"Uzayda çok rakibimiz var ama hiçbir şey imkansız değil"
GUHEM Sergi Operasyon Sorumlusu Furkan Tomak, Uluslararası Uzay Kongresi (ISC 2022)’nin ardından Uluslararası Astronotik Kongresi (IAC)’yi de önce İstanbul’a sonrasında ise bu devası kongreyi Bursa’ya taşımak istediklerini belirterek,”Çok fazla rakibimiz var ancak hiçbir şey imkansız değil” dedi.
LİDER HABER TV'de Neslihan Çelik Alkoçlar’ın hazırlayıp sunduğu Nes’li Yaşam’ın konuğu GUHEM Sergi Operasyon Sorumlusu Furkan Tomak oldu. Pandemi sonrası etkinliklere yoğun ilginin olduğunu bu anlamda da 7’den 70’e herkesin GUHEM gibi bir merkezi ziyaret etmek istediğini aktaran Tomak, “Yüz yüze etkinlikleri hepimiz çok özledik. O yüzden kendimizi böyle hem sosyal medyada hem işte bloglarda bir yerlerde böyle nasıl etkinliklere gidebiliriz diye onları ararken bulduk. GUHEM tabii bunlara bir karşılık vermek istiyordu. Önceden planlarını yapmıştık.Yaz döneminde hem ailelerin böyle izin dönemlerine denk gelmesi hem de şehir dışı etkinlikler yapmak açısından, sadece Bursa değil şehir dışından gelen ziyaretçilerimiz de oldukça fazla.
O yüzden böyle birkaç günü bir araya getirebileceğimiz etkinlikler planladık. Kamplar gerçekleştirdik. Örneğin normalde GUHEM pazartesi günü hariç diğer günlerde sabah 10’dan akşam saat 6’ya kadar sürekli ziyaret edebileceğiniz alanlar barındırıyor. Sergi alanları var .Ancak hafta sonları bizim daha önceden tecrübe ettiğimiz kulüp programlarımız, atölye programlarımız vardı. Bunları biraz daha genişletmek adına hem de bu bahsettiğimiz parametrelere göre insanlar gerçekten yıllık izinlerinde gelsinler. Bilimle dolu bir kamp programına katılmış olsunlar. Sadece çocuklar da değil bu arada. Aileleriyle birlikte çocukların kaliteli vakit geçirebildiği etkinlikleri hayata geçirdik, programlarımıza sunduk. İki günlük programlarımız vardı. 4 günlük programlarımız vardı.
EĞİTİM İÇERİĞİ BAŞLIKLARI ÇOK DEĞERLİ
Mesela önce iki kur gelip havacılık konusunda böyle uçtan uca eğlenceli bir şekilde aslında ele aldığımız kamp programlarıyla akabinde bu sefer onun ikinci kuruyla beraber işte uzay temasıyla uzay şöyle aslında tabii ki arka planındaki eğitim içeriğimiz, başlıklarımız çok değerli. Uzman bilim iletişimcisi arkadaşlarımızla beraber konusunda alanında uzman arkadaşlarımızla beraber bu eğitimleri sunuyoruz ama bizim çok önemsediğimiz bir başlık var. O da deneyimsel öğrenme dediğimiz öğrenme yöntemidir. Oyunlarla öğrenmeyi çok önemsiyoruz. Tabii bu yaş gruplarına göre de değişiyor. Yani hedef kitlemiz 7-14 yaş örneğin ama biz 3 yaşından 93 yaşına kadar kapıları açık diyoruz. Bir hedef kitlemiz var. Ama herkese hitap edecek özel alanlarımız, düzeneklerimizle de bunu genişletme şansımız var. Hani kamplara dönersek eğer, deneyimsel öğrenmeden, oyununu öğrenmeden bahsettik.Sabah geldiniz saat 9’da programa başlıyorsunuz. Akşama kadar birlikteyiz. Ertesi gün tekrar birlikte olacağız.
Eğer bazı şeyler yolunda gitmezse sıkıcı bir hale dönüşebilir. Yani anlattıklarınız ne kadar ilgi çekici olsa bile o anlatım yöntemlerinizi de değiştir. O yüzden mesela programa başlamadan önce biz önce buzları kırıyoruz. Çünkü insanlar iletişim kurdukça birbirleriyle sohbet ettikçe ısınıyor. Böylelikle GUHEM’İ de sevmeye başlıyorlar. Hatta biz birçok etkinlik için yarım saat öncesinde kayıtları açıyoruz. O yarım saatlik süreçte gelsinler insanlar beraber kahve içsinler. Aralarında sohbet etsinler istiyoruz. Bazen de olumsuz yanıtlar oluyor. Hani bize onda gel dediniz. Neden başlamadınız filan gibi. Sonra program başladığında soğukkanlı bir şekilde biz bunları aktardığımız ziyaretçilerimizedevamında hani böyle küçük bir mahcubiyetle beraber bizi aaa güzelmiş ya. Affedersiniz filan deyip böyle ne güzel sizin kendinizle kaynaşmanızdı bu etkinliğin bir parçasıydı demek lazım bu durum oluşuyor” diye konuştu.
