Emine Yavuz Gözgeç: "Başımızı kuma gömmedik"
AK PARTİ Bursa Milletvekili Emine Yavuz Gözgeç, ‘Yüz Yüze Gönül Gönüle Pojesi’ kapsamında çat kapı ziyaretler yaptıklarını belirterek, “Halkımız çözümü bizden bekliyor. Beraber bir sıkıntı yaşıyoruz. Biz bunun farkındayız. Biz iktidar olarak başımızı kuma gömmüyoruz. Bu sorunların farkındayız. Çözmek için çaba sarf ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız bizim sahada topladığımız verilerle destek açıklaması ve müjdeler veriyor. Milletimizde söylediklerinin havada kalmadığını ve çalışmalar yapıldığını görüyor” dedi.
Lider Haber TV'de Neslihan Çelik Alkoçlar’ın hazırlayıp sunduğu Nes’li Yaşam’ın konuğu AK PARTİ Bursa Milletvekili, Genel Merkez Kadın Kolları Teşkilat Başkanı ve Adalet Komisyonu Üyesi Av. Emine Yavuz Gözgeç oldu. Sözlerine AK Parti’nin kuruluşundan bu yana kurumsal bir yapıya sahip olduğunu söyleyerek başlayan Gözgeç, “Biz her seçim bittiğinde yeni bir seçim hemen yarın başlıyormuş gibi çalışmalarımıza devam ederiz. Hiçbir zaman sahadan kopmayız.
Her zaman vatandaşımızın kapısındayız, yanındayız. Tabii meclis çalışmaları olduğu zaman Ankara'da meclisteki çalışmalarımızda bulunuyoruz ve meclis çalışmaları devam ederken dahi her hafta sonu koşa koşa Bursa'ya geliyoruz. Tabii şu an meclis tatilde. Daha çok seçim bölgemizde yer alma fırsatımız var. Bunu genel merkezimiz bir proje haline dönüştürmüş oldu. ‘Yüz yüze gönül gönüle’ projesiyle vatandaşlar buluşuyoruz. Bu proje bir çalışmayı daha görünür hale getirmek , daha etkin hale getirmek, daha planlı, projeli hale getirmek yönünde yapılan bir çalışma. Tabii Bursa İl Başkanlığı olarak da 17 ilçemiz var. 11 milletvekilimiz var. Tabii her birimiz birden bir ilçeye girelim dedik ve her birimiz bir mahalleye gidelim.O ilçeye girdiğimizde birimiz başka bir mahallede, diğerimiz kahvede, esnaflarla, iş yerlerinde, her yerde insanlarda yüz yüze gelelim ve o ilçeyi tarayıp çıkalım. Böyle bir düşünce oluştu” diye konuştu.
HER AN ÇAT KAPI KARŞINIZA ÇIKABİLİRİZ
Kadın kolları olarak ekipler kurarak sahada çat kapı ziyaretleri yaptıklarını aktaran Gözgeç, “Sayıyı yanlış hatırlamayayım. 800-900 haneye Gürsu'da kadın kollarımız ekip olarak girdiler. Yani her gittiğimiz ilçede bizim milletvekillerinin çalışmaları dışında kadın kollarımızda çat kapı hanelere gidiliyor. Bunların bir kısmına ben de katıldım. Kapıları çaldık. Merhabalar. Ben AK Parti Bursa Milletvekiliyim. Sayın Cumhurbaşkanımızın selamını getirdik. Var mı bize söylemek istediğiniz? Şimdi birden tabii 5-6 kadını böyle kapıda görünce insanlar önce bir şaşkınlık geçiriyor. Ondan sonra tabii ev hali ben hemen söylüyorum. İçeri girmiyoruz. Sadece kapıdan sizleri dinlemeye geldik diye. Ben çok olumlu tepkiler aldığımızı düşünüyorum. Tabii ki insanların bize iletecekleri birçok konu olabiliyor. Önemli olan İnsanların karşısında bir muhatap bulması, milletvekilini bulması, il başkanını, ilçe başkanını bulması ve derdini ifade edebilmesi. Ben şunu gördüm yani insanlar elbette ki milletvekili gelince sıkıntısını sorununu anlatacak. Memnun olduğu şeyleri belki söyler ama daha çok sorununu ifade edecek ve burada önemli olan çözümü bizden bekliyor olmalarıdır. Yani ben halkımızda, vatandaşlarımızda şunu gördüm. Evet. Beraber bir sıkıntı yaşıyoruz. Biz bunun farkındayız. Biz de iktidar olarak başımızı kuma gömmüyoruz. Bu sorunların farkındayız. Çözmek için çaba sarf ediyoruz. Her bakanlar kurulu toplantısından sonra her MYK, MKYK toplantısından sonra Sayın Cumhurbaşkanımız