Gezi ve İran

Kılıçdaroğlu Amerika ziyaretine çıkmış.

Gidip gezip gelecekmiş.

Seçim öncesi bu ziyaret manidar bulunuyor.

Olabilir.

Gidebilir.

Gezebilir.

Ziyaretlerde de bulunabilir.

Buna bir şey diyen yok.

Ammaaa, eğer seçim arefesinde değil de mesela geçen sene gitmiş olsaydı kimse bir şey demezdi.

Seçime birkaç ay kala bu ziyarete manidar bulunuyor.

Gidebilir

Amerikalı dostlarıyla da görüşebilir, konuşabilir, destek bile isteyebilir.

Bu en tabibi hakkıdır.

Hele hele, ABD başkanı Bıden’in “Biz seçimlerde muhalefetidestekleyeceğiz“ demiş olması!

İşte insanların kafasında yer eden mesele bu.

Deniyor ki:

Kılıçdaroğlu Amerika da Erdoğan’a karşı icazet istemeye…

Yardım istemeye

Destek istemeye gitti”

Diyebilirler.

Elin ağzı torba değil ki büzesin.

Yani herkes her şey, söyleyebilir bu konuda.

Güle le gitsin, güle güle gelsin Kılıçdaroğlu.

Millet kime oy vereceğinin kararını vermiş bile.

Ne Amerika ne Rusya, tam bağımsız Türkiye.

**q*

İran daki olaylar hepimizin malûmu.

Bir başörtüsü meselesi ile ölen bir kadının ardından patlak veren olaylar.

Nümayişler, protestolar…

Karşı çıkışlar, polise direnme…

Ve kısaca iktidara, yönetime, liderlere isyan.

Ardından gelen hedef gözeterek kurşunlama ile ölümler.

Bizim Gezi olayı ile bunu karşılaştıranlar var.

Asla, mukayese bile edilemez.

Bizim polis hiç kimseye sıkmadı, hedef almadı, öldürmedi.

Bütün kışkırtmalara, tahriklere rağmen sabırla ve itidal ile davrandı, bekledi ve olaylar bitti.