Kamu mühendisi ne istiyor?
Kıymetli okur, toplum olarak aklımız fikrimiz parada!
Hani öyle çabayla, emekle, ter dökmekle, aileden ve sevdiklerinden fedakârlık yaparcasına çok çalışıp kazanmakla değil…
Oturduğumuz yerden, kolayından, işine aidiyet ve sorumluluk hissetmeden, daha iyisini yapma çabası içinde olmadan, ezberden, sırf ‘mevcudiyetimiz yeter’ diyerekten…
İnsanın pozitif anlamda kendine layık gördüklerinin veya görebileceklerinin sınırı yok.
Müstahak olduklarıyla yüzleşmesi ise güç!
Hele bir de ‘kıyaslama’ var ki ata sporumuz desek yeridir.
Elbette kendini muhasebeye çekebilen her vicdanlı kişi, varoluşu hakkında bir derecelendirme yapabilir.
Bazıları daha iyisini hak ettiğini düşünebilir. Bazıları ise daha fazla şükür refleksi gösterebilir.
Bazen de ülkenin içinde bulunduğu ekonomik şartlar dâhilinde kendi konforunu yadsıyanlar olabilir.
Mesela ülkemizde 7 milyondan fazla vatandaş, asgari ücret alıyor.
EYT’liler ile birlikte 15 milyonu aşacak emeklilerin büyük çoğunluğu, asgari ücretten az kazanıyor.
‘Geçim derdi’ mevcut ekonomik şartlarda bu gruptakiler için giderek derinleşen bir yara…
Ayrıca özel sektörde işsiz kalma korkusu ensesine yuva yapmış olanları da bu gruba eklemek gerek!
Zira onların hayatında plan adına ne varsa gündelik.
Bir de bunların dışında yüce devletimizin güvenilir kolları altında çalışanlar var. En azından gelir endişesi duymadan plan yapma konforuna sahipler…
Tabi onların da kendi içinde katmanlara ayrıldığını söylemeliyiz.
Mesela bu günlerde sosyal medyada sıkça karşılaşıyoruz.
Kamuda çalışanların mayıs ayı maaş ortalaması; doktor 63 bin, hâkim 49 bin, işçi 34 bin, mühendis 17 bin 800 lira… (Kamu Mühendisleri Platformu)
Aynı platforma bir de açıklama yayınlamış ve şöyle diyor:
“…2023 verileriyle ortalama 18 bin lira yani yoksulluk sınırının neredeyse yarısı kadar bir gelire sahibiz. Ayrıca gelirimiz sorumluluğumuz altında çalışan personelin çok altında kalığı için iş barışı bozulmuş ve mesleki itibarımız sarsılmıştır…”
Kamuda çalışan diğer gruplara yapılan iyileştirmeler düşünüldüğünde ve yukarıda bahsettiğimiz aylık maaş ortalaması kıyaslandığında kamu mühendislerinin talepleri haklı görülebilir.
Elbette ki toplumun bütün kesimleri gibi kıymetli mühendislerimizin de talebine kulak verilmelidir. Çünkü kamuda aklınıza gelen gelmeyen her işte emek ve imzaları var.
Evet, çok kıymetliler.
Evet, daha iyisini hak ediyorlar.
Fakat mühendislerimize bir tavsiyede bulunmak isterim: Mesleki itibarı maaşla değil üretilen işle tanımlayınız…
Çünkü biz öyle tanımlıyoruz… Örneğin 6 Şubat felaketinde ayakta kalan TOKİ yapılarının mühendis ve mimarlarını saygıyla anıyoruz…
Yine ‘yoksulluk sınırının yarısı’ diyorsunuz…
Türk-İş verisini baz alırsak 4 kişilik ailenin yoksulluk sınırı, 33 bin 750 lira. En nihayetinde bu rakam, hane halkı gelirini temsil ediyor.
Eşlerin ikisinin e çalıştığı varsayılırsa ‘yoksulluk sınırı altında yaşıyoruz’ tezinizin de gerçekçi bir dayanak olduğunu söylemek güç.
Bir de istisnalar hariç ‘kamudakiler kamudakilerle evlenir’ durumu var ki neredeyse geleneğe dönüştü diyebiliriz. O durumda zaten yoksullukla uzaktan yakından alakanız yok.
Diğer yandan ‘yahu nasıl olur da üniversite mezunu lise mezunundan az kazanır’ düşüncesinde olmayınız…
Özel sektördeki üniversitelilerin halini görünüz. İçinde bulunduğumuz ekonomik şartlarda geçim yükü altında ezilen milyonları da unutmayınız.
Hepimiz ülkemizin gelişmesini, milletimizin refah ve zenginlik içinde yaşamasını arzu ediyoruz. Fakat bugün gelir eşitsizliğini derinleştiren enflasyonla boğuşuyoruz.
Mevcut rakamlarla kamuda çalışanların tümü 1 yıl zam almasa yine de asgari ücretli veya özel sektördeki bir çalışandan daha rahat geçinir…
Bu kulağınıza çok mu saçma geldi! (Hem enflasyon var diyorsun hem de zam alınmasın olur mu hiç!)
Bu, hakkınız olduğunu düşündüğünüzü talep etmeyiniz anlamına gelmez.
Aksine isteyiniz. Ama isterken kullandığınız ifadeler ve temel dayanaklarınızın; aldığınız eğitim ve toplumsal statünüze yaraşır düzeyde olması gerekir.
Vasat kafaların örnekleriyle yapılan savunular, vasat cevaplar bulacaktır.
Mesela asgari ücretli bir çalışana; ‘ayda en düşük 18 bin en yüksek 24 bin kazanan kamu mühendisleri ne istiyor?’ diye sorsak sizce ne cevap verirdi…
Bulacağınız cevap, hayal dünyanızın boyutlarında saklı…
Unutmayınız, biz sizdeniz; siz de bizden…
Saygılarımla…