bizim bu sahada topladığımız verilerle bir destek açıklaması bir müjde veriyor. Dolayısıyla milletimiz de söylediklerinin havada kalmadığını iletildiğini ve onlarla ilgili bir çalışma yapıldığının farkında ve çözecek olanın yine Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde genel başkanımızın liderliğinde AK Parti olduğunu görüyor. Yani çözümü başka bir yerde görmüyor. Önemli olan bu. Elbette ki zaten siyaset ne için var? Sorunlarını çözmek için var. Siyaset bir çözüm mekanizması. Her şey güllük gülistanlık olsa zaten yani siyasetçiye bu kadar ihtiyaç ya da bu kadar seçimler gündem olmaz. Çünkü siyaset bir sorun çözme mekanizmasıdır. Zaten budur ve böyle olmalıdır. Ve milletimiz de çözümü AK Parti'den bekliyor. AK Parti'ye güveniyor. Sayın Cumhurbaşkanımıza güveniyor. Benim sahada gördüğüm budur. Halkımız daha çok gelmemizi arzu ediyor. Gittiğimiz zaman işte geldiniz ama daha sık gelin, daha çok gelin. Bir çayımızı için. Tabii ki sadece Osmangazi'nin 137 mahallesi var. Ben her hafta bir mahalleye gittiğimde 137 hafta eder. Bu da üç yılı bulur. Dolayısıyla tabii ki bizim sadece milletvekili olarak tek başına bütün kapılara ulaşmamız zor ama teşkilatlar bu bunun için var zaten. İşte kadın kollarımız, gençlik kollarımız, ilçe başkanlarımız. Her birimiz ne kadar çok vatandaşa ulaşırsak ve sahadaki konuları yani bizim gözümüz, kulağımız milletimizde. Yerden talimat başka bir yerden almıyoruz. Direkt milletten milletin ağzından ve onların gözlemlerinden konuları alıyoruz” dedi.
KADINA ŞİDDET SİYASET ÜSTÜ BİR KONUDUR
Kadın girişimcileri ve kadına şiddet konularını da değerlendiren Gözgeç, Tabii salgın dönemi herkesi etkilediği gibi kadınları da etkilemiş oldu. Tabii ki hem girişimci olmak isteyen kadınlar ve yeni iş bulmak için atılan kadınlar da salgın döneminde dolayısıyla etkilendi. Çünkü onlar daha dezavantajlı konumda ve daha çok destek görmesi, destek verilmesi gereken bir alandı. Ama ben hükümetimizin de kadınlara pozitif ayrımcılık ilkesiyle daha fazla destek vermeye başladı ve belki bir açıdan dezavantajı avantaja çevirme konuları da oldu. Ürettiklerini internet üzerinden satış gibi destekler sunuldu. Bazı çalışan kadınların evden çalışması gibi bazı iş yerleri belki evden çalışmaya devam etmeye başladılar. Tabii kadın deyince aslında biz kadının daha çok sorun alanlarıyla değil de başarılarıyla, örnekle, örnek davranışlarıyla, hayata koydukları katkılarla konuşulmasını istiyoruz. Ama tabii ki kadına şiddetle ilgili bir gerçek de var. Bunu da inkar edemeyiz. Evet. Tabii bu tüm dünyanın bir sorunu aslında 2015’te yapılan Avrupa Birliği'nin bir çalışması var. Bir raporu var. Orada diyor ki Avrupa ülkelerindeki şiddete uğrayan kadın oranı yüzde yirmi iki. Danimarka'da bu yüzde 40’larda İsveç'te yüzde 47’lerde. Yani bunu şunun için söylüyorum. Kadın erkek fırsat eşitliğinde ileri seviyede dediğimiz ülkelerde dahi bu sorun olmaktan maalesef çıkamamış. Ama tabii bu biz diyoruz ki bir tek kişinin dahi burnunun kanaması, bir tek kadının dahi şiddete uğraması, kendini güvende hissetmemesi bir sorundur. Çözülmesi hepimizin görevidir. Ülkenin görevidir. Siyasi malzeme yapılamayacak bir konudur. Yani siyaset dolayısıyla ben şunu ifade ediyorum. Maalesef birileri kadınlar üzerinden kendilerine yol açmak isterken Biz kadınlar için kadınlara yol açmak istiyoruz ve bununla ilgili gerçekten çok somut adımları AK Parti olarak attık ve bizim yasal mevzuatımız birçok ülkenin yasal mevzuatından çok daha ileri düzeydedir” şeklinde konuştu.
