Partisine kızan...
Partisine kızan kimi siyasiler partilerini bırakıp...
İstifa edip...
Gövde gösterisiyle parti kuruyor.
Bu yolda ismi öne çıkan biri de E. İmamoğlu.
Dedikodular bu yönde.
CHP genel başkanlığını düşünürken bu arzusunun gerçekleşmeyeceğini anlayınca şimdi parti kuracakmış.
Öyle diyorlar.
Numan Kurtulmuş gibi.
Meral Akşener gibi.
Ahmet Davutoğlu gibi.
Ali Babacan gibi.
Ümit Özdağ gibi.
Fatih Erbakan gibi.
Muharrem İnce gibi.
Yirmi üç yıl önce R.T. Erdoğan gibi.
CHP'den yıllar önce yolları ayırıp HDP'yi kuranlar gibi.
Gene yıllar önce merhum Ecevit gibi.
Demirel'e küsüp parti kuran Özal gibi.
Mustafa Sarıgül gibi.
Gibi gibi gibi.
Bu yol veya yöntem doğru mu?
Doğru veya yanlış.
Kişiler partilerine karşı bayrak açabilirler.
Bu normal.
Ancak sorun şurada.
Siyaset arenasında başarılı olurlar mı?
Erdoğan hariç.
İstifa edip parti kurup seçime başka partilerin desteğiyle girenlerin hal i ahvali ortada.
Bugün iyi durumdalar.
Ya yarın?
Ya öbür gün?
İP kan kaybetti bile.
CHP huzursuz.
İmamoğlu bastırıyor.
Kılıçdaroğlu kararlı.
Kurultaya doğru ipler gerilecek.
Bu belli oldu.
Restleşme olur mu?
Yoksa sertleşme mi olur?
Her ikisi de CHP'yi yıpratır.
Zaten İttifak sonrası oldukça yıprandılar.
Kan kaybettiler.
İmamoğlu CHP'ye pansuman olur mu?
Olmaz.
Kılıçdaroğlu'nun örgütleri üzerinde bir ağırlığı var.
İmamoğlu'nu bir çırpıda silerler.
Zaten adaylık sinyali verdiğinden beri yavaş yavaş silinmeye başlandı bile.
İstanbul da şöhret olmak başka Anadolu'da başkadır.
Anadolu vefa ister.
Samimiyet ister.
Anadolu sabır ister.
Akşener istediği kadar İmamoğlu'nun sırtını sıvazlasın.
Kılıçdaroğlu o sırtı tuş eder.
Seçimi kaybetti diye üstüne üstüne gidilen başkan o meşhur soğukkanlılığı ile bu stresli günleri de atlatır.
CHP'nin başında kalmaya devam eder.
Kimse heveslenmesin.
İmamoğlu da istediği kadar parti kursun.
Ya da Akşener ile kol kola yola devam etsinler.
Silinir unutulur gider.
Kimler unutulmadı ki!
İmamoğlu kaybettiği ile kalır.