KENDİNİZE GELİN

Kendinize gelin.

Tarihinize hakaret ederek tarihe altın harflerle geçmiş, devrimler yapmış devleti, devletin ulu şahsiyetlerini, paşaları, padişahları karalayarak…

Kötüleyerek…

Hakaret ederek…

Küçümseyerek…

Hor görerek bir yere varamaz bir şey kazanamaz bir şey elde edemezsiniz.

Aksine, bunu yaparak kendinizi küçük düşürür kendinizi aldatır…

Kendi geçmişinizle inkâra düşer kendinizi hafife almış olursunuz.

Bunu ister siyaseten yapın...

İster moral bulmak için yapın…

İster göze girmek için yapın…

İster dikkat çekmek için yapın…

İster birini diğerine benzetmek için yapın…

Ne için yaparsanız yapın, dünya tarihinde çok saygın bir yeri olan Osmanlıyı ve tarihini, tarihi büyüklerini karalayarak bir yere varamaz bir şey kazanamazsınız.

Bunu yapmak hiçbirimize yakışmaz.

Geçmişimiz bu topraklarda geleceğimiz bu topraklarda olduğuna göre kendi tarihimize karşı çıkarak kendimizi inkâr edemeyiz.

Biri kalkıyor Osmanlıya hakaret ediyor.

Biri kalkıyor Fatih Sultan Mehmet’e hakaret ediyor.

Biri kalkıyor “Zulüm 1453 de başladı” diyor.

Biri kalkıyor Kanuniye saldırıyor.

Bir kalkıyor Abdulhamit Han hazretlerine karşı çıkıyor.

Biri kalkıyor Atatürk’ümüze saldırmaya kalkıyor.

Bunları yapmak hiç kimseye bir şey kazandırmaz.

Aksine kaybettirir.

Bunları yapmak kadar büyük yanlış olamaz.

Bir batılının bir Hıristiyan’ın kendi tarihine, tarihi şahsiyetlerine hakaret ettiğini duyamazsınız.

Bir iki isim müstesna ki onlarda kendi milletlerinin tarihine kara leke olarak düşmüş isimlerdir.

Örneğin Hitler de, Lenin de Stalin de Mussolini de olduğu gibi.

Kendinize gelin ve geçmişinize sahip çıkın ki bu asil millette size sahip çıksın.

Birilerine yaranmak birilerine hoş görünmek için bu büyük yanlışlığa düşerek kendi tarihinizle kavgaya girişmeyin.

Yoksa kaybeden siz olursunuz.

Tarihimizle gurur, onur, şeref duymak varken reddetmek gafillikten başka bir şey olamaz.

Kendinize gelin.