Laf üstüne laf değil taş üstüne taş koyacağız!
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Büyümeden taviz vermeden daha da güçleneceğiz. Türkiye'nin karşılaştığı birçok badirenin üstesinden geldiğimiz gibi bugün yaşadığımız sorunların üstesinden de güçlü liderlik, birlik, beraberlik, uyum içinde koordineli politikalarla geleceğiz" dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz Bingöl'de 'Halk Buluşması' programında konuştu. Bingöl'deki temasları kapsamında belediyeyi ve esnafı ziyaret eden Yılmaz, Yenişehir Mahallesi'ndeki Kültür Park'ta düzenlenen "Halk Buluşması" programına katıldı. Burada konuşan Yılmaz, halkın seçimlerde bir kez daha "güven ve istikrar" dediğini, istiklale ve istikbale sahip çıktığını belirtti. Bu seçimde sadece AK Parti'ye, Cumhur İttifakı'na, Recep Tayyip Erdoğan'a oy verenlerin değil, 85 milyon vatandaşın, 81 ilin kazandığını vurgulayan Yılmaz, demokratik olgunlukla oyunu kullanan, sandıklara özgür iradesini yansıtan tüm vatandaşların kazandığını kaydetti.
Yılmaz, şöyle devam etti:
"Hiçbir zaman bize oy veren vermeyen ayrımı yapmadık, tüm Türkiye'ye hizmet ettik. Aynı anlayış içerisinde hizmet etmeye devam edeceğiz. Özellikle bu noktada birinci tur seçimlerden sonra depremzede vatandaşlarımızla ilgili hepimizi üzen birtakım açıklamalar yapanlar oldu. Onları da milletin vicdanına sevk ediyoruz. En güzel mahkeme milletin vicdanıdır. Orada karşılığını mutlaka görürler. Sandıklarda da zaten deprem bölgesindeki vatandaşlarımız bu terbiye sınırları dışına çıkan üsluba, en güzel demokratik cevabı verdi."
Türkiye için durmadan, yorulmadan çalışmaya devam edeceklerini aktaran Yılmaz, il il bir taraftan eksikleri giderdiklerini diğer yandan da çeyrek asra damgasını vuran projeleri birer birer devreye aldıklarını aktardı. Yılmaz, "Yola çıkarken, etnik, dini ve bölgesel milliyetçilik yapmayacağız dedik. Batıda ne varsa doğuda da o olacak dedik. Bugün geldiğimiz noktada bu sözlerimizin arkasındayız ve epeyce bir mesafe aldık. Laf üstüne laf koymadık, taş üstüne taş koyduk, buna da devam edeceğiz. Ulaştırmadan sanayiye, tarımdan sağlığa, eğitimden turizme her alanda devam eden nice yatırımlarımız var. Biz bile anlatırken birçoğunu unutuyoruz." diye konuştu. Son 21 yılda Bingöl'de yapılan hizmetlere değinen Yılmaz, sadece bu kentte yapılan yatırımların tutarının 50 milyar lirayı bulduğunu belirtti.
Yılmaz, bu hizmetlere ilişkin şunları kaydetti:
"TOKİ ile Bingöl'e 7 bin 702 konut kazandırdık. Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesi olan 'İlk Evim İlk İşyerim Projesi'ni de başlatmış durumdayız. İlk etapta Bingöl'de 2 yıl içerisinde 1000 konut yapmayı planlamış durumdayız. Diğer taraftan sağlıkta hastanelerimizi birinci sınıf modern imkanlara ve fiziki şartlara sahip hale getirdik. Son 21 yılda sağlığa 1,5 milyar lira yatırım yaptık. Bingöl Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi, Bingöl Karlıova Hastanesi, Solhan Devlet Hastanesi, Genç Devlet Hastanesi, 250 yatak kapasiteli Bingöl merkez Devlet Hastanesi, Kiğı ve Adaklı devlet hastanelerimiz, Ağız ve Diş Sağlığı Merkezimiz, irili ufaklı birçok sağlık tesisimiz bu dönemde gerçekleştirildi.
Şimdi sırada 500 yataklı devlet hastanemiz var. Allah'a şükür ihalesi bitti ve çalışmalar başladı. Önceki devlet hastanemizle de birleşince 700-800 yataklı çok büyük bir sağlık kampüsüne kavuşmuş olacağız. Şehir hastanesi niteliğinde bir hastanemiz olacak ve inşallah dışarıya sevkleri çok daha aşağılara düşüreceğiz. Tarım alanında son 21 yılda 10,5 milyar liralık bir yatırım ve hizmet verdik. Büyükbaş, küçükbaş hayvan varlığımız ve bal üretimimiz, markalarımız arttı. 6 baraj, 6 HES tesisi, 11 sulama tesisini de Bingöl'e kazandırdık. Üretimden hasada, işlemeden satışa her aşamada üreticilerimizi destekledik."
Eğitimde okulsuz ve öğretmensiz yerleşim yerinin bulunmadığını belirten Yılmaz, en çok öğretmen istihdamının AK Parti hükümetleri döneminde gerçekleştiğini ifade etti.
