Bursa'da bir öğretim görevlisi toprağa ihtiyaç duymadan yem üretti
Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Veteriner Fakültesi Hayvan Besleme ve Beslenme Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Çağdaş Kara, suda yetişen eğrelti otu cinsi azolla bitkisini kontrollü yetiştirip, hem ağır metallerden arındırdı hem de protein oranını yükseltti. Toprağa ihtiyaç duymadığı için maliyetsiz olan bitkiyi besin değeri yüksek yem haline getiren Doç. Dr. Kara, "Maliyetimiz neredeyse hiç olmadı" dedi.
BUÜ Veteriner Fakültesi Hayvan Besleme ve Beslenme Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Çağdaş Kara, suda yetişen ve bünyesinde ağır metaller bulunan eğrelti otu cinsinden azolla bitkisini kontrollü şekilde yetiştirmeye başladı.
Laboratuvarda yetiştirilen bitki hem ağır metallerden arındırıldı hem de protein oranı artırıldı.
Toprağa ihtiyaç duymadığı için maliyetsiz olan bitkiyi besin değeri yüksek yem haline getiren Doç. Dr. Kara, organik hayvancılıkta yem maliyetini azaltıp, karlılığı artırmayı hedefliyor. Doç. Dr. Kara, bu bitkinin kutuplar hariç dünyanın her bölgesinde, kolay ve maliyetsiz şekilde yetiştirilebileceğini söyledi.
Kontrollü şekilde yetiştirildiğinde ağır metallerin ideal seviyeye indirildiğini belirten Doç. Dr. Kara, "Bu bitki, doğal olarak nehirlerde, göllerde ve su kanallarında yetişmektedir. Ülkemizde de başta Marmara Bölgesi olmak üzere birçok yerde doğal olarak yetişmektedir. Bu bitkinin temel özelliği; yetiştiği bölgedeki bütün ağır metalleri ve fosforu kendi bünyesinde toplamasıdır. Bu bitki, özellikle Asya'da tarım alanlarında ve pirinç yetiştiriciliğinde organik gübre olarak kullanılmaktadır. Ayrıca kaz, ördek gibi kanatlı hayvanların ve koyun, keçi inek gibi ruminant hayvanların beslenmesinde kullanılabilmektedir. Bu bitkiyi önemsememizin sebebi; azolla yetiştirilme maliyetinin çok düşük olmasına rağmen protein içeriği yüksek" dedi.
Kontrollü şekilde protein oranının yüzde 20'den yüzde 38'e kadar çıkarmayı başardıklarını belirten Doç. Dr. Kara, bu işlemler sırasında maliyetin yok denecek kadar az olduğunu söyledi. Doç. Dr. Kara,
"Bu bitkinin hayvan yetiştiriciliğinde kullanıldığına dair bilgiler zaten mevcuttur. Burada yeni bir keşif yapmıyoruz, yalnızca bilimsel olarak belli bir prensip ortaya koymak istiyoruz. 2020 yılında Meriç Nehri'nden bu bitkileri topladık ve Bursa'ya, laboratuvarımıza getirip, analizini yaptık. Bu bitkilerde analiz yaptığımızda protein oranının yaklaşık yüzde 20 olduğunu gördük. Kontrollü ortamlarda bu bitkiyi yetiştirdiğimizde, protein oranını yüzde 38'e kadar çıkarttık. Bu proteine sahip bitkiyi yetiştirirken maliyetimiz neredeyse hiç olmadı. Hayvancılıkta bunun önemli olduğunu düşündüğümüz için, bunu bilimsel bir platforma oturtmak istedik" diye konuştu.
"HİÇBİR KİMYASAL MADDE KULLANMIYORUZ"
Bu süreçte hiçbir kimyasal madde kullanmadıklarını anlatan Doç. Dr. Kara, şöyle konuştu:
"Seralarımıza, havuzlarımıza koyup, kontrollü bir şekilde üreterek, bunun besin analizlerini yapacağız. Daha sonra hayvanlarla ilgili denemelerimizi yapacağız. Bu bitki, yaklaşık 15-20 santimetre su seviyesine sahip; tabanında tarla toprağı ve sığır gübresi olan bir ortamda yetiştirilebiliyor. Sadece buharlaşan suyu yerine koyup, zaman zaman hayvan dışkısı ilave ederek, bu bitkinin protein oranını yükselterek yetiştirebiliyoruz. Organik hayvancılıkta farklı farklı alanlarda kullanılabilir. 2020 yılından beri çok sayıda deneme yaptık. Bu yıl itibarıyla bunu bilimsel bir proje haline getirip, bir yetiştirme metodu halinde hayvan yetiştiricilerinin önüne sunmak istiyoruz."
Çiftlik hayvanının türüne, fizyolojik durumuna ve yaşına göre uygulanan diyetlerde, azolla bitkisinin farklı oranlarda kullanılabileceğini belirten Doç. Dr. Kara, şunları söyledi:
"Örneğin; koyun ve keçi yetiştiriciliğinde oluşturduğumuz rasyonun yüzde 5 ile 10’u arasında bir değeri azolla bitkisi oluşturabilir. Bu bitki; yaş halde kullanılabilir, kurutulmuş ya da silajı yapılarak kullanılabilir. Kullanım yöntemine göre oranı değişebilir. Kanatlı hayvanlarda bu oran, karma yemin yüzde 10'una kadar çıkabilir. Bununla ilgili dünyada yapılmış bazı çalışmaların sonuçlarında değişkenlik görülebiliyor. Bunların hepsini kendimiz görme fırsatına sahibiz. Maliyeti düşürerek, karlılığı arttıracak bir sistem üzerine çalışıyoruz."