Bir kere satan yine satar...

Hep birlikte izledik.

Hep birlikte şahit olduk.

Pazarlık masası ifşası ortalığa saçıldı.

Sistem krizi diye diye ‘kriz sistemi’ vaat oldu.

Edilmeyecek laflar edildi.

Son söz başta söylendi.

Çark döndü.

Tükürülen yalandı.

Uyduruk bir formül çözümmüş gibi pazarlandı.

Onca kavga, küfür ve saldırının ardına derin bir anlam yükleme çabası harlandı.

‘Kurmay zeka’ dediklerinin ‘kumar zekası’ olduğu açığa çıktı.

Strateji kelimesi kendinden utandı.

Masa yeniden kuruldu.

Aday en başta olduğu gibi Kılıçdaroğlu oldu.

Cümle alem biliyordu.

Herkes söylüyordu.

Bir tek Akşener bilmiyordu ki bunca tantana koptu.

Şayet Akşener, ‘kazanamaz’ diyerek Kılıçdaroğlu’nun adaylığına itiraz ettiği için masadan kalkmış olsaydı, ilkeli ve tutarlı sayılabilirdi.

Hatta geçen günkü yazıda ifade ettiğim gibi takdir bile edilebilirdi.

Ancak gelinen nokta ortada!

‘Başbakan olacağım’ derken Kılıçdaroğlu’nun yardımcılığına razı oldu.

Yenilgi yenilgi büyüyen küçük hesaplara ortak oldu.

Kalktığı masaya dönmek için bin takla attı.

“Ya tarih olacağız ya da tarih yazacağız” dedi.

Şimdi yazılan kimin tarihi olacak?

Geçen günkü yazıda şöyle demiştim:

‘Kılıçdaroğlu ve Akşener dışındaki isimlerin masadaki konumu siyasette kalabilme adına bir varoluş sancısıydı. Öyle ki Saadet, Demokrat, Deva ve Gelecek Partilerinin, benliklerine yabancılaşacak derecede bu sancıyı bastırıp kazanımlarına odaklandığı da görünüyordu.’

İşte bu ‘kendilerine yabancılaşma’ durumunu pazartesi günü yaşananlarda gördük.

Kelimenin tam anlamıyla ilkesizlik diye düşünüyordum ki MHP lideri Devlet Bahçeli de dünkü grup toplantısında konuyu özetler ifadelere imza attı:

‘Masayı devirene sandalye sunmak ilkesiz siyasettir. Masaya geri oturan söylediği ağır sözlerin altından nasıl kalkacak? Bir kere satan yine satar, yine satacaktır.’

Anadolu’nun engin deyim sözlüğünde Sayın Bahçeli’nin ifade ettiği anlamı karşılayan çok sayıda söz vardır.

‘Can çıkmadan huy çıkmaz’, ‘Huy, canın ardındadır’ gibi deyimlerle pekiştirebileceğimiz durumu şu vecize özetler: Sarmısağı gelin etmişler, kırk gün kokusu çıkmamış!..

6’lı Masa’da 1 yılın ardından kokusu ilk çıkan Akşener oldu.

Halen kokusunu saklı tutanlar da yok değil.

Önümüzdeki günlerde onların da kendini açık edeceği şartlar ve olaylara şahit olacağız elbet.

Bakalım kimler kokudan, kimler kokunun geç çıkmasından rahatsızlık olacak...

Esen kalın.