Türk-İş Bursa'dan seslendi: Vergide Adalet İstiyoruz!

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) Genel Başkan Yardımcı İrfan Kabaloğlu ve Eskişehir, Kütahya, Bilecik, Balıkesir, Çanakkale, Yalova, Afyon il temsilciliklerinin katılımıyla ‘Vergide adalet istiyoruz’ temalı eylem planını Bursa’dan duyurdu.

GÜLÜÜZR HELVACI/LİDER BURSA 

Bursa’da, 6 Ağustos 2024 tarihli karar doğrultusunda başlatılan eylem planı doğrultusunda gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı İrfan Kabaloğlu, “Ülke olarak ekonomik anlamda gerçekten zor bir dönemden geçiyoruz. Üyelerimizin, ücretli ve dar gelirlilerin alım gücü her geçen gün azalıyor ve yaşam standardı bozuluyor. Emeği karşılığı aldıkları ücretle geçinenler, dar gelirli kesimler hayat pahalılığı ve sürekli artan yüksek enflasyon karşısında büyük sıkıntılar karşısında çaresizlik içerisindeler” dedi.

“ZENGİN DAHA ZENGİN FAKİR DAHA FAKİR”

Konuşmasında enflasyon oranlarının kabul edilemez olduğuna değinerek ülkedeki orta gelirli seviyesinin artık kalmadığını anlatan Kabaloğlu, “Ülkemizde gelir adaleti tamamen bozuldu. Türkiye gelir adaletsizliği ve eşitsizliğinde Avrupa’da birinci sırada geliyor. Emeği karşılığı aldığı ücretle geçinenlerin milli gelirden aldıkları pay küçülürken işveren payı her geçen gün artıyor. Yani zengin daha zengin, fakir daha fakirleşiyor. Özellikle temel tüketim ürünlerinde fiyatlar kontrolsüz bir şekilde artmaya devam ediyor. Ülkemizin pek çok yerinde işçi, ücreti ile kira paralarını ödeyemeyecek duruma geldi. Büyük şehirlerde ortalama ev kiraları 15- 25 bin TL’nin üzerinde seyrediyor" ifadelerini kullandı.

“KAMU ÇALIŞANLARI VE İŞÇİLER ARASINDA DENGE ŞART”

Kamu işyerlerimizde iş barışının tesis edilmesi için kamuda çalışan arkadaşlarımızın ücretlerinde dengenin ve adaletin sağlanması gerekliliğine değinen Kabaloğlu, “ 2023 yılında kamu çerçeve protokolü imzaladık. Kamuda birçok işyeri ve kurumun toplu iş sözleşmeleri yürürlük tarihleri farklıdır. Enflasyon oranı her ay değişiklik gösterdiğinden ücretlere yapılacak zam oranlarında da farklılıklar ortaya çıkmaktadır. 1 Ocak ile 1 Mart tarihlerinde oluşan farkın ek protokolle giderilmesini sağlamış ve eşitliği korumuştuk. Şimdi de her türlü zorluğa rağmen temmuz ile eylül arasındaki farkı da alabilmek için gerekli girişimlerde bulunuyoruz. Türk-iş olarak, eylül ayı başlangıcı olan sözleşmelere de %24,73 oranından düşük olmamak üzere düzenleme yapılmasını istiyoruz. Önümüzdeki toplu iş sözleşmelerinde kamuda ayrı statüde çalışan ama aynı kurumda görev yapan çalışanların ücretlerinde işçi lehine fark olması için çalışacağız. Yayınlanan tasarruf genelgesinin çalışma koşullarını olumsuz bir şekilde etkilemesi, çalışanların güvenliğinden ya da haklarından tasarruf edilmesi hiçbir şekilde kabul edilemez. Tasarruf genelgesi ile servisler kaldırılamaz, mesailer kaldırılamaz. Bunlar yanlış şeyler. Tasarruf düşük gelirliden değil en yukarılardan, yani öncelikle lüks tüketim yapanlardan başlamalıdır. Çalışan kesimin zorunlu harcamalarından tasarruf edilmesi söz konusu değildir” şeklinde konuştu.

“EN YÜKSEK VERGİYİ İŞÇİ ÖDÜYOR”

Genel Başkan Yardımcısı Kabaloğlu konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Milli gelirden aldığımız pay küçülürken vergide en yüksek payı çalışanlar olarak biz ödüyoruz. Ülkemizde gelir adaleti sağlanabilmesi için en başta vergi sisteminde adalet sağlanmalıdır. Ülkemizin kaynaklarını kullanarak servet sahibi olanlar, bu toplumdan aldıkları oranda vergilerini ödemelidirler. Yani çok kazananlar çok vergi ödemelidirler. Gelir vergisi tarifesi ilk dilimi 2024 yılı için 110 bin TL olarak belirlenmiş durumda. İşçinin satın aldığı her şeyde vergi ödediği unutulmamalı, bir de ücretinden yüksek vergiler kesilmemelidir. Ücretlerin tabi olduğu vergi dilimleri gözden geçirilmeli, işçi ücretlerindeki vergi %15’te sabitlenmeli, çalışanlar için adalet sağlanmalıdır. İşçiler yılın başında aldıkları ücretleri yılın sonunda da aynı şekilde alabilmelidir.”

Kabaloğlu, işçilerin kıdem tazminatı hakkının korunmasından sendikalaşmanın ve örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasına, işsizliğin ve kayıt dışının sona erdirilmesinden, iş sağlığı ve güvenliğine ve güvenceli işlere kadar birçok konuda taleplerinin olduğunu söyledi.