Bahçeli: "Ne sandıktan kaçarız ne demokrasiyi yok sayarız"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, seçimin erteleneceği iddialarına ilişkin, "Bilinmelidir ki ne sandıktan kaçarız ne de demokrasiyi yok sayarız. Acılarımızın tam ortasında, seçimlerle ilgili polemik yapan, 'ertelendi, ertelenmedi' çetelesi tutan zillet ittifakı paranoyaktır, saplantılıdır, hayalperesttir, vehimlerin pençesindedir" dedi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, deprem felaketini, fırsata çevirenleri not ettiklerini vurgulayarak, "Felaketin koru yürekleri kavurmasıyla beraber, kaos peşine düşen, yalan haber yayan, dedikodu çıkaran, malumat kirliliğine umut bağlayan, siyasi yamyamlığa heves eden kim varsa insanlığı kuşkulu ve tartışmaya açıktır. Esasen bunlara insan demek, insan olana saygısızlıktır. Müşterek acılara topluca mukavemet ederken, fırsatçılığın karanlığından istifadeyle fiyat etiketlerini kabartanlar, kiraları artıranlar, kasasını doldurmak için harekete geçenler bu milletin bir ferdi asla olamayacakları gibi şerefli de sayılamazlar. Depremden menfaat devşirmenin arayışında olanlar ahlaksızlığın markalarıdır. Ve bunları tek tek not aldığımız da çok iyi bilinmelidir. Siyaseti makul, medeni ve milli ilkelere müzahir yapmaktan aciz olanlar temelsiz eleştirilerini yapmadan evvel aynaya bakmalıdırlar. Bunlar kendilerini sorgulamalı, kendi ruhi felaketleriyle yüzleşmelidir. Milli felaketlerde, ortak aidiyet ve hassasiyet paydasında uzlaşamayanlar, insani değerlere her yönüyle yabancılaşan mihraklardır. Bu mihraklarla aynı şeylere baktığımız halde gördüklerimiz başka başka şeylerdir."
'KAYBEDECEK ZAMANIMIZ YOKTUR'
Bahçeli, 2018'de Bina Deprem Yönetmeliğinin güncellendiğini, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 2021 yılında açıklanan ‘Yeni Kentsel Dönüşüm Vizyonu’na göre Türkiye genelinde 6,7 milyon riskli yapı tespit edildiğini kaydetti. Bahçeli, "Kuşkusuz bu sayı çok yüksektir, acilen eyleme geçmek lazımdır. İşin özünde depreme ve ilgili yönetmeliklere uygun dayanıklı bina yapmaktan başka ikinci bir seçenek yoktur. Etkin bir denetim mekanizmasıyla hiç kimsenin gözünün yaşına bakılmamalıdır. İnsan kaynaklı hataları sıfırlamak zorundayız. Önce tedbir alıp, sonra tevekkül içinde hayatımıza devam etmeliyiz. İstanbul’da 1 milyon 528 bin 782 binanın olduğu, kilometrekareye 3 bin 49 kişinin düştüğü, bu kentimizde mevcut yapı stokunun yüzde 70’inin 1999 öncesi yapıldığı dikkate alındığında, derhal harekete geçmemiz ertelenemez bir mecburiyettir. İstanbul için dillendirilen felaket senaryolarının bütün ihtimallerini değerlendirip muhtemel depremlere hazır olmalıyız, güç birliği yaparak başa çıkmalıyız. Kaybedecek zamanımız yoktur. Oyalamaya hakkımız yoktur. Cumhur İttifakı olarak biz bu ağır yükü her şart altında kaldırırız" ifadelerini kullandı.
'İFTİRALAR BEYHUDEDİR'
Bahçeli, depremin yaşandığı illere geç müdahale edildiği eleştirilerine ilişkin, "Devlet her şeye hakimdir. İftiralar ise beyhudedir. Acımız büyüktür, ancak hayatta zamanın hafifletmediği ve yumuşatmadığı hiçbir acı da yoktur. Asrın felaketi karşısında milli yürekler toplu vurmuş ve kenetlenmiştir. Bu durum Türk ve Türkiye Yüzyılının mimarisi adına, aynı şekilde muhtemel diğer doğal afetlere hazırlıklı olmak ve tedbir geliştirmek için şuurlu bir uyanışın işaretidir. Ancak yardımlaşma kanallarının aktif olması, dayanışma ruhunun günbegün hız ve derinlik kazanması ister istemez bazı çevreleri rahatsız etmektedir. Esasen bunlar aramızdaki ayrık otlarıdır. Bunlar içimize kadar sızmış Bizans devşirmeleridir. Bir kısım medya organı, niyeti makus sivil toplum örgütleri, yarım aydınlar, kiralık kalemler, kötürüm yorumcular, felaketten nemalanma kuyruğuna giren siyasi bozguncular maalesef böylesi bir dönemde bile insani ve vicdani duyarlılık göstermemişlerdir. Alayı birden sınıfta kalmış, milletle ters düşmüşlerdir. Türkiye’nin yıkımına bel bağlayan çürük çarık zihniyetlerin maalesef gözünü siyasi ikbal hırsı bürümüştür" dedi.
