Bazılarının ağzına hiç yakışmayan kahramanların ise hayat tarzı: Şehitlik ve şehadet!
Kur’an-ı Kerim, şehitliğin Allah katındaki kıymetine dair örneklerle doludur. Cennete girenler tekrar yeryüzüne dönmek istemez, ancak şehitler müstesna. Onlar şehitliğin üstün mertebesini ve mükafatlarını gördükçe tekrar tekrar dünyaya dönmek, yeniden şehit olmak isterler.
İslam, vatan, millet ve bayrak gibi kutsal değerlere büyük önem vermiş ve bu değerlerin korunması için de, gerektiği zaman canın feda edilmesini bir vazife olarak insana yüklemiştir. Peygamberlik mertebesinden sonra gelen ilk mertebeye İslam’da şehitlik mertebesi denir. Allah, şehitliğin mükafatını kendisi verir. Şehitler ilahi nimetlerin sonsuzluğuna erişmek için daima diridirler. Ruhları, Allah katında üstün makam ve mevkilere erişirler.
ŞEHİTLER ÖLÜMSÜZDÜR
Kur’an-ı Kerim’de şehitlikten bahsedilen ilk ayet Bakara Suresi’nde yer almaktadır. Yüce Allah: “Allah yolunda öldürülenlere ‘ölüler’ demeyin, zira onlar diridirler, fakat siz bunun farkında değilsiniz” buyurur. Önemli kelam ve tefsir alimlerinden Fahreddin er-Râzî’nin yaptığı açıklamalara göre Bedir’de şehit olan on dört Müslüman’la ilgili ashap falanca filanca öldü demişlerdi. Kâfirler, müşrikler ve münafıklar da, kendi aralarında, bu insanlar din ve Hz. Muhammed (sav) uğruna karşılıksız yere kendilerini öldürüyorlar, şeklinde konuşmuşlardı. Bunun üzerine Yüce Allah bahsi geçen ayetle şehitler hakkında, ölüler denilmesini yasaklamıştır. Zira Allah sevaplarını kendilerine ulaştırmak için şehitleri tekrar bedenleriyle birlikte diriltmiştir ki bu durum itaatkâr kullara aldıkları sevabın kabirlerinde bile ulaştığına işarettir. Zira herhangi bir canlının var olması için vücut şart değildir. Al-i İmran Suresi’nde şehitlerin diri olduğundan bahseden bir ayet de şudur: “Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanmayın. Bilakis onlar diridirler; Rableri yanında rızıklara mazhar olmaktadırlar.”
DÜNYA MALI VE MAKAMDAN DAHA ÜSTÜN
Kur’an’da şehitlere verilen mükafatlardan bahseden ilk ayet, Al-i İmran Suresi’nde yer alır: “Allah yolunda öldürülür veya ölürseniz, size Allah’tan onların topladıklarından hayırlı bir mağfiret ve rahmet vardır.” Bu ayet-i kerimede Allah yolunda ölme veya öldürülmenin yaşamaktan, insanların bu dünyada kazandıkları mal, makam, güç ve dünya menfaatlerinden çok daha iyi olduğu haber verilir. Zira şehitlikte Allah’ın bağışlaması ve rahmeti vardır ki bu insanların kazandığı pek çok şeyden daha iyidir. Allah müminleri, bu affedilme ve merhamete yönlendirirken bunu şahsi üstünlüklerine veya insani değerlere göre değil, Allah’ın katında olanlara bırakıyor. Burada müminlerin kalplerini bizzat kendi rahmetine bağlıyor ki bu durum insanların bağlandığı değerlerden ve bütün kazandıkları şeylerden daha iyidir. Görüldüğü gibi bu ayette şehitlik makamının dünya malı, para ve makamından çok daha üstün olduğu vurgulanmıştır.
ONLARA ÜZÜNTÜ YOKTUR
Yine Al-i İmran Suresi’nde şehitlerle ilgili, “Allah’ın, lütuf ve kereminden kendilerine verdikleri ile sevinçli bir halde arkalarından gelecek ve henüz kendilerine katılmamış olan şehit kardeşlerine de hiçbir keder ve korku bulunmadığı müjdesinin sevincini duymaktadırlar” buyrulur. Bu durum da şehitlikte Allah’ın kuluna bir yardımı, nimetlere mazhar kılması ve diğerlerinden üstün tutmasıdır. Buna göre şehitlere, geride hayatta kalan müminlerin veya gelecekte şehit olacakların nihayet korku ve üzüntüden kurtulup mutlu olacakları müjdelenince onlar buna çok sevinirler. Demek oluyor ki, Yüce Allah geride kalanların üzüntü ve sıkıntılarını da şehitlere bildirmeyecek veya bildirdiği şekilde onları o üzüntüden koruyacak. Çünkü onlar kendilerine hiçbir korku olmayanlar ve üzülmeyecek olanlardır. Buna göre şehitler dünyadaki sevdiklerinin sevinçlerinden haberdar olup mutlu olurlar.
DÜNYADA VE AHİRETTE MUTLULUK
Kur’an-ı Kerim’de şehitlere verilen mükâfatlardan bahsedilen son ayetler de Muhammed Suresi’nde yer alır. Yüce Allah şöyle buyurur: “Allah yolunda öldürülenlere gelince, Allah onların yaptıklarını boşa çıkarmaz. Allah onları muratlarına erdirecek, gönüllerini şâd edecek. Onları, kendilerine tanıttığı cennete sokacaktır.”
Buna göre Yüce Allah şehitleri doğru yola kavuşturup durumlarını iyileştirecek kendilerini vaat edilen cennete yerleştirecektir. Çünkü Allah, yolunda savaşanları memnun olacağı işlerde başarılı kılar, onların dünyada ve ahirette durumlarını iyileştirerek vaat ettiği cennetlerine koyar. Onlar da cennetteki yerlerini görünce dünyadaki yerleri gibi hatırlayacaktır. Yani Allah yolunda öldürülenler daha önce, onların şehit olacaklarını bilen Allah’ın lütfu ile bu kıvama gelmekte, öldükten sonra da Allah’ın dünyada iken kitabında anlattığı veya oraya girdikten sonra tanıtacağı cennete girmektedirler. Buna göre Allah şehitlerin yaptıklarını boşa çıkarmayıp dünyada ve ahirette mutluluğa erdirecektir.