MHP'li Büyükataman: "Ülkücü Hareketi satanın Ülkücü sıfatını kullanmaya hakkı yok"
MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, son günlerde gündeme gelen 'Milli Egemenlik Platformu' adlı oluşumun arkasındaki isimleri hedef aldığı sert bir açıklama yaptı. Büyükataman, CHP'li Mansur Yavaş'ın sponsorluğunda faaliyet gösteren ve kendi menfaatleri için milliyetçilik iddiasında bulunanları sert bir dille eleştirdi.
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Sekreteri ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman, “Son Günlerde İhanet Trenine Binen Sözde Milliyetçiler” hakkında yazılı açıklamada bulundu.
Büyükataman, adını "Milli Egemenlik Platformu" olarak duyurulan yeni bir "İhanet Treni"nin piyasaya sürüldüğünü belirtti.
Kendi şahsi menfaatleri ve yaranmak için çabalayan bazı kişilerin, ülkücülerin istikametini çizebileceklerini sandıklarını ifade etti.
Mansur Yavaş sponsorluğunda sözde ülkücülük yapanlar ile DEM'lenmiş CHP'nin ve PKK'nın siyasi uzantılarına methiyeler düzenlerin gerçek ülkücülerle buluşamayacağını vurguladı.
Ülkücü Hareketi satıp gidenlerin ülkücü sıfatını kullanmaya hakkı olmadığını belirten Büyükataman, "Ülkücülük MHP'de olur, MHP'de bulunmayan ülkücü değildir" diyerek duruşlarını net bir şekilde ortaya koydu.
MHP’li Büyükataman’ın açıklaması şu şekilde;
“Son günlerde adını “Milli Egemenlik Platformu” diye süsledikleri yeni bir “İhanet Treni” piyasaya sürülmüştür.
Bir takım bayatlamış isimler kendi şahsi menfaatleri ve el açtıkları kapılara yaranmak için kıt akıllarıyla ülkücülere istikamet çizebileceklerini sanmaktadırlar.
CHP’li Mansur Yavaş sponsorluğunda sözde ülkücülük yapanların, bu trenin kadrolu yolcularının, geçimini ve varlığını bu ihanet yolculuğuna borçlu olan “sponsorlu milliyetçilerin” ülkücü harekette nokta kadar karşılığı yoktur.
Hiçbir Ülkücü Türk milliyetçisi, DEM’ini almış CHP’nin ve PKK’nın siyasi uzantısına methiyeler düzen Mansur Yavaş’ın bu sinsi tezgahına düşmez.
Sabah akşam terörist Demirtaş’a selam gönderenlerle ve eli kanlı bebek katiline “apo bey” diye bahsetmekten gocunmayanlarla ülkücülerin buluşacağı hiçbir ortak değer yoktur.
Ülkücü Hareketi satıp gidenlerin de ülkücü sıfatını kullanmaya hakkı yoktur.
Doğrusu “ülkücü” sıfatı ile değil, kendilerini pazarlamak için gittikleri kapılarda edindikleri sıfatlarla anılmalarıdır.
İhanet yolculuğundaki yeni aidiyetlerini ve makamlarının isimlerini kullanmaktan utanıyorlarsa bu tamamen kendilerinin sorunudur.
Başbuğumuz Alparslan Türkeş’in de ifade ettiği gibi; “Ülkücülük MHP’de olur. MHP’de bulunmayan ülkücü değildir, gittiği yerin damgasını yer.”
Ülkücüler, Türk milliyetçileri Milliyetçi Hareket Partisi’nin çatısı altında ve yalnızca Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin emrindedir.
İhanet Treni’nin yolcuları şunu iyi bilmelidir ki; CHP kapısında menfaat için el ovuşturanlardan Ülkücü olmaz!
Terör uzantısı DEM ile aynı hizaya geçenlerden Ülkücü olmaz!
Davasını şahsi menfaat ve hırslarına satan ilkesizlerden Ülkücü olmaz!
Türk milliyetçileri “Kent Uzlaşısı” adı altında kurulan PKK İttifakı ile yol yürümez, yol yürüyenlerle bir araya gelmez!
Hiçbir Türk milliyetçisi İhanet Treni’nin yolcuları ile aynı safta buluşmaz!
Kırk kapı dolaşıp hala “ülkücü” sıfatını kullananların gerçek sıfatları Ülkücüler tarafından çok iyi bilinmektedir.
Sponsorlu milliyetçilerin, davasını satmış sözde ülkücülerin gittikleri yolun başı da, ortası da, sonu da İHANETTİR!
Kendileri için en yakışanı da bu ihanet ile anılmalarıdır.”