Uzman isim Avukat Utku Hayriye Altun tek tek açıkladı... İşte A'dan Z'ye sansür yasası!

İfade ve haber alma özgürlüğünü kısıtlayacağı gerekçesiyle eleştirilen basın kanunu değişiklikleri ile sosyal medya platformları da ağır yükümlülükler ile karşı karşıya kalırken; uzmanlar, sosyal medya platformlarının bazı düzenlemelere uymasını zor olduğunu belirtiyorlar. Bizde sizler için Avukat Utku Hayriye Altun'a sansür yasasının hukuksal boyutunu sorduk. İşte detaylar...

Lider Haber / Özlem YOĞURTÇUOĞLU

 

1.      Faydaları, zararları bir hukukçu olarak bu yasanın kabul edilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Son yıllarda sosyal medya dediğimiz ve birtakım uygulamaları içerisine alan (Twitter, Instagram, Facebook, Whatsapp vb.) bu platform tüm toplumu yakından ilgilendiren ve hemen hemen herkesin artık vakıf olduğu bir platform oldu. Son zamanlarda çok sık karşılaşılan bir durum ise artık sosyal medyanın çeşitli suçların aracı olarak kullanılması. Sıklıkla bu platformlar üzerinden vatandaşların dolandırılması, hakaretlere ve tehditlere maruz bırakılması, kişisel verilerinin izinsiz olarak ele geçirilmesi ve yayılması, huzur ve sükûn bozma, taciz, başta olmak üzere daha birçok suça aracılık eden bir mecra halini almış durumda. Bu suçlardan mağdur olan vatandaşlar her ne kadar yargı yoluna başvursalar da bazı durumlarda ne yazık ki bu suçların faillerine ulaşmak mümkün olmuyor. Zira yurt dışı kaynaklı sosyal medya platformlarının suça sebep olan faillerin hesap bilgilerini paylaşmaması yahut yabancı ülke kanunlarında bu tip suçların ceza davasına değil de hukuk davasına konu olması gerekçesiyle çoğu dosya takipsizlik ile sonuçlanıyor. Bu sebeple birtakım yaptırımlara ilişkin düzenlemelere ihtiyaç olduğu muhakkak. Bu anlamda dezenformasyonla mücadele yasasının bu tarz suçlara ilişkin yaptırımlara öncü olacağını ve bu düzenlemelerin bütün suçları kapsar şekilde genişletileceğini düşünüyorum. Ancak ne var ki bu yasanın şu haliyle yeterli olmadığı da aşikar. Kaldı ki yasanın 29. Maddesinde açıkça bir belirsizlik mevcut. Zira yasada belirlenen “Halkı Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma” suçunun şartları ve bu suça hangi tür haberlerin konu olacağının belirtilmemesi bu maddenin geniş yorumlanmasına sebep olabilecektir. Zaten bu maddeye diğer sorularda da sıklıkla değineceğiz. Kaldı ki bu madde dolayısıyla yalan ya da doğru suç ihbarlarının da ciddi derecede artacağını düşünüyorum. Ancak yine de bu düzenlemenin artık sosyal medya gibi bir gerçeği masaya yatırması sebebiyle artık bundan sonraki adımlarda toplumun ihtiyaçlarının da değerlendirilmeye alınacağını ve buna göre düzenlemenin zamanla şekil alacağını umut ediyorum. Şu an için yasanın fayda ya da zararını en net şekilde uygulamaya geçirilip bu hususta kararlar verilmeye başlandığında göreceğiz.

  1. 2.      Bu yasa sosyal medya kullanım oranının bu kadar yüksek olduğu bir coğrafyada bize ne tür yenilikler getirecek? Sosyal medyadaki hayatımızda neler değişecek?

