Ey insanlık nereye!

Zamanımız o kadar farklı ki!..

Biraz dikkatli olduğumuzda; yaşadığımız yere, kültüre,çevresel faktörlere göre beyinlerimiz veri akışları ile programlandığını fark ediveriyoruz…

Gelenek, görenek, elalem ne der, sosyal medyanın yalan, doğru olduğunu bilmediğimiz algı fırtınası baskısının yanında;

inanacağımız, seçeceğimiz, okuyacağımız, seyredeceğimiz, giyineceğimiz, yiyeceğimize kadar biz, rahatlıkla istenilene göre yaşamaya yönlendiriliyoruz.

Bu gerçek ve bilim de zaten yalanlamıyor.
Bunun belki farkındayız ama irademiz dışı programlanmadan kurtulmak için gayretimiz yok yada çok yetersiz.

Sonra da kime sorsanız ben dahil

hürriyetten, düşünce ve ifade özgürlüğünden, demokrasiden iştahla bahsettiğimizi sanırız.

Halbuki bize ne düşündürtüyorlarsa onu düşünür olduk.

Gündemler o kadar çabuk değişiyor ki!

Sıra sıra ve çabuk çabuk…?

Eğer ki sonraki zamanlarda engel olunmazsa,(kim olacak onu da bilmiyorum) yapay zeka tarafından insanlık kendini hür sandığı dünyada modern çağın kölesi olmaya gönüllü olarak aday görünüyor.

Belki yeni bir din, inanç sistemine uyum sağlamış insancıklar olacağız.

Binlerce çocuk katledilirken görüntüde üzgün perde arkasında kılı kıpırdamayan ülke yönetimlerini gördükçe ‘vay başımıza gelecekler’

demeden kendimi alamıyorum.
Adım
Hıdır elden gelen budur diyerek

sonunu bekleyen ey insanlık!

Ne olacak halimiz….