Bu bir savaş değil!

TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kayseri Milletvekili Hulusi Akar, dün Bursa’daydı.

Mimar ve Mühendisler Grubu (MMG) Bursa Şubesi’nin konuğu oldu.

Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi (AKKM) Yıldırım Bayezid Salonu’ndaki toplantıda ‘Türkiye’nin Güvenliği; Risk, Tehdit ve Tehlikeler’ başlığında konuştu.

Savunma sanayi konusunda konuşurken dijital devrim vurgusu yapan Akar, herkesin bu konuda elini taşın altına koyması gerektiğini belirterek ‘Savunma sanayinde maceraya asla tahammülümüz yok. TSK’nın acil, gerekli, temel ihtiyaçlarını karşılayacak hale gelmemiz lazım’ dedi.

Savunma sanayinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğiyle yüzde 80’leri geçen yerlilik yakalandığını hatırlatan Akar, “Kalan yüzde 20’lik dilim çok daha çetin, çok daha zor. Çünkü çok daha yüksek teknoloji gerektiriyor” ifadelerini kullandı.

Akar’ın bu sözlerinin iyi anlaşılması gerekiyor. Özellikle barış dönemlerinde erişilebilen ancak kriz ve savaş dönemlerinde ulaşılamaz olan savunma ihtiyaçlarının karşılanması adına üstümüze düşen daha fazla görevler var.

Özellikle mühendislerimizin bu konudaki örgütlü ya da müstakil girişimlerinin önü açılmalı. Fakat kamu idaresinin de bu alanlarda çalışan fikir ve ürün geliştirenlere daha fazla yol açması gerekiyor.

Türkiye’nin uluslararası anlamda bir özne haline geldiğinin altını çizen Akar, “Seven var, sevmeyen var. Ama artık Türkiye bir özne. 3 kıtada etki alanımız var. Bütün dünyadaki gelişmeleri de yakından takip ediyor ve ilgileniyoruz. Türkiye, söz dinleyen değil sözü dinlenen bir ülke haline geldi” dedi.

Akar’ın konuşmasında İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları hakkında sert ifadeler kullandı:

“Filistin-İsrail savaşı demeyin. Bu bir katliam. İsrail katliamı, Gazze katliamı, İsrail soykırımı, Gazze soykırımı. Bu bir alçaklık, namussuzluk, şerefsizlik ve seviyesizlik. Bu insanlık dışı bir şey.

Burada savaş yok. Savaş iki ordu arasında olur. Bunlarda tank, top, tüfek en son otelde nükleer silah da çıktı İsrail’de. Karşıda, Gazze’de ne var? Sapan taşı var.

Utanmaz, ahlaksızlar, seviyesizler, bebek katilleri. Bu vicdansızlar, bu ahlaksızlar kaybedecekler. Buna inanın. Bunlar kaybedecekler. Bunlar her gün bir şeylerini kaybediyorlar ve Allah’ın izniyle sizlerin de milletimizin yardımı ve desteğiyle de bir gün gelecek her şeylerini kaybedecekler.

Bu bebeklerin, masum insanların ve şehitlerin kanları, diğer taraftan da bunların yakınlarının, o annesi için ağlayan çocukların, evladı için ağlayan babaların, anaların gözyaşları bir gün bunları boğacak. Bundan da emin olun.

Bunların kendilerine göre hesapları var. Allah’ın da bir hesabı var. Bizim temennimiz, dileğimiz şudur ki bu yanlış hesap en son Ankara’dan döner.

Kuvözde çocuklar çırpına çırpına ölüyor. Oda kamerası da bunu çekiyor. Böyle bir namussuzluk var ortada. Bunun mutlaka hesabı sorulmalıdır. Hesabı inşallah sorulacak. Allah bunların müstahakını verecektir diye düşünüyorum.

Dışarıdakilerin duyarsızlığı içimizdekilerde de var. O sanatçıyım, futbolcuyum, popçuyum, topçuyum diyenlerden her konuyla ilgili bir şey atanlardan çıt yok. Ahlaksızlar. Çünkü neden? Çünkü mamaları kesilecek. Para orada, mamaları kesilecek, seslerini çıkaramıyorlar. Ahlaksız adamlar.

Fakat yönetimleri suçlarken Avrupa’yı, Amerika’yı suçlarken dikkatli olun. Niye biliyor musunuz? İngiltere yönetimi ayrı İngiliz vatandaşı ayrı. İngiltere yönetimi ayrı İskoç vatandaşı ayrı. O stadyumlarda, yollarda kimine göre 300 bin, kimine göre 800 bin ayakta. Amerika, Washington, Chicago ayakta.

Hani diyoruz ya insanlık öldü. İnsanlık İsrail’de öldü, İsrail yönetiminde öldü. İsrail’in içinde dahi İsrail vatandaşlarından dahi bu bebek katili, siyonazi Netanyahu’ya karşı müthiş bir isyan var. Bunu da görmemiz lazım.”

Akar’ın ifadelerine katılmamak mümkün değil. Her bir sözü, altına imza atma anlamında köşemde paylaşıyorum.

İsrail’in insanlığı bir teste tabi tutuyor. Ve görüyoruz ki çoğumuz bu testten geçemiyoruz. Elbette ki boykotlar ve protestolar anlamlı ama Türk Milleti olarak mazlumun yanında olmak adına yapabileceğimiz bunlarla kalmamalı diye düşünüyorum.

Bu süreç, birçok kesimi de deşifre etti. Şanlı Türk Ordusu’na kimyasal silah iftirası atanların, İsrail’in işlediği insanlık suçları karşısında kafalarını kuma gömdüklerini görüyoruz. Ve onlarla aynı çizgide hizalananları da…

Türk toplumu, bunları görmektedir. Tarihte olduğu gibi bugün de yarın da gerekeni yapacaktır.

Akar’ın konuk olduğu programa Vali Mahmut Demirtaş, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Milletvekili Refik Özen, Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz da katıldı.

MMG Bursa Şubesi Başkanı Kasım Şükrü Karabulut, program sonunda Akar’a tablo hediye etti.

 Saygıyla…