100 binlerce yeni öğretmenin göreve başladığını, 1 milyonu aşkın öğretmen kadrosuyla çok daha kaliteli hizmet veren bir ülke konumuna gelindiğini dile getiren Yılmaz, Bingöl'de de okul ve derslik sayısının önemli oranda artırıldığını söyledi.
Yılmaz, artık bölgede huzur ve güvenin hakim olduğuna değindi.
"Huzurun ve güvenin olmadığı bir yerde ne kamu yatırımı ne özel yatırım olur. Bırakın yatırım yapmayı yatırımcılar, nitelikli insanlar başka bölgelere giderler. Huzur en büyük teşviktir, en güçlü destektir." diyen Yılmaz, bölgede terör olaylarının sona ermesinin, tesis edilen huzur ve güven ortamının en büyük güvence olduğunu bildirdi.
Bu konuda gayret gösteren, canını dişine takan herkese şükranlarını ifade eden Yılmaz, şehitlere Allah'tan rahmet, gazilere sağlıklı bir yaşam diledi.
Bu süreçte çok ciddi demokratik adımlar da atıldığına dikkati çeken Yılmaz, şöyle konuştu:
"Vesayetçi yapıları tasfiye ettik. İnsanların başörtüsü ile uğraşan zihniyeti gündemimizden kaldırdık. Bugün başı açık başörtülü tüm kardeşlerimiz her yerde rahatlıkla görev yapabiliyorlar. Kürtçe, Zazaca insanların ana dilleri, bu konulardaki tabuları da ortadan kaldırdık. Şu anda herkes rahat bir şekilde kimliğini ifade ediyor, inancı doğrultusunda yaşıyor. Bütün kimliklere saygılıyız. Ama kimlik siyasetine de karşıyız. Hiç kimse insanımızın kimliği üzerinden başka projeler uygulamaya kalkışmasın. Hiç kimse insanımızın kimliğini sömürmeye, kimliği üzerinden başka projeler yapmaya kalkışmasın. Bu millet birliğini, beraberliğini inşallah ebediyete kadar devam ettirecek."
Yılmaz, Bingöl için şu anda en büyük fırsatlardan birinin demir cevheri yatırımı olacağını bildirdi.
"Erdemir biliyorsunuz Türkiye'nin bir markası, en büyük şirketlerinden. Servi bölgemizde çok ciddi bir demir cevheri keşfetti, bunun proje çalışmaları devam ediyor. 800 milyon dolara kadar ilk etapta bir yatırım planlıyorlar, inşallah kısa vadede bu proje başlayacak. Sadece Bingöl'e değil Türkiye'ye katma değer kazandıracak. Yılda 600 milyon dolar cari açığı düşürecek, tek başına bu proje. Çok sayıda insanımıza aş ve iş imkanı oluşturulacak. Şimdiden Erdemir'in projesinin Bingöl'e hayırlı olmasını diliyorum." dedi.
Yeni dönemde en büyük önceliklerden birinin deprem bölgesindeki yaraların sarılması olduğunu anlatan Yılmaz, bu konuda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere herkesin üzerine ne düşüyorsa sonuna kadar gerçekleştirileceğini dile getirdi.
İki fay hattının kesiştiği Bingöl'de de mutlaka tedbir alınması gerektiğine işaret eden Yılmaz, "Afet olduktan sonra afetin sonuçlarını yönetmek elbette önemlidir, kriz yönetmek önemlidir ama asıl olan, yapmamız gereken afet olmadan afet risklerini ortadan kaldırmak, riskleri yönetmek. Bu çerçevede Bingöl'de son 20 yılda yapı stokumuzun yüzde 75'ini yeniledik. Türkiye'de bu anlamda en ön sırada gelen illerden biriyiz. Kamu binalarımızdan neredeyse yenilemediğimiz kalmadı, çok çok istisnai haller dışında." değerlendirmesinde bulundu.
TOKİ'nin deprem sürecinde çok iyi bir imtihan verdiğini, deprem bölgesindeki 130 binden fazla TOKİ konutunun birinin bile yıkılmadığını dile getiren Yılmaz, şunları söyledi:
"Ekonomimizi yatırım, üretim, ihracat, istihdamla devam ettireceğiz. Büyümeden taviz vermeden daha da güçleneceğiz. Türkiye'nin karşılaştığı birçok badirenin üstesinden geldiğimiz gibi bugün yaşadığımız sorunların üstesinden de güçlü liderlik, birlik, beraberlik, uyum içinde koordineli politikalarla geleceğiz. Her şeyimizi planlı ve programlı bir şekilde yapacağız."
Cevdet Yılmaz, kendilerinden önce kabinede görev yapan herkese teşekkür ederek, bunun bir bayrak yarışı olduğunu, önemli olanın millete hizmet etmek ve görev süresince güzel eserler, hizmetler bırakmak olduğunu, bundan sonra da eserlerle, hizmetlerle yollarına devam edeceklerini sözlerine ekledi.
ETİKET :