Ödül

Hadi bir seçim yapın! Ödüle sahip olmak mı? Ödüle layık olmak mı? Ödüle ait olmak mı?

Bu şıklara bakınca ‘yahu zaten ödüle sahipsek layık olduğumuzdandır’ diyebilirsiniz.

Ya da ‘ödülün taşıdığı anlama ait olmasak verilmezdi herhalde’ şeklinde bir cevap türetebilirsiniz.

Fakat bu ifadeler, gerçekliği tariflememektedir.

Ne yazık ki bugün ‘ödül’ olgusunun kaidesi yıkılmış, ayağa düşmüş ve bir reklam unsuru haline getirilmiştir.

Parayla, ikili ilişkilerle, çıkar gruplarına hizmetle veya başka birçok benzer yöntemle ödül sahibi olmak mümkündür.

Oysa ‘ödül’, verene de alana da sorumluluk yükler. Ödül, vereni de alanı da değişime zorlar.

Ödül veren açısından kendi normlarına sıkıştırılmış ödül ne alıcısı ne vericisi ne de toplum adına bir sonuç üretir.

‘Ödüle layık olma’ da benzer şekilde süreci ve sonucu itibarıyla maddi bir koşullanmaya ve konuşlanmaya dönüştürülmüştür.

Ekonomik/politik/ideolojik konumunuza, varsıllığınıza, kabullerinize ve uyumunuza göre ‘ödüle layık olma’ pratiği yaygınlaşmıştır.

‘Ödüle ait olma’ neredeyse nadir elementtir!

Ödülün taşıdığı anlamı içselleştirmiş, ödül öncesi ve sonrasında da bu aitliğin sorumluluğuyla davranış sergilemiş kişi veya kurum bulmak zor.

Tüm bu çerçevede içinde bulunduğumuz günlerde ödül almak da ödüle sahip olmak da ödüle layık olmak da ödüle ait olmak da dikkat gerekiyor.

Her uzatılanı ödül sanmamalı. Çünkü bazen ödül verilecek kişi veya kurumun o ödülü kabul etmesi bile ödülün kendisi ve vereni açısından bir ödül olabilir.

İşte bu noktada ödülün saygınlığının kaynağı nedir? Sorusu yöneltilebilir ki konu çok uzar gider…

Biz, asıl konuşmaya değer ödüle gelelim.

Çarşamba akşamı Podyum Davet’te hissi yönü ağır basan bir törendeydim.

Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği’nin (BUSİAD) bu yıl 27’ncisini düzenlediği 2023 Doğan Ersöz ve BUSİAD Başarı Ödülleri töreni, insana ait birçok duyguyu ve fikri tatma fırsatı tanıdı.

Albüm gibi bir geceydi. Bolca hatıra, yoğun bir vefa, sımsıkı saygı, taptaze anılar ve buram buram sevgi…

Düşün yönü de kıvamındaydı. Zira BUSİAD’ın ethosu gereği zihinlere yeni tohumlar eken, mesaj veren, ödev yükleyen ve ilham olan ifadeler geçti.

BUSİAD Başkanı Buğra Küçükkayalar’ın konuşmasında “Bursa’mız için yeni bir hikâye yazmanın vakti gelmiştir” diyerek Bursa OSB’den mülhem kente ‘pilot olabilme’ misyonu yüklemesi öne çıktı.

En çok ise şu ifadelerini benimsedim:

“Bursa olarak her türlü gücümüz ve kaynağımız mevcut. Yeter ki birbirimize inanalım, güvenelim, bir ve birlik olalım, konuşalım ve geleceğe hep birlikte umutla bakalım.”

2023 Doğan Ersöz Ödülü, Coşkunöz Yönetim Kurulu Başkanı Oya Coşkunöz Aktaş’a verildi.

Saygıdeğer Oya Hanım’ın hitabında ailesi ve çalışma arkadaşları üzerinden başarıyı tariflemesi ve yenilikçilik vurgusu öğüt niteliğindeydi.

BUSİAD Özel Başarı Ödülü’nü Sencer Solakoğlu aldı.

Sayın Solakoğlu, kürsüden kısa ama iddialı bir konuşmayla ayrıldı: Birgün bu ülkenin tarımını değiştireceğim…

Gazeteci Can Topaktaş ile tanışmak üzere yanına gittiğimiz Sayın Solakoğlu’nun zarif ve ilgili yaklaşımı umut vericiydi.

BUSİAD Kültür-Sanat ve Spora Destek Ödülü, TOFAŞ Türk Otomotiv Fabrikası A.Ş.’ye gitti. Ödülü CEO Cengiz Eroldu aldı.

Tecrübeli iş insanı Eroldu, TOFAŞ’ın kültür-sanat ve spora destek yaklaşımını anlatırken TOFAŞ’ın çalışmalarına duyulan saygı salona yansıdı.

BUSİAD Meslek Ödülü, Atilla Parlamış ve Sinan Baykal’a verildi.

Sanayide ‘mücadele kuşağını’ temsil eden her iki isim de salona azim, çalışkanlık ve inanmayla gelen başarının ne olduğunu gösterdi.

Sayın Parlamış’ın ailesine gösterdiği değer ve eşine seslenişi akıllarda yer ederken Sayın Baykal’ın Bursa’ya dair inançlı ifadeleri moral oldu.

BUSİAD Eğitim Ödülü’ne Mehmet Zorlu Vakfı layık görüldü. Ödülü vakıf adına Korteks Genel Müdürü Barış Mert aldı.

BUSİAD Sosyal Sorumluluk Ödülü ise BUSADER Federasyonu’na gitti. Ödülü alan Federasyon Başkanı Zerrin Özgüle, 6 Şubat depremi sonrası yaşananlar ve yapılanlara değindi.

Özgüle’nin ‘orada halen yapacak çok iş var’ diyerek herkesi sorumluluk almaya daveti önemliydi.

Peki gecede başka kimler vardı?

Büyükşehir Belediyesi’nin efsane başkanı Erdem Saker oradaydı…

TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ramazan Kaya, MARSİFED Yönetim Kurulu Başkanı Osman Akın protokoldeydi.

Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Yıldız ile Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir de geceye katıldı.

Hatta Özdemir’in Nilüfer’de 5 yıl içinde 25 kreş açma hedefine ilişkin salondakilerden destek istemesi kayda geçti.

BUSİAD Eski Başkanları Mehmet Arif Özer ve Ergun Hadi Türkanda törendeydi.

O gece, ‘ödül’ olgusunun insani yönüne adanmış ve odaklanmıştı.

Bitirirken yazının girişindeki pasajdan hareketle ‘Doğan Ersöz’ isminin geride bıraktığı izlerle ‘ödül olmak’ durumu da yazılacak bir başlık olarak ortada durmaktadır.

Bıraktığı insani mirasla ismi yaşayanlara, yaşatanlara ve insani miras bırakma çabasında olanlara saygıyla…