ÖLÜM BATAKLIĞI

Konumuz Suriyeliler.
Şimdi hep bu konu konuşuluyor hemen her yerde.
En üst makamlardan kahvelere dek hep bu konu.
Suriyeliler.
Çünkü her yerde bizimle birlikteler.
Ülkelerinde savaş, katliam, ölüm kol geziyordu.
Yan komşularımızdı.
Hemen kapıları açtık.
"Buyur" ettik.
Geldiler.
Çoluk çocuk yaşlı genç, kim varsa.
Canlarını zor kurtardılar Esat zulmünden.
Tam on iki yıl önceydi.
O zaman sekiz on yaşında olan Suriyeli çocuk bugün yirmi yaşında delikanlı.
Varın gerisini siz düşünün.
Ülkemizin her yerine dağıldılar.
Yerleştiler.
Huzuru tattılar.
Gelişmişliği gördüler.
Güzellikleri fark ettiler.
Derken yıllar geçti.
Kök saldılar.
Doğurdular, çoğaldılar.
Dün üç kişiydiler bugün beş, altı, yedi kişi oldular.
İş tuttular.
Ucuza çalıştırıldılar.
Yılmadılar, bıkmadılar, usanmadılar yer tuttular.
Yurt edindiler Anadolu'yu.
Şimdiiii...
Bunca yıldan sonra "tamam, yeter, gidin" deyince giderler mi?
Hadi bakalım...
Gitmek mi zor kalmak mı zor.
Bekleyip göreceğiz..
Sınırın hemen yakınında oluşturulan evlere gideceklermiş.
Çoğu değil azı gider veya yollanır..
Gönüllü olarak gitmeleri sağlanacakmış!
Ya gönülleri gitmek istemezse?
Çünkü alıştılar buralara.
Bizden gibi oldular. neredeyse.
Ne diyeceğiz şimdi onlara?
"Hadi bakalım, misafirliğiniz buraya dek, gidin artık, dönün ülkenize, Esat ile birlikte İran'ın ve Rusya'nın zulmüyle baş başa olun "mu diyeceğiz?
Ölümün kol gezdiği Suriye de yaşamaya devam edecekler.
Öyle mi?
Tıpkı on yıl önceki zulmü, bombalar altındaki ölümleri, vahşeti tekrar televizyonlardan izlediğimizde yüreklerimiz acımayacak mı?
Peki öyleyse...
"Hadi güle güle"
"Ne haliniz varsa görün mü diyeceğiz?
Tıpkı Ukrayna’daki ölümleri izlediğimiz gibi izlemeye devam mı?
Üstüne üstlük Esat'ın yanında bir de Amerika var, Rusya var, İran var oralarda.
Ve bir de farklı farklı terör örgütleri...
Yani göndereceğimiz Suriyelileri ölüm bataklığına yollayacağız.
Adamlar gözümüzün içine baka baka burnumuzun dibine kadar ABD'nin Rusya'nın destekleriyle gelmiyorlar mı?
Mehmetçiği şehit etmiyorlar mı?
Ne olurlarsa olsunlar, hadi güle güle Suriyeliler...