AİLE YAPISI GÜÇLÜ OLMALI
Adalet komisyonundaki yargı paketlerine de değinen Gözgeç, “Biz iktidara geldiğimiz ilk gün töre cinayetlerinin ağırlaştırıcı sebep sayılmasını biz sağladık. Artık neredeyse duymuyoruz değil mi bunu? Çok ciddi bir ağırlaştırıcı sebep getirdik. Yargı paketlerinde ne yaptık? Eşe karşı kasten öldürme, yaralama suçları, eşe karşı işlendiğinde bu bir nitelikli haldi.
Ve ağırlaştırıcı sebep sayılıyordu. Ama boşanmış eş yoktu. Mesela boşandığı eşin kadına şiddet uygulamasında normal bir kastan adam öldürme, yaralama gibi değerlendiriliyordu. Biz bunu da o kapsama aldık. Başka ne yaptık? Yeni yargı paketine gelelim. Israrlı takip fiillerini suç saydık ve bunu uzlaştırma kapsamı dışında tuttuk. Biliyorsunuz cezada uzlaştırma kapsamına giriyor bazı suçlar. İki taraf bir araya gelip uzlaşırlarsa ceza kalkıyor. Bu da bunu o kapsam dışında tuttuk. Bir de en önemli bir şey şunu yaptık. Kasten öldürme, yaralama, tehdit, eziyet suçlarının kadına karşı işlenmesi artık boşanılmış eş değil. Sadece kadına karşı işlenmesini ağırlaştırıcı sebep saydık. Her yani bir konuyu sadece yasal mevzuatla çözmek mümkün değil. Bu suç işlendikten sonraki getirdiğimiz cezalar. Tabii ki cezaların arttırılması bir caydırıcılık unsuru var. Evet ama önemli olan şiddeti doğuran sebeplerin ortadan kaldırılması. Bu da nedir aslında u sağlıklı aile yapısının güçlendirilmesidir. Bazen aile ve kadın birbirinin alternatifiymiş gibi sunuluyor maalesef. Oysaki bunlar birbirinin alternatifi değil. Güçlü bir ailenin olması demek güçlü bir kadının olması demek. Bir sağlıklı, huzurlu, mutlu bir ailede yaşayan çocuklar da sonuçta bu şiddeti uygulayan da bir zamanlar çocuk bir ailede yetişti ve şiddet öğrenilen bir davranış. Dolayısıyla bu bizim aileyi güçlendirmemiz, aileyi sağlıklı bir yapıya getirmemiz lazım. Bu noktada aile danışma merkezlerinin önemli olduğunu düşünüyorum ben. Hem bizim aile ve sosyal politikaların, aile danışma merkezleri var ki ücretsiz. Aynı zamanda biliyorsunuz belediyelerin açtığı Aile Danışma Merkezleri var. Bunlar da çok önemli” diye konuştu.
ETİKET : liderliderbursabursason dakikagündemhaber