Burs verin mühendislikte okusun

Hafta sonu Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) gerçekleştirildi.

Ayılanlar bayılanlar geç kalanlar son anda yetişenler derken YKS, ilginç vakalara konu oldu.

Şu geç kalma mevzusuna hiç girmek istemiyorum ama kısaca saçma bulduğumu ifade etmek isterim.

YKS’nin en ilginç vakası ise bir düzenek ile soruların yapay zekaya çözdürülmesi idi.

Isparta’da bir genç, üzerinde kurulu düzenekle sınava girdi ama şüpheli tavırları nedeniyle yakayı ele verdi.

Halihazırda üniversite üçüncü sınıf öğrencisi olduğu öğrenilen M.E.E., ‘6114 sayılı Ölçme ve Seçme ve Yerleştirme Merkezi Hizmet Kanununa muhalefet’ suçundan gözaltına alındı.

M.E.E.’ye yardım ettiği belirlenen A.B. de yakalandı. Adliyeye sevkleri sonucu A.B. serbest kaldı,M.E.E tutuklandı. Neden?

Peki, bu gençnasıl bir düzenek kurmuş?

Üstündeki düğme kameraya sınav kağıdını okutuyor.

Ayakkabısının altına gizlediği router cihazıyla sağladığı internet bağlantısı üzerinden soru yapay zekaya gidiyor.

Yapay zekâ okuduğu sorunun doğru cevabını kredi kartı görünümlü cep telefonu vasıtasıyla kulaklıktan gence aktarıyor.

Esasında basit gibi görünen çetrefil bir iş başarılıyor.

Şimdi suçu ve suçluyu övmek gibi olmasın da bu düzeneği kuramayacak mühendislik diploması sahipleri var.

‘ChapGPT 4 nedir?’ bilmeyen mühendislik mezunlarına değinmiyorum bile.

Dünyanın gelişen teknolojiyle birlikte yaşadığı değişim ve dönüşümün ulaştığı seviye herkesin malumu.

Acaba bu teknolojik seviyede biz, halen YKS ile yetkinlik ölçerek çok mu iptidai kalıyoruz?

Mesela sınav olmasa beceri ve yatkınlığa göre bir seçim yapıyor olsak bu gencin kurduğu düzenek seçilmesini sağlar mıydı?

Bu olay sonrasında “Hırsızlık,dolandırıcılık,sahtekarlık da teknolojiye uyarlanıyor” deyip geçmek kolay.

Cezalandırmak, tutuklamak kolay.

Oysa her vaka bizi düşünmeye ve yeni bir tasarım ortaya koymaya zorluyor. Bu vaka da öyle. Ortada bir bilgi ve beceri uyumu var.

Beceri olmaksızın bilgi üretken olamazyaklaşımından hareketle ezbere dayalı bir bilgi hamallığı yerine beceri ve bilginin uyuştuğu zekayı işlevsel ve üretken kılmamız gerek.

Elbette mevcut durumda bu gencimizin yaptığı suca giriyor. Cezalandırılması gerekiyor. Bu noktada sınava hazırlanan ve giren gençlerimizin hak gaspına uğramaması adına yapılan hızlı müdahaleyi takdir ediyorum.Hem Isparta Valiliği’ni hem de Isparta Emniyetini tebrik ediyorum.

Bu olayı yazıya ve yoruma değer bulma nedenim, gençlerimizin içinde bulunduğumuz çağın gerçekliğine göre yarıştırılmasıdır.

YKS mevcut haliyle zaten fırsat eşitsizliğine konu olabilecek bir uygulamadır. Dünden bugüne de soru çalınmaları ve hak gasplarıyla tartışmaya konu olmuştur.

Hem çarpık görünen hem de iptidai kalan bu uygulamadan vaz mı geçsek acaba?

Öğrenci seçimini üniversitelere bıraksak nasıl olur? Üniversiteler istedikleri bilgi, beceri ve yetkinlik düzeyine göre öğrenci alsa ne kaybedilir?

Her bölüme özel şartlar belirlesek mesela. Böylelikle pedofili eğilimleri olanlar, sırf yeterli puan aldı diye sınıf öğretmenliğine giremez.

Bakınız şayet öyle olsa bu genç, bilgiden değilse bile beceriden üniversiteye girişte yüksek puan alabilir. Mesela kişisel anlamda imkânım olsa bu gencin becerisinden emin olduktan sonra burs verip özel üniversitede okumasını sağlardım.

Bilindik cezalandırma yöntemi olarak hapse tıkmayla neyi ıslah etmişiz ya da ne gelişim sağlamışız!

Neyse daha fazla uzatmayayım, bunca laf kalabalığıyla anlatmak istediğim esasında suç ve ceza kavramlarını da yeniden ele almak gerektiğidir…

Tanımam etmem ama bilerek ya da bilmeyerek bu genç, kuraldışına çıkarak bize uygulamalarımızın çağın gerisinde kaldığını göstermiştir.

Görenlere ve görmek isteyenlere saygıyla…