Komünizmi bitiren adam
Dünyanın ve insanlığın başına bela olan...
Ülkeleri faşizan baskıyla tehdit eden...
Tarihe gömülen diktatör liderlere dua ettiren...
Çarlık Rusyasını bitirip tarihe gömen...
Beş yüz bin Türkü Sibirya'ya sürüp katleden...
Bazı ülkelere bir gece ansızın girip kendine bağlayan...
Bazı ülkeleri ikiye bölüp duvar ördüren...
Kendi halkına "eşitlikçi yaşam" adıyla korkunç hayat yaşatan...
Kendi ülkesinden kaçmak için hergün...
Her saat...
Her an fırsat kollayıp bu uğurda kırk milyon insanını katleden...
Vuran...
Öldüren...
Dünya tarihinde var olmuş...
Ülkeler yönetilmiş...
Yönetimler var olmuş tüm siyasi rejimleri aratır olmuş...
Bir Alman düşünür, ekonomist, felsefeci de sayılabilecek bir adamın sözde işçi sınıfına hakları ve özgürlükleri getirecek düzeni...
Rejimi...
Sözde, halkın yönetimini getiren....
Yaklaşık yetmiş yıl süren...
İnsanlığın başına bela olan Komünizm rejimini ülkesinde...
Rusya da bitiren adam...
Mihail Gorbaçov ölmüş.
Doksanlı yılların başında Rusya'da büyük bir cesaret ve inatla demokrasiye geçmek için adım atarak Rus halkına bayram yaşatan...
Kızıl meydan da artık özgürlük şarkılarının çalınmasına...
Rusların diledikleri ülkelere seyahat edebilmelerine...
Ülkelerinde diledikleri gibi yaşamaya başlamalarına imkân sağlayan Rus lider Gorbaçov ülkesinde güzelliklerle anılıyor.
Komünizm düzeni olduğu zaman kimse Rusya'ya gidemezdi.
Turist kabul etmezler...
Vize vermezler...
Spor karşılaşmalarında ise herkesi bir Rus sivil ajanı takip eder...
Yalnız bırakmaz...
Göz hapsinde tutarlardı.
Gençlik ve üniversite yıllarımda siyasi karşıtlar birbirlerine"Faşist-Kominist" diye suçlamalar yapar...
Sosyal demokrat denen solcular için
"Koministler Moskova'ya" diye laf atarlardı.
Dört yıl önce Moskova'ya gittim.
Gittim, gezdim, gördüm.
Moskova'nın güzelliğini görünce " ben de koministim arkadaş" diye espri yapmıştım.
Rus halkına dünya insanlığıyla eşit yaşamı sunan adam ölmüş.
Toprağı bol olsun.
Burada şunu da söyleyeyim ki Moskova'da beni en çok sevindiren olay Rus halkının biz Türkleri çok sevmeleri ve saygı duymalarıydı.