Bursa’da hayal perdesi

Hayali gerçeğe dönüştürenler şimdi Bursa’mızdalar.

Tiyatronun teknolojile gelişerek farklı bir kisveye bürünmesiyle sinema sanatı ortaya çıktı.

Telgraftı telefondu radyoydu televizyondu derken sinema hepsini geride bırakarak tahta oturdu.

Her ne kadar televizyon sinema ile yarışta boğuşsa da liderlik gene sinemada kaldı.

Sinema bir hayal dünyası.

Olmuş veya olabilecek olayların teknoloji aletleri ile film üzerine çekilmesi ve beyaz perdeye yansıtılması olayıdır.

Ancak bu hayali satanlar dünyada büyük kitleleri kendisine bağlamış durumdalar.

Sinema aynı zamanda kültür değerlerini başka toplumlara anlatmada, empoze etmekte ve medeniyet gelişmelerini diğer toplumlara aktarmada önemli bir sanat dalıdır.

Türkiye de sinema tarihi oldukça eskiye, geçen asrın kırklı yıllarına dek uzanır.

O günden bu güne oldukça büyük ve başarılı bir yol kat edildi.

Özellikle son beş yıldır çekilen Türk tarihi filmleri dünyada büyük yankı yarattı.

Benim de rol aldığım DİRİLİŞ” film dizisi büyük ilgi gördü.

Türk tarihinin bin yıllık bir bölümünü veya kesitini anlatmasına rağmen insanları  televizyonlarda kendine bağladı, izlettirdi.

Hayal dünyası gerçeğe dönüşmedi ama gerçeklerin tarihte yaşanmış olmasını günümüze  getirmesi önemliydi.

Şimdilerde bu tür diziler çekilmeye başlandı.

Türk tarihinin derinliklerinde var olan yaşanmışlıkları filmlere aktarmanın öncülüğünü biz Türkiye olarak yaptık, yapıyoruz.

Bu anlamada şimdi Bursa’mızda bir Türk dünyası film festivali yapılıyor.

Bize bizi anlatacak filimler.

Atalarımızın topraklarındaki “Gardaşlarımızın filmleri.

Türk kadın Hükümdarı TOMRİS” in hayatı oldukça güçlü çekilmiş bir film.

Benzeri filmler festivalde umuyorum ki çok dikkat çekecek.

DEDE KORKUT hikâyelerinin daha orijinal olarak çekilmesini çok isterim.

Orta Asya Türk kültürünün zenginliklerini anlatan filmlerin çekilmesini çok isterim.

Medeniyetin dünyaya Yunanistan dan değil asıl Türk dünyasından yayıldığını anlatan  filmlerimizin çekilmesini

nyaya satılmasını, biz Türklerin tanınıp, bilinmesini çok ama çok isterim.

Bu film festivaline herkesin gitmesini, filmleri izlemelerini önemle tavsiye derim.

Kadim Türk tarihinin yaşanmış öykülerinin sinemaya aktarılması çok büyük önem arz etmekte.

Bizi bize anlatan filmlerin varlığı gelecek kuşaklara bırakılacak çok önemli dökümanlardır. Bence…