Bu yasa sosyal medya kullanımında daha dikkatli ve bilinçli hareket etmemizi sağlayacak gibi duruyor. Basitçe açıklayacak olursak yasada belirlenen şekilde halkta korku ve panik yaratacak bir haberin doğruluğundan emin olmadan paylaşım yapan bir kullanıcı bahse konu suçun faili olma ihtimali ile karşı karşıya kalacaktır. Bu durumda savcılık tarafından talep edilmesi durumunda ilgili sosyal ağ sağlayıcısı hesap bilgilerinizi ilgili makam ile paylaşmak zorundadır. Bu suç sebebiyle verilecek ceza 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası olarak belirlenmiş durumda. Ayrıca bahse konu suçu gerçek kimliğinin gizlenmesi veya örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde verilecek cezada artırıma gidilecek. Sosyal medyadaki konforlu ve özgür alanınıza bu anlamda müdahale edilmiş durumda. Bu da ister istemez kullanıcıları düşünmeye, araştırmaya ve bilinçli olmaya itecektir. Aksi halde her birimiz bu suçun faili konumunda olabiliriz. Belki de sosyal medya kullanıcılarını araştırarak ve doğruluğundan emin olarak paylaşım yapmaktan ziyade hiçbir şey hakkında yorumda bulunmamaya ve paylaşım yapmamaya dikkat eder hale getirebilir bu yasa. Bu da bir müddet sonra sosyal medyanın anlamının kalmadığı düşüncesiyle insanları sosyal medyadan uzaklaştırabilir. Elbette bunu zaman gösterecektir.

  1. 3.      Bu yasa gerekli miydi, gerekli ise şu anki hali yeterli mi?

Açıkçası şu haliyle yeterli bir yasa olduğunu düşünmüyorum. Daha çok oldubittiye getirilen bir yasa gibi. Eksikleri çok fazla. Ancak bu duruma şaşırmamak gerek. Ülkemizde çıkarılan yasaların uygulamada ciddi sorunlarla karşılaştığı bir gerçek. Bu yasa ile şu an sınırlı olarak sayılan birtakım suçlar için suçun faillerine ulaşılması amaçlanmış durumda. Henüz işlenen bütün suçların faillerine ulaşmanın önü açılmadı ne yazık ki. Örnek vermek gerekirse hakaret suçunun faillerine ulaşmak için hala sosyal medya platformlarının düzenlemelerine ve keyfiliğine bağlı durumdayız. Faillerin kullanmış olduğu hesaplardan tespit edilen kimlik bilgileri, ilgili yargı makamları ile paylaşılmadığı müddetçe birtakım haller dışında ne yazık ki faillere ulaşmak hala mümkün olmayacak. Bu yasa ile öncelikle “çocukların cinsel istismarı”, “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” , “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma” , “anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar” , “devlet sırlarına karşı suçlar” , “casusluk” gibi suçların faillerine ulaşmak amaçlanmıştır. Bu suçlarla ilgili faillere ulaşmak için soruşturma aşamasında cumhuriyet savcıları, kovuşturma aşamasında yargılamanın yürütüldüğü mahkemece talep edilmesi durumunda ilgili sosyal ağ sağlayıcısının Türkiye’deki temsilcisi bu bilgileri adli mercilere verecek. Ancak bu suçlar haricinde kalan suçlar ile ilgili bir düzenlemeye gidilmediği için bu haliyle ne yazık ki henüz yeterli bir düzenleme gibi görünmüyor.

  1. 4.      Bu yasa nedeniyle gerçek haberlerin saklanacağı söylemi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Ne yazık ki bu iddiaya ben de katılıyorum. Bu düzenleme birtakım yetkili kişilerin elini güçlendiriyor diyebiliriz. Bu yasa ile doğru ya da yanlış gündemde sıkıntı yaratabilecek en ufak bir haber dahi ilgili makamların, haberi yapan kuruma e-posta yoluyla erişimin engellenmesi yahut haberin kaldırılmasına ilişkin kararın gönderilmesi ile saniyeler içerisinde habere ulaşmanın engellenmesini sağlayacaktır. Bu sebeple yasa, doğru da olsa halkta endişe, korku, panik, ya da olumsuz bir kanaat oluşturacak her haberin engellenmesinin de önü açmış durumda.

  1. 5.      Hangi tür paylaşımlar bu yasa ile birlikte suç niteliği taşıyacak?

Aslında hemen hemen birçok paylaşımın suç sayılabileceği şekilde geniş yorumlanabilir bu yasa. Özellikle halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçu bakımından; sosyal medyadaki birçok paylaşım bu kısıtlamaya takılabilecektir. Örnek verecek olursak erişime engelli bir haberi sosyal medya hesabından paylaşmak, güncel bir olaya ilişkin son durumu aktarmak veya yorum yapmak, bunları paylaşan hesaplardan retweet etmek artık suç kapsamına alınacak. Son zamanlarda Yargıtay içtihatlarında retweet etmenin suç olarak değerlendirilmesi gerektiğine dair kararlar veriliyordu. Ancak dikkat çekmek istediğim husus bu yasa ile artık paylaşımlara beğenide bulunmak dahi suç olarak değerlendirebilecek. Burayı özellikle vurgulamak istiyorum. Örneğin sosyal medyada gezindiğiniz esnada ekranı kaydırırken yanlışlıkla beğeni butonuna basmanız durumunda dahi hakkınızda soruşturma başlatılabilecektir. Geçtiğimiz yıllarda çıkan ciddi orman yangınları durumunda #HelpTurkey adıyla açılan hastagler de halkta panik ve korkuya sebep olabileceği düşüncesiyle suç sayılabilecek. Ayrıca dikkat edilmesi gereken bir husus da şu ki bu tür paylaşımların toplu bir şekilde paylaşılması durumunda bahse konu suç örgütlü suç kapsamında da değerlendirilebilecek.

