Katilini yetiştirmek

Katilini yetiştirmek

Bu ülkenin katil, hırsız, hain yetiştirme potansiyelini hiç kimse yabana atmasın.

Zira tarih, bu savı doğrulayacak nice örnekle dolu…

Geçenlerde Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) müfredat hazırlığını paylaşınca ‘eğitimde sorun müfredattan derin’ demiştim.

Okumak isteyenler için link: https://www.liderbursa.com/egitimde-sorun-mufredattan-derin-h65109.htm

O yazıda şu başlıklara vurgu yapmıştım:

Fırsat eşitsizliğinden sonra eğitimde bariz, kelimenin ilk anlamıyla yapısal sorunlar var.Depremsellik başta olmak üzere devletin eğitim yapılarda derslik yetersizliği, teknik imkân yetersizliği, güvenlik ve hijyen zafiyeti, gıda ve çevre uygunsuzlukları ile lokasyon açmazları var.

Geçen gün İstanbul’da yaşanan öğretmen cinayetiyle bu tespitlerin sağlamasını yapmış oluyoruz.

***

Sadece eğitimdeki sorunları değil mezkûr cinayetle toplumdaki zafiyet noktalarını da tespit edebiliyoruz.

Özellikle medya dili ve tarzındaki ilkelliğimizle yüzleşiyoruz.

Sosyal medya denen bataklığın, kamusal anlamdaihtiyaç duyulan ve odaklanılması gerekilen gerçekliği perdeleyen gereksizlikleri öncelediğine şahit oluyoruz.

Bu noktada izninizle bir örnek vermek istiyorum.

Başlangıçta ifade etmeliyim ki vereceğim örnekle ‘vatandaşlık satılmasını’ savunmak niyetinde değilim aksine bu konudaki karşı duruşum, itiraz ve eleştirilerim takip edenlerin malumudur.

Medya ve toplumun yaklaşımı açısından paylaşmak istediğim örnek şu:

Tarih: 10 Ocak 2023

Yer: Almanya/Münsterland

Olay: Öğretmen cinayeti

Bild Gazetesi’nin haberine göre bir ticaret okulunda 17 yaşındaki Sinan Y., 55 yaşındaki iki çocuk annesi Almanca Öğretmeni Sabine K.’yı bıçaklayarak öldürdü.

Olayla ilgili ilk haberde de sonrakilerde de‘Türk veya Kürt’ ifadesi görmüyoruz. (https://www.bild.de/regional/ruhrgebiet/ruhrgebiet-aktuell/ibbenbueren-nrw-schueler-soll-lehrerin-getoetet-haben-82510364.bild.html)

Suçun şahsiliği ilkesinden taviz verilmiyor. Haber tamamen tarafsız, yargılama ve cezalandırma yapmıyor.

Konuyla ilgili ikinci haberde haber mağdurun kişilik haklarını da koruyor.

Bakın haberde şöyle bir ifade var:

Basın Konseyi'nden kınama

Alman Basın Konseyi, öldürülen öğretmen Sabine K.'nin fotoğrafının yayınlanmasını Kılavuz İlke 8.2 Basın Kanunu'nun (mağdurların korunması) ihlali olarak görüyor.

Yine haberden olaya yaklaşım tarzlarını da öğreniyoruz. Mesela ilk haberde şöyle bir ifade var:

Bir krize müdahale ekibi, okul psikologları ve acil durum papazları, okul yönetimine ve öğretmenlere nasıl ilerlenecekleri konusunda tavsiyelerde bulunmak üzere sahada bulunmaktadır.(https://www.bild.de/regional/ruhrgebiet/ruhrgebiet-aktuell/ibbenbueren-nach-der-8-stunde-erstach-sinan-seine-lehrerin-82524700.bild.html)

Bizde bunu örnekleyin uzman bir heyet kurdunuz ve ekip içerisinde imamlar da var. Ülkemizde ne konuşulurdu acaba?

Peki, onların olaya yaklaşımı bununla bitiyor mu?

Hayır!

Okulda şiddeti araştırma/soruşturma dosyasına dönüştürüyor. Günlerce hatta aylarca tartışılıyor.

Olayın yıl dönümünde şiddet vakaları hatırlatılıyor: https://www.bild.de/regional/nordrhein-westfalen/regional/nrw-gewalttaten-an-schulen-haben-sich-mehr-als-verdoppelt-86819152.bild.html

Bitmiyor öğretmenler okullardaki durumu raporluyor: https://www.bild.de/politik/inland/politik-inland/waffen-erpressung-mobbing-an-schulen-schock-berichte-unser-lehrer-87765802.bild.html

Bild’in Almanya’daki bu olayla ilgili yaptığı haberlere ve toplumun duyarlılığına bakın sonra dönüp ülkemizdeki olayla ilgili çıkan haberleri bir okuyun…

Mağdurun hakları her türlü ihlal ediliyor.

Suçun şahsiliği diye bir ilke olmadığı gibi haberler, adeta hem yargılama yapıyor hem de cezalandırma…

Olayın toplumun zihninde açtığı hasarı daha da büyüten korku ve endişe ortamını besleyen bir çark sürekli dönüyor, döndürülüyor.

Bir cinayet vakasından öteki/yabancıya nefret körükleniyor yetmiyor devletin yasal bir uygulaması ‘vatandaşlık satışı’ tartışmaya açılıyor.

Haliyle toplum ihtiyacı olan gerçek değerlendirme gölgede kalıyor.

Bu olaydan o okuldaki öğretmen ve öğrenciler nasıl etkilendi?

Olay sonrası öğretmenlerin yabancı uyruklu öğrencilere bakışında bir olumsuz bir değişim nasıl önlenir?

Öğrencilerin psikolojik veya dini bir desteğe ihtiyacı var mı?

Okulda şiddetin kaynağı nedir: Kimlik mi? Kültür mü? Yoksa kişisel sorunlar mı?

Yok, bunlar ve daha fazlası kimsenin umurunda değil.

Dolayısıyla sorun derinlerde!

Bir öğrenci tarafından katledilen öğretmene saygıyla…