Kadim Oyunlar
Dünyanın en eski devletini kuran millet Türk milletidir.
Orta Asya da kurduğu onlarca irili ufaklı devletlerden sonra Anadolu'ya gelmiş ve burada bin yıl önce kurduğu devlet ile bugüne gelmiştir.
Orta Asyadaki o dönemin folklörünü Anadolu'ya taşımış.
Geleneksel oyunları devam ettirerek son yıllara dek çocuklarına öğretmiş...
Oynamış...
Yaşatmaya çalışmıştır.
Teknolojinin gelişmesi ile kadim devletin o kadim oyunları unutulur olmuş.
Her ne kadar Anadolu'nun bazı illerinde çocuklar ve büyükler yaz veya ilk bahar da veya sonbahar da ve kış oyunlarını da geceleri evlerde oynanmış...
Eğlenlmiş...
Yeni nesillere aktarmak istemişler.
Ancak önce radyo'nun evlere girmesi...
Sonra televizyonların cazibesi ile binlerce yıldır oynanan oyunlar yavaş yavaş unutulmaya ..
Oynanmaya oynanmaya ortadan kalkmaya...
Oyunları bilenlerin de zaman içinde ölmeleri ile oyunların unutulmasına neden olmuştur.
Çok az oyunlar biliniyor artık.
Bazı oyunlarımız ise batı ülkeleri tarafından seyyahlar...
Turistler...
Modern hırsızlar ile Orta Asya dan alınıp ülkelerine taşınmış...
Oralarda farklı versiyonlar eklenerek sahip çıkılmış...
Millî oyunları haline dönüştürülerek statlar da oynanır hale getirilmiştir.
Buz Hokeyi' nde olduğu gibi.
Biz Türkler Türk millî kültürün çok yüksek değerlere sahip olmasını koruyamamış...
Geliştirememiş...
Yayamamış...
Unutulmalarına meydan vermişiz.
Oysa Türk millî halk oyunları bizim çok eski bir millet olduğumuzun...
Zenginliğimizin...
Yaygın coğrafyalara sahip olduğumuzun ispatıdır.
Yani millî tarihimizdir.
Anadolu kültürünün temeli Orta Asya milli kültürümüze dayanır.
Bu da bizim derin bir sosyokültürel yapımızın olduğunu gösterir.
Bebek doğumundan çocuğun ilk adımları atmasına...
Çocuğun süt dişlerinin çıkmasından
Sünnet edilmesine...
Kız istenmesinden nişan törenlerine...
At binmesinden at süslemesine...
Yay yapıp ok atmasına...
Ava çıkıp yiğitlik yapmasına...
Güreş tutup yiğit olmasına...
Kızların gelin olmasından düğün törenlerine...
Düğün oyunlarından davul zurnaya...
Değnek oyunlarından taşla oynanan yöresel oyunlara...
Orta oyunundan Karagöz-Hacivat gölge oyunlarına...
At üstünde cirit atılmasında sırta iple vurulan Sipsi oyunlarına dek bin bir türlü oyunlarımız varken maalesef bugün onlarcası unutulmuş...
Kadim bir millet olmamıza rağmen sinema ve tiyatro ile televizyona yenik düşmüşüz.
Bugün Bursamızda...
İznik te tarihî milli oyunları yeniden yaşatma gayreti içindeyiz.
Ne güzel bir faaliyet.
Herkesin milli duygularla millî oyunlarımıza sahip çıkmasını diliyorum.
Kimliğini unutan milletlerin geleceği olmaz.
Kimliğimize sahip çıkmamız temennileri ve...
Kadim devlet olmanın şuuru ile kadim Türk oyunlarını, Türk millî kültürünü yaşamamız, yaşatmamız dileğimle...