Gerçek mağdurlar
Bir mağdur vardır bir de mağduru oynamak.
Kim mağdur?
Hakları elinden alınan mı?
Hakkı olanı verilmeyen mi?
Hakkı olmadığı halde hak iddia eden mi?
Burada onu, bunu, şunu kastetmiyorum.
Geneli konuşuyorum.
Seksen yıllık demokrasimizde kimler mağdur edilmedi ki?
En önce halkımız mağdur edildi.
Bin dokuz yüz kırklı yılların sonunda yapılan genel seçimlerde halk mağdur edildi.
Sandıkta oylar açık atıldı...
Sayım gizli yapıldı.
Yani "Açık oy gizli tasnif"!
İlk mağdur o zaman halk oldu.
Hakkı elinde alındı.
Sonra halkın büyük oy çoğunluğuyla bu ülkeye Menderes başbakan seçildi.
Arkası arkasına üç dönem halk Adnan Menderes'i ve partisi Demokrat partiyi seçince birileri bundan rahatsızlık duydu ve...
Yalan, yanlış, iftira ve dedikodular sonucu Başbakan ve bakanlar idam edildi.
İlk siyasi mağduriyet aranıyorsa alın size gerçek mağduriyet.
Sonra Süleyman Demirel.
Demokrasinin söz de sahipleri ülkenin kendilerinin istediği şekilde yönetilmediğini iddia edip halkın tercihi ile seçilen Demirel'e askeri muhtıra verdiler (12 Mart 1971)yetmişli yılların başında.
Hem sözlü hem yazılı.
Alın size mağdur.
Sonra sağ-sol çatışması başlatıldı.
Binlerce öğrenci mağdur edildi.
Gençler birbirini vurdu.
Ülke mağdur oldu.
Ardından askeri darbe yapıldı on iki Eylül bin dokuz yüz seksen de.
Demirel gene başbakandı.
Halk gerçek mağdurlara sahip çıkıyordu.
Mağduriyetin en acısını yaşattılar ona..
Sadece ona mı?
O dönem ne kadar siyasi parti başkanı varsa hepsini gözaltına aldılar.
Demirel, Ecevit, Türkeş, Erbakan mağdur edildi.
Siyasi yasaklar koydular.
Siyasi mağduriyet yaşattılar.
Sonra N.Erbakan'ın partisini kapattılar.
Bu ülkede en çok, partisi kapatılarak hem ona oy verenleri hem kendisi siyasi mağdur edilen kişi merhum Erbakandır.
Kendisine yıllarca siyasi yasak koydular.
Mağdur ettiler.
Yetmedi, halkın seçtiği Başbakan olan Erbakan'a siyasi komplo kurarak Başbakanlığı elinden aldılar.
Alın size en acı gerçek mağduriyet.
Ve sonra R.T.Erdoğan çıktı siyaset meydanına.
Önce bir şiir okudu diye cezalandırıldı...
Hapse atıldı...
Mağdur edildi.
Siyasi yasaklı oldu.
Sonra parti kurdu.
Halkın büyük desteği ile hükümet oldu.
E Muhtıra verdiler birileri.
Sonra partisini kapatmaya kalktılar Erdoğan'ın.
İftira atarak "şeriatçı" damgası vurup mağdur ettiler.
Ardından komplo kurdular kimi savcı, hakim ve polisler.
Yıkamadılar.
On yedi yirmi beş Aralık baskını ile gene mağdur edildi.
Askeri darbe yapıldı.
Binlerce gerçek polisler ve askerler mağdur edildi FETÖ hainlerince.
Millet bu kez "Yeter" dedi.
Mağduriyetlerin önü kesildi.
Millet, seçtiği liderinin mağdur edilmesine izin vermedi.
Yalancı mağdurlara pirim vermedi.
Mağduriyet derseniz eğer, yukarı da yazdıklarımla bir karşılaştırın bakalım, mağduriyet nasıl olurmuş.
Yakın tarihte olduğu gibi mağdur olunur.
Öyle yaşanır.
Mağduriyet sevindirmez.
Üzer, yıkar, perişan eder.
Dik tutmaz, diz çöktürür.
Gerçek mağduriyet yaşanmazsa maya tutmaz.
Halkta iltifat bulmaz.
Mağdur olunmaz, mağduriyet yaşanır.
Halkın omuzlarında taşınır.