Ey Türk gençliği!

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’mız kutlu olsun.

Üzerinde yaşadığımız bu toprakları atalarımız kanlarını, canlarını vererek, çocuklarını yetim bırakarak, anaları gözyaşlarına boğarak, babalara evlat acısı tattırarak, sevgilileri geride bırakarak, yavukluların gözlerini yaşla doldurarak, eşleri yalnız bırakarak; bu vatanı düşmanlara karşı canla başla savaşarak savundu.
Gelecek nesiller olarak bizlere, sizlere ve sizlerden sonra gelecek olan çocuklarınıza, torunlarımıza bıraktılar.
Bu büyük ve kutsal emaneti büyük bir onur, şeref ve zaferler kazanarak korudular.
Dün olduğu gibi bugün de düşmanlarımız her yönden ve bin bir hilelerle bu toprakları elimizden almaya çalışıyorlar.
Bizi birbirimize bırakmaya, kırdırmaya uğraşıyorlar.
Kardeşi kardeşe düşman ederek ülkemizi, Anadolu’yu parçalamaya kalkıyorlar.
‘Böl, parçala, yut, yok et’ taktiği uygulamaya çalışıyorlar.
Ey büyük Türk gençliği! Uyanık ol…
Hiç bir yalana kanma.
“Demokratik haklar” adıyla vaatlere aldanma.
Türk, Kürt ayrımcılığı fesadını aramıza sokarak bizi birbirimize düşürmeye, husumet çıkarmaya, ayrımcılık yaparak milletimizin kardeşliğini baltalamaya, koparmaya uğraşıyorlar.
Bu dalavere ve entrikalar İngilizlerin yüz yıl önceki oyunlarının devamı.
Dün İngilizler yaptı, bugün Amerikalılar ve Siyonist Yahudiler yapıyorlar.
Anadolu’yu parçalayıp, bölmek, bizi Anadolu’dan sürmek ve hatta bu topraklara bizi gömerek yok etmek istiyorlar.
Tek amaçları, tıpkı bugün Filistinlilere yaptıklarını bize de yapmaktır.
Biz, bu vatanda bir bayrak altında yaşayan vatanseverler olarak dayanışma ve güç oluşturma içinde olmalıyız.
Bunu başarabilmek için ise mutlaka birlik ve beraberliğimize sahip çıkmamız lazım.
Birbirimizi asla ötekileştirmemeliyiz.
Düşmanlarımız ki; bunlar Amerika, İngiltere, Yunanistan ve tüm batı ülkeleri ve İsrail başta olmak üzere “O bundandır, şu ondandır, şunlar şöyledir, bunlar böyledir” gibi ayrımcılıkla bizi önce ayrıştırmak, birbirimize düşürmek daha sonra da içimize nifak tohumu ekerek iç savaş çıkartarak bizi yok etmektir.
Güçlü olabilmek için milli ve dini değerlerimize sahip çıkmamız lazım.
Milli değerlerimize sıkı sıkıya sarılmalı, iman ettiğimiz dinimizden güç almalıyız.
Tarihimiz bizim milli geçmişimizdir.
Geleceğimiz ise tarihimizden aldığımız büyük güç olmalıdır.
Siyasi yelpazenin neresinde olursanız olun ama mutlaka vatanınızı, milletinizi, devletinizi ve bayrağınızı sevin, sahiplenin.
Ey Türk Gençliği! Ayağa kalk ve vatanını her türlü belaya karşı savun.
Unutma ki tıpkı, Atatürk’ün söylediği gibi: Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur.