Emlakçılar denetim bekliyor

Erkan ŞEN / Lider Haber

Emlak sektörünün önde gelen şirketlerinden Tulpar Danışmanlık’ın sahibi Metin Aldemir, ilanlar üzerinden vatandaşları tuzağa düşüren dolandırıcılara karşı uyarılarda bulundu.

Vatandaşların öncelikle ilan sahipleriyle yüz yüze görüşerek, kiralamak ya da satın almak isteği taşınmazı yerinde görmesi gerektiğini ifade eden Aldemir, “Konut fiyatlarının yükselmesiyle insanlar çaresiz kaldılar. Dolandırıcılar tarafından yapılan ilan oyunlarında da cazip rakam gören müşteri maalesef tuzağa düşüyor. Devletimizin bu konuda denetimini artırması ve bu tür sıkıntılı olaylara yönelik vatandaşı her alanda bilgilendirmesi lazım” değerlendirmesini yaptı.

Uygun rakamı gören tuzağa düşüyor

Dolandırıcıların özellikle güvenilir şirketlerin ilan linkini indirerek kullanıyor olmasına dikkat çeken Aldemir, “Bu işin simsarlığını yapan o kadar çok şahıs var ki. Kandırdığı 5 kişiden 5000 TL alsa, 25 bin TL’yi alarak ortan kaybolur gider bu işin dolandırıcılığını yapan şahıslar. Vatandaşlarımız da çaresizliklerinden dolayı dolandırılmaya müsaitler. Çünkü uygun bir fiyatı görünce, kaçırmak istemiyor ve parasını kaptırarak mağdur oluyorlar” ifadelerini kullandı.

Arabuluculuk da çözüm değil

Artan kira fiyatlarının önüne geçilmesi adına yetkililerin gerekli standartları belirlemesi gerektiğine vurgu yapan Aldemir, “Devletimiz örneğin dese ki 20-30 yıllık binalar 3 bin TL; yeni binalarda ise fiyat şu kadar. Altını çizmek istediğim husus, yetkililerin bu duruma tampon olması yönünde vakit kaybetmeden harekete geçmeleridir. Piyasa maalesef şu an başıboş. Kiracılar ile ev sahipleri karşı karşıya kalmış durumda. Arabuluculuk sistemi getirildi ancak bu da çözüm değil gibi. Çünkü bir duyuyorsunuz ki ev sahibi dava açmakla kalmamış, kiracının kapısına dayanarak tacizde bulunabiliyor. Ev sahibi para odaklı düşünürse hiçbir şey çözüme kavuşamaz. Adam bir bakıyor, yandaki binada bir daire 10 bin TL’ye kiralanmış. Diyor ki ben neden 3-5 bin TL’ye vereyim. Yahu 10 bin TL’ye vereceksin de zaten asgari ücret 11 bin TL civarında. Arabuluculuk sisteminden ziyade devletimizin çıkaracağı sert kanunlarla mağduriyetler son bulabilir” şeklinde konuştu.

“Ne kapı kaldı, ne pervaz”

Aldemir, sözlerini şöyle noktaladı: “Mesela, kredilerin kesilmesinden ben emlakçı olarak çok memnunum. Devlet kredi veriyor; gidiyor Dolar ya da Euro alıyorlar. Adamın emlakla alakası yok ancak günde 3 tane ev satıyor. 500’e alıyor 600’e satıyor örneğin. Maalesef emlak sektörü çabuk para kazanma hırsıyla yola çıkanların gelir kapısına dönüşmüş. Ne kapı kaldı, ne pervaz kaldı. Bu duruma çözüm olabileceği düşünülen fikirler kanunlaştırılmadığı sürece sıkıntı devam eder. Pandemiden önce 150-200 bin TL olan 40 yıllık bina, şimdi bir bakıyorsunuz 1 milyon TL olmuş. Çimentonun ömrü 50 yıl zaten; şu durum çözüme kavuşsun ki vatandaş da rahat etsin. 1 milyon TL’ye aldığı eski dairenin içine 10 bin TL harcama yapıp da 2 milyon TL’ye satanları görüyoruz. 3-5 kuruş fazla kazanmak için vatandaşımızı bu kadar zora sokmanın lüzumu yok. Piyasadaki denetimsizlik sektörü sıkıntılı bir sürece sürüklemekte. Camdan bakan adamın bile emlakçılık yapmaya soyunması ve komisyon peşinde koşması mide bulandırıyor. Haksız para kazananların başına vergi dairesi binsin artık! Biz emlakçılar olarak denetim olmazsa olmaz diyoruz.”