Bahçeli, Kahramanmaraş depreminin enine boyuna tüm boyutlarıyla konuşulacağı günlerin geleceğini, sorumlulardan adalet önünde hesap sorulacağını söyledi.
'SEÇİM TARİHİYLE İLGİLİ SPEKÜLASYON VEBALDİR'
Devlet Bahçeli, seçimin erteleneceği iddialarına ilişkin, "Bir insanımız dahi enkaz altındayken, henüz felaketin sıcaklığı çok yakıcıyken, haksız ve hayasız siyasi eleştiri yapmak, seçim tarihiyle ilgili spekülasyon üretmek vebaldir, bu vebal zillet ittifakını teşkil eden her partinin hissesine eşit olarak düşmüştür. Bir yanda arama kurtarma faaliyetleri devam ediyorken, diğer yanda devleti ve hükümeti sistematik şekilde suçlamak en hafif tabirle terbiyesizliktir. Bir yanda feryat sesleri duyuluyorken, diğer yanda siyasi hesap yapıyor olmak insafsızlık ve ilkelliktir. Altılı masa muhalefeti; dizginlenemeyen ihtiraslarla kontrolsüz açgözlülük hastalığına tutulmuştur. Altılı masa muhalefetinin geçim kapısı fırsatçılık, fesatçılık, fevrilik, fetbazlık, fenalıktır. Siyasetlerinde tutarlılık yoktur, değerlendirmelerinde irade ve isabet yoktur. Diyorlar ki; afet süreci iyi yönetilememiş, arama kurtarma çalışmalarında geç ve yetersiz kalınmış. Diyorlar ki; temel ihtiyaçların temininin ve yardım faaliyetlerinin doğru koordine edilemediğinden bahisle, felaketin boyutları vahim seviyeye ulaşmış. 10 ilimiz yıkılmışken, hala Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni karalamanız, hala müfteriliği pusula yapmanız hangi kitaba, hangi zihniyete, hangi değere sığmaktadır?" dedi.
'KILIÇDAROĞLU GERÇEKLERİ ÇARPITTI'
Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirerek, "Kılıçdaroğlu dayanışma kültürü için yabancı ülkelere teşekkür etti; fakat döndü dolaştı hükümete saldırdı, milli dayanışmadan sarfınazar etti. HDP’nin bir eş başkanı, iktidarın enkaz altında kaldığını izansızca söyledi, Kılıçdaroğlu da ‘evet’ diyerek tasdik etti, bu itibarla küçüldü, ufaldı ve alçaldı. Yine Kılıçdaroğlu, 'deprem koordine edilemedi' dedi, gerçekleri çarpıttı, yüzü kösele derisi olduğundan dolayı da hiç kızarmadı. 6 Şubat 2023 tarihinde saat 04.17’de bunlar ne yapıyordu? Devleti ve hükümeti suçlama yarışına giren, karamsarlık aşılayıp kriz ve kaos ikmali yapan bu kimliksizler koordinasyondan ne anladıklarını, aslı astarı olmayan iddialarla nereye varmak istediklerini mertçe açıklayacak yürekliliğe sahipler midir? Bu karanlık tiplerin siyaset temsilcisi Kılıçdaroğlu, enkaz altındaki mazlum insanlarımızla alay eden edepsizlerin tutuklanmaları üzerine, ‘gelin beni de tutuklayın’ diyecek kadar seviyesiz ve sevimsiz bir hale savrulmuştur. Kılıçdaroğlu geçen hafta demiş ki; ‘Hiçbirimiz artık eskisi gibi değiliz. Ben de aynı insan değilim. Ruhumuz eskisi gibi değil artık.’ Sayın Kılıçdaroğlu seni bilemeyiz, çok da merak etmeyiz. Senin eskin nedir ki yenin ne olacaktır?" diye konuştu.
'SANDIKTAN KAÇMAYIZ'
Bahçeli, muhalefet partilerine seslenerek, "Rahat olun, biraz sabredin, Türk milleti sizin boyun ölçünüzü, kaç gram ettiğinizi yakında sandığa gömerek ilan edecektir. Bilinmelidir ki; ne sandıktan kaçarız ne de demokrasiyi yok sayarız. Acılarımızın tam ortasında, seçimlerle ilgili polemik yapan, 'ertelendi' 'ertelenmedi' çetelesi tutan zillet ittifakı paranoyaktır, saplantılıdır, hayalperesttir, vehimlerin pençesindedir" dedi.