  1. 6.      Bu yasa suistimale açık mı? Bu yasa başkaları tarafından art niyetli olarak kullanılabilir mi?

Bir gerçek var ki ülkemizde kabul edilen her yasa ne yazık ki suistimale açık. Objektif ve bağımsız olamıyoruz bu konuda. Birtakım düzenlemeler kâğıt üzerinde kalıyor yalnızca. Ülkemizde başlıca sorun yargının bağımsız olmayışı. Alenen ya da örtülü şekilde her daim yargıya müdahale var. Bu da elbette suistimali gündeme getiriyor. Defaatle belirttiğim gibi yasanın 29. Maddesinde yer alan “Halkı Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma” suçu bakımından net ve kesin bir düzenleme yok. Hangi durumların bu suçun kapsamında olacağı belirtilmemiş. Bu konunun ciddi şekilde ucu açık bırakılmış ve isteyen istediği şekilde yorumlayabilir. O yüzden özellikle bu maddeyi suistimal anlamında çok tehlikeli buluyorum. Çok geniş ve elbette art niyetli yorumlanabilir bu madde ve bu düzenleme nedeniyle soruşturmaların, gözaltıların ve hatta tutuklamaların ciddi şekilde artacağını düşünüyorum. Belirtmek gerekir ki bu suçun taksirle işlenmesi mümkün değil. Şartlardan biri de kasten işlemek. Bu maddenin dar yorumlanarak suistimal edilmeye çalışılmaması gerekir. İfade kapsamındaki suçların çoğu gibi keyfi uygulamalara yol açma ihtimali olduğu söylense de, bu bağlamdaki dosyaların çoğunda Yargıtay ve AYM kararlarına göre hareket edilmelidir.

  1. 7.      Bu yasa ile beraber siber zorbalık oranlarında ve dezenformasyonda azalma olacağını düşünüyor musunuz?

Yapılan düzenlemeler ve getirilen yaptırımlar sebebiyle elbette bu yasanın bazı noktalarda caydırıcı olacağı görüşündeyim. Yeni yasa ile isimsiz internet haberlerinin önüne geçilecek. Künye belirtmeksizin internet haberciliği yapmak mümkün olmayacak. Bir gazete için geçerli kurallar internet sitesi için de geçerli olacak. Haber sitelerinin içerikleri de yasalar önünde sorumlu olacak. Ayrıca daha önce kullanıcı sayısı belirli bir eşiğin üzerinde olan sosyal ağ şirketlerinin ülkemizde temsilci bulundurması zorunlu olmasına karşın, muhatap bulma sorunu devam ediyordu. Yeni düzenlemeyle birlikte sosyal ağlara Türkiye ofisi açma ve temsilci bulundurma sorumluluğu getirildi. Temsilci gerçek kişi ise Türk vatandaşı olacak ve Türkiye'de mukim olacak. Bu anlamıyla da teknik, idari, hukuki ve mali yönden yetki ve sorumlulukları gündeme gelecek. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti yasalarını tanımayan sosyal ağların Türkiye merkezli reklamları almaları önlenerek, Türk yasalarının uygulanabilirliği artırılacak. İnternet medyasında üretilen haberler belirli bir süre ile saklanacak, bu sayede içeriklerin değiştirilip cezadan kurtulmanın önüne geçilecek. Bu düzenlemeler sebebiyle elbette dezenformasyonda ve siber zorbalık oranında azalma kaçınılmaz gibi duruyor.

  1. 8.      Sosyal medyadaki haber sitelerinde nasıl bir değişim olacak?

Şu halde bu yasanın yürürlüğe girmesi haber sitelerinde ciddi bir etkiye neden olacak. Bilindiği üzere haber siteleri haberlerin hızlı hazırlanması, sