Bu kadar zor olmamalı!

Türkiye genelinde 3-9 Kasım tarihi ‘Organ Bağış Haftası’ olarak çeşitli etkinliklere değerlendiriliyor. Bu konuda farkındalık oluşturmak için il ve ilçe sağlık müdürlüklerinin yanı sıra farklı sivil toplum kuruluşları da programlar yapıyor.

Geçen hafta tüm ülke gibi Bursa’da da Cuma namazı çıkışında vatandaşlara bilgilendirme yapıldı. Konuyla ilgili hazırlanan çok sayıda broşür ve el ilanları dağıtıldı.

Ben de geçen Cuma Nilüfer İlçe Sağlık Müdürlüğü tarafından FSM Camii’nde açılan stanta denk geldim.

Namaz sonrası vatandaş, stanttan sadece organ bağışı ile ilgili değil farklı sağlık sorunlarına ilişkin de bilgi aldı.

Müdürlük çalışanlarının gayretli ve iletişime açık tavrı stanta ilgiyi artırdı. Birçok vatandaşla birebir ilgilenen görevliler, bir yandan da broşür ve el ilanı dağıttı.

Kendilerini tebrik ve emekleri için onlara teşekkür etmek gerekiyor.

‘Farkındalık adına güzel bir çalışma oldu’ diye düşünerek cami alanı çıkışına doğru giderken çöpte biriken broşür ve el ilanlarını görmek hayal kırıklığına neden oldu.

Vatandaşımızın onca emekle kendisine ulaşan ufakcık bilgi notlarını okuma veya başkalarına okutma zahmetini dahi göstermemesi hem üzücü hem de düşündürücüydü.

Bilgiyi paylaşmayı bilmeyen bir toplum, organını paylaşabilir mi?

Yani o stanttan aldığınız broşürü okuduktan sonra karşılaştığınız bir yabancıya veya bir yakınınıza okuması için vermek o kadar da zor olmamalı.

Emeğe saygı olgusu her geçen gün tahrip oluyor. Ama ne yazık ki biz bunu önleyecek yöntemler geliştiremiyoruz.

Toplumda belli bir kesimin okumayla bağı kopmuş ve bu davranış bozukluğu ve sorumsuzluk olarak günlük hayata yansıyor.

Şimdi emeğe saygı için de bir broşür bastırsak ve dağıtsak o da çöplerde ve yerlerde kendine yer bulacak… ‘O zaman bu binlerce belki milyonlarca basılan broşür ve el ilanları için emek, zaman ve para israfına gerek var mı?’ diye düşünmeden edemiyor insan.

Her alanda dijitalleşmeye vurgu yapılan bu dönemde çöpe gitmesi için broşür ve el ilanı bastırmak yerine başka yöntemler bulunabilir.

Örneğin ülke genelinde bu borşürlere harcanan bütçe, organ bağışı konulu bir tiyatro oyununun yazılması, sahnelenmesi ve ülke genelinde turneye çıkması için kullanılabilir mesela…

***

Farkında olmamız gereken birçok konu var ki organ bağışı da bunların başında geliyor.

Yarın hepimiz için bir ihtiyaç hasıl olabilir. Ama aslolan başımıza gelmeden toplumsal ölçekte sorumluluk hissiyatını pekiştirmektir.

Geçen hafta Bursa İl Sağlık Müdürlüğü, organ bağışı için güncel veriler içeren bir açıklama yayınladı.

O açıklama durumun vahametini ortaya koymaya yetti.

Türkiye genelinde 23 bin 808 kişi böbrek, bin 351 kişi kalp, 2 bin 494 kişi karaciğer, 179 kişi akciğer, 273 kişi pankreas, 3 bin 398 kişi kornea nakli bekliyor.

Bursa’da ise 2 bin 132 kişi böbrek, 313 kişi karaciğer, 159 kişi kornea nakli için sırada bulunuyor.

Yeni tip koronavirüs (KOVİD-19) salgının olumsuz etkilediği organ nakli sürecinin hızlanması için sosyal bilincin artırılması büyük önem arz ediyor.

Her birimizin bu konuda empati geliştirmesi ve sorumluluk alanını genişletmesi gerekiyor. Dilerim bilgiyi de organı da paylaşmayı öğrenebiliriz.

Belki de bazı organlarımızı kullanmayı yeniden öğrenmeliyiz.

Esen kalın.