Başkan kadar meclis de önemli!
Yerel seçimlere 40 gün kaldı.
Partiler, aday listelerini bugün seçim kuruluna teslim edecek.
Belediye başkan adayları belli olan partilerin meclis üyeleri kimlerden oluşacak yakında göreceğiz.
Özellikle kontenjan aday isimleri, Başkan adaylarının samimiyeti açısından turnusol görevi görecek.
Kentin selameti açısından doğru başkan profili kadar doğru meclis üyesi profilinin de altını çizmek gerekiyor.
Meclis üyesi seçilecek kişinin, kente karşı kendini sorumlu hissetmesi gerek.
Şehrin sorunlarına duyarlı, kamunun ortak menfaatini savunma görevinin farkında olması şart.
Belediye meclisi ve komisyonlarında görev alacak yetkinlik ve ehliyete haiz olması ise elzem.
Olmazsa olmaz bir başka unsur ise meclis üyesinin rantla ve kişisel kazanımla gündeme gelmemiş olmasıdır.
Meclis üyesi gösterilecek kişinin temsil kabiliyeti, iletişim becerisi ve algılama seviyesinin yüksek olması gerekir ki geçen dönemlerde tüm belediye meclislerinde bu konulara özen gösterildiğini söylemek pek de mümkün değil.
Adam yokluğundan mı? Asla değil!
Yeri geldiğinde kamuoyunu bilgilendirme ve aydınlatma rolü üstlenmesi dolayısıyla meclis üyesinin kentini tanıması da lazım.
Fakat görüyoruz mahallesinin dışına çıkamamış yaşadığı şehri ilçesinden ibaret sananlar hiç de az değil.
Meclis üyeliğini bir kişiye veya gruba biat etmenin bir ödülü sayarak bağlılığını, şehrin ortak kazanımlarına ve kamunun yararına değil de çıkar odaklarının menfaatlerine gösterenler yok mu?
Emin olun hiç de az değil!
Öyleyse seçmen de meclis üyeleri konusunda en az başkan adayı kadar seçici davranmak zorundadır.
Vatandaş, önüne her konanı makbul sanıp umursamazdan gelmemeli; kişinin önünü ardını aramalıdır.
Meclis üyesi öyle bir isim olmalı ki seçileceği yerde en az başkan adayı kadar oy alabilmeli ve hatta ondan da fazla oy alabilecek potansiyelde olmalı…
Herhangi bir belediye meclisinde 5 yıl boyunca görev yapmış ve adı kamuoyunda hiç duyulmamış bir isim, geçen süre zarfında el kaldırıp indirmek dışında bir şey yapmış mıdır sizce?
Hiç sanmıyorum.
Yeri geldiğinde kent açısından en kritik kararların alındığı meclislere, irade sahibi yanlışa yanlış diyebilecek ve gerekirse grubuna muarız olabilecek isimler seçilmeli…
Ki seçilecek belediye başkanı da oluşan meclisin denetçi rolünü unutmasın… Hatta öyle ki başkan, meclisten güç alsın…
***
Çalmadık, çırpmadık…
Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, aday gösterilmeyişinin üzerine dün merakla beklenen açıklamayı yaptı.
İşin açığı Türkyılmaz, bağımsız aday olarak çıkmayıp CHP’ye bağlılığını bildiren açıklamasıyla herkesi şaşırttı.
Belli ki Kılıçdaroğlu ile görüşen Türkyılmaz, 1 Nisan sonrasına söz almış.
Malum ‘siyaseti bırakmadığını’ duyuran Kılıçdaroğlu, 31 Mart’ta yaşanması olası hezimet sonrası geri dönüş planları yapıyor…
Türkyılmaz’ın beyanatında adaylık açıklaması yapmaması kadar ‘çalmadık, çırpmadık’ ifadesi şaşırttı.
Oysa bazı Mudanyalılar, Türkyılmaz için ‘Mudanya’nın 10 yılını çaldı’ diyorlar…
Ayrıca şu da söyleniyor: Ne yani bir de çalacak mıydınız?
Kıymetli okur, bakınız mesela Türkyılmaz, Mudanya Belediye Başkanı olarak Büyükşehir Meclisi’nin doğal üyesi ama kendisine sorunuz ki kaç kere o toplantılara katılmış…
Ya da neden katılmamış.
Görüyoruz ki gelinen noktada Mudanya’yı bir siyasi kamp haline dönüştürme çabası hem kendisine hem de ilçeye kaybettirdi.
Bu yönüyle seçilecek muhalif belediye başkan adaylarının kentin diğer yönetim mekanizmalarıyla uyumu da çok önemli.
Partiler farklı olsa da yerelde siyasilerin kent için ortak paydada buluşması sağlanabilmeli…
Saygıyla…