Kamp programları fark oluşturuyor
Etkinliklerinin çeşitlerine de değinen Tomak,“Biz bu yaz döneminde iki farklı kamp programı düzenledik. Ama bunu günlere ve aile, aileli ve ailesiz şekilde böldük. Mesela 2 günlük kamplarımız yine uzay ve havacılık temalı. Dört günlük program bunun biraz daha genişletilmiş hali. Daha detaylı bir program vardı ve en sonunda mesela 3 gün boyunca eğitimler alıyorsunuz. Atölye çalışmaları yapıyorsunuz. 4. gün ise bunları sunabilmenizi istiyoruz. Yani proje geliştirme aşaması var. Orada sizin işte belli başlı ulaşabildiğiniz malzemeler var. Argümantasyonlar var.
Onlarla beraber bir proje geliştiriyorsunuz. Bunu sunuyorsunuz.Bir jüri değerlendiriyor. Ondan sonra hatta böyle bir sembolik sertifika törenimiz var. Orada da onu ailelerine sunmalarını istiyoruz aynı zamanda katılımcılarımızın böyle keyifli bir şekilde vakit geçirmesini sağlıyoruz. Son ama uzay, havacılık bizim ana ikiyani şöyle, yaz dönemi mesela normal dönemlere göre, yani okul dönemlerine göre bizim biraz daha sayımızın azaldığı ama daha etkili programlar yapabildiğimiz dönemler oluyor. Kamp programlarımız mesela her hafta vardı.Her hafta üç dört farklı oturumda bunları düzenledik. Her oturumumuzda en az 15 kişi vardı mesela. Bu da demek oluyor ki hani bireysel ziyaretçilerimizin haricinde aslında her gün neredeyse elli kişi sadece kamp programlarımıza katıldı.Bizim için aslında ilk yıl için hedeflediğimiz sayının üzerindeydi. O anlamda hani tabii ki simülasyonlarını yaptık. Karşılık verdik bu programlara ama hedeflerimize ulaştık diyebiliriz. Günümüzde en çok sosyal medyayı kullanıyoruz. O yüzden Instagram, Facebook gibi sosyal medya platformlarından programlarımızla ilgili bilgi alabilirler. Ayrıca web sitemizde duyuru alanlarımızı da takip edebilirler” şeklinde konuştu.
Dünyanın her yerinden gönüllü
Gönüllülük faaliyetlerine pandemiyle başladıklarını aktaran Tomak, “Neler yapabiliriz,nasıl daha fazla kişiye ulaşabiliriz diye düşünmüştük. Sadece hani sunum yapalım, bir şeyler anlatalım dediğimiz o topluluk, karşımızdaki o kitle bizim bir anda gönüllümüz olmak istedi.Açıkçası yani biz onları anlattık ama onlar da bize bir katkı sağlamak istediler. Bu arkadaşlarımız lise öğrencilerinden, üniversite öğrencilerine ya da profesyoneller. Böyle çok geniş bir kesimdir. Yani ailece mesela eğitimlerimize katılıyorlardı. O çocuklar şimdi artık büyüyecekler. Belki ileride eğitim planlarını, kariyer planlamalarını uzay havacılık üzerine yapabilecekler. Kendilerini ve keyifli taraflarını gördüler. Ondan sonra zamanla aslında bu katkı nasıl katkı sağlayabilirim başlığı altında detaylandırdık ve sayımız çok kısa bir süre içerisinde böyle 2 binlerin üzerine çıktı. Yurtdışında bile yani sadece Türkiye'de değil birçok farklı şehirden de gönüllümüz var” ifadelerini kullandı.
HEDEF BELLİ
Bu sene Paris'te gerçekleşecek dünyanın en büyük uzay kongresi Uluslararası Astronotik Kongresi(IAC)’yiönce İstanbul’a sonra da Bursa’ya düzenlemek istediklerini ifade eden Tomak, “Networkümüz kullanarak nasıl neler yapabileceğimizi başka ülkelere, oradaki kurumlara anlatmamız gerekiyor. Rakibimiz aslında dünyadaki birçok ülke. Herkes kendi ülkesine gelmesini çok istiyor. Bir de tabii tekrardan başa da dönebilir bu. Bu kongre Dubai, Parisve Milano gibi böyle devam edecek diyoruz ama tekrar Dubai bir daha bu kongreyi alabilir. Yani biz kendi açımızdan düşündüğümüzde rakiplerimiz çok ama bizi destekleyebilecek kişi sayısı da kurum sayısı da çok fazla.Biz doğru yapacağımıza inanıyoruz. Bizlere ise; neler yapabileceğimizi kişilere, kurumlara aktarmak kalıyor. Orada da başarılı olacağımızı düşünüyorum. Ben bu kongreyi alabileceğimizin olasılıklı olduğunu düşünüyorum. Alabiliriz diye düşünüyorum.Önünde hiçbir engel yok. Biz evrene alacakmışız sinyalleri gönderelim.Dolayısıyla kendi uydularımızı da ileride Türkiye semalarını, dünya semalarında göreceğimizi hayal ederek aslında bunu da diyorum ya böyle biz evrene bu enerjiyi gönderelim” dedi.