredeyse kapattık. Uluslararası rezervlerde benzeri görülmemiş bir düzeltmeyle karşı karşıyayız. Swap hariç net rezerv 18 milyar doların üzerine çıkmış durumda. Net rezervlerde düzelme 80 milyar dolar civarına ulaştı. IMF'nin tanımladığı rezerv yeterliliğinde arzuladığımız noktaya ulaştık. Türkiye'nin dış kaynağa erişiminde sorun önemli ölçüde ortadan kalkmıştır. Rezervlerdeki artış sıcak para değil, vatandaşların ve şirketlerin dövizden TL'ye geçmesi. 2017 sonrasında bankalarımızın uzun vadeli kaynağa erişimi dramatik şekilde arttı. Bankalarımız 5 milyar dolar civarında uzun vadeli sermaye benzeri kaynak devşirdi. Türkiye tüm devletlerin desteği ve takdiriyle gri listeden çıkmıştır” değerlendirmesinde bulundu.
Uyguladıkları dezenflasyon programında sapma olmadığının altını çizen Şimşek, en zor sürecin geride kaldığını kaydederek şu ifadeleri kullandı: “Tutarlılığı olan güçlü bir dezenflasyon programı uyguluyoruz. Para politikası gecikmeli şekilde dezenflasyonu şekillendiriyor. Gelecek ay enflasyon yüksek ihtimalle yüzde 60 civarına inebilir. Yılı 38 civarında kapatmayı hedefliyoruz ama yüzde 42'ye kadar bir tolerans bandımız var. Dezenflasyon döneminin başındayız. Dezenflasyon programı 3 yıllık bir program. Biz programı eylül ayında açıkladık. Program çalışıyor, başaracağız.
Enflasyonda düşüş sonrası beklentilerle hedefler arasında yakınsama olacak. Bu yıl Türkiye ilk defa yüksek gelirli ülkeler grubuna girecek. Fiyat istikrarı sağlandığında finansmana erişim sorun olmaktan çıktı. Bu programın yükünü dar gelirli kesime asla yüklemeyeceğiz. Verimliliğe dayalı ve ihracat odaklı büyüme peşindeyiz. Bu yıl büyümede öngörümüz yüzde 4 civarında seyrediyor. Büyümenin kalitesi zayıf değil.
Hazine'de bazı birimleri birleştirmeyi düşünüyoruz. Kayıt dışı olanlar üzerinden vergi adaleti sağlanacak. Kayıt dışıyla mücadele en önemli gündem maddemiz. ABD-Çin arasındaki rekabet kırılmalara yol açıyor. Yapısal reformlar küresel büyümeyi yukarı çekecek. Sermaye piyasalarının derinleştirilmesi dezenflasyonla hızlanacak. Reformlar sayesinde milli gelirimiz çok daha güçlü şekilde artacaktır.”
ETİKET : ekonomişimşekhaberihracatdezenflasyon