Demek ki neymiş!

Tüm politik ezberleri bozan 31 Mart seçimleri sonrası yeni bir siyasi düzlem oluştu.

Herhalde bu vasatın en sevindirici açısı, kimsenin millete ‘koyun’, ‘cahil’ vesaire diyerek hakaret etmemesi oldu.

Zira bu kez mağlup gibi görünen taraf, önceki seçimlerin mağlupları gibi vatandaşı suçlamadı, seçmeni hor görmedi, halkı kategorize etmedi.

Zafer kazandığını düşünenlerin de ezberi öylesine bozuldu ki hem yerini yadırgadığı hem de ne diyeceğini bilemediği her hallerinden okundu.

Paylaşım telaşındakilerin ‘birlik ve beraberlik’ safsataları gözünüzü boyamasın. Çünkü daha ilk günden aynılar aynı yerden otlamaya başladı.

Yıllardır ‘yerli ve milli’ muhalefet yokluğundan dem vururken muhalif kalınan yerel idarelere bu yönüyle bir çeki düzen vermekten geri durulmamalı.

‘Kent savunması’ kavramını yerli yerine oturtacak ve gerçek anlamda kamu yararını gözetecek bir muhalefet temsiliyle soruşturmacı ve bildirici bir kimlik tesis edilmeli. Kurumların içe kapanmasına izin verilmemeli.

Bu bağlamda, Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkan Vekili ve Grup Sözcüsü İsmail Şenol, cumartesi günü gerçekleştirilen ilk toplantıdaki konuşmasıyla umut verdi.

Milletin iradesine saygı vurgusu yapan ve seçilen isimlere başarı temennilerini ileten İsmail Şenol’un şu sözleri ilgiye değerdi:

…Kesinleşen bu seçim sonuçlarına baktığımızda demek ki neymiş Türkiye güvenilir seçimler yapıyormuş. Anadolu Ajansı manipülasyon yapmıyormuş. Trafolara kedi girmiyormuş. Türkiye demokrasiyle yönetiliyormuş…

“MHP grubu hiçbir zaman pusuya yatan bir muhalefet anlayışı içerisinde olmayacaktır” sözleri önem arz eden İsmail Şenol, “İnegöl’ün Tüfekçikonak Mahallesi’nden Mustafakemalpaşa’nın Çömlekçi Mahallesi’ne kadar Bursa’nın dört bir köşesinde Bursalı hemşerilerimizin hayrına olan, kamu yararı gözeten her hizmetin açık ve şeffaf bir şekilde destekçisi olacağız. Bursalı hemşerilerimizin ve şehrimizin hayrına olmayan her girişiminde milletimiz adına dimdik karşında duracağız” dedi.

***

Bu seçim, birçoklarının hayatını değiştirdi, değiştirecek. En çok da belediyelerde çalışanlarının. Hiç şüphe yok ki 2019 sonrası İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde olduğu kapı önüne konanlar Bursa’da da olacak. Bir partililer gidecek onların yerine bir başka partililer gelecek. Bu işin doğasında var. Ama ekmeğinden olanların vebali kimin omuzlarında kalacak düşünmek gerek…

İsmail Şenol, hitabının devamında işte bu noktada kritik bir ikazda bulundu:

“Seçilen başkanlarımız elbette kendi istediği kişilerle çalışacaklardır. Bu onların en doğal hakkıdır. Fakat bu yeni dönemde de Bursa’nın bütün belediyelerinde hiç kimsenin siyasi görüşü oy verdiği parti ve siyasi tutumu nedeniyle baskıya, mobbinge, sürgüne ve işten atılmaya maruz kalmaması gerekir. Hiç kimsenin ekmeği ile oynanmaması adına bütün belediye başkanlarımızdan beklentimiz budur. En önemlisi de Belediyelerde yeni işe alımlarda PKK ve FETÖ sızmalarına dikkat edilmesi önem arz etmektedir.”

***

Ülkemizde idare eşittir fasit bir daire. Dairenin dışında kalanlar, dönen dolabın içinde koşturanları eleştirir. Gün gelir daire içine girdiğinde eleştirdiklerinden daha hızlı koşar. Yani sayıp sövdüğü ne varsa kendi yapar. Orwell'in Napolyon’u gibi…

Büyükşehir Belediye Meclisi MHP Grup Başkan Vekili ve Grup Sözcüsü İsmail Şenol, konuşmasını çiçeği burnunda başkana seslenerek tamamladı:

“Sayın Başkan, seçim sonuçları kesinleştikten sonra Bursa’nın doğusundan batısına bütün billboardları şahsınızın gülümseyen resminin de olduğu Gülümseyin Bursa’dasınız yazılı afişleri ile doldurdunuz. Tabi seçim kazanmanın vermiş olduğu mutlulukla sizin gülümsemeniz çok doğal öncelikle kamu kaynaklarının bu şekilde heba edilmesi konusundaki muhalefet hakkımızı saklı tutarak; sizin ve Meclis üyesi arkadaşlarımızın da samimiyetine güvenerek gülümseme ile alakalı yapılan bilimsel bir çalışmayı sizlerle paylaşmak istiyorum.

1924 yılında Minnesota Üniversitesi’nde psikoloji doktorasını yapmakta olan Carney Landis adındaki bir öğrenci, insanlarda gülümsemenin nedenleri ve anlamları ile ilgili bir araştırma yapmış.

Bu araştırma sonucunda aslında gülümsemenin 19 farklı anlamı olduğu bunların sadece altı tanesinin mutlulukla ilişkili olduğu tespit edilmiş.

Araştırmaya göre gülümsemenin farklı anlamlarla ilişkisi olan en ilgi çekici olanlardan bazıları şunlarmış; Korkulu Gülümseme/Perişan Gülümseme/Teselli Gülümsemesi/İğrenme Gülümsemesi ve Yalandan Gülümseme imiş.

Sayın başkan, MHP grubu olarak dileriz ve ümit ederiz ki 5 yıllık belediye başkanlığınız süreci içerisinde ve sonunda Bursalı hemşerilerimiz inşallah yalandan gülümsemek zorunda kalmaz.”

***

MHP’li İsmail Şenol’u derinlik, yerindelik ve ölçü açısından tam notu hak eden konuşması dolayısıyla kutluyorum.

Salon muhalefeti ile saha muhalefeti arasında önemli farklar olduğunun altını çizerek önümüzdeki süreçte saha performanslarını da yakından takip edeceğimizi belirtmek istiyorum.

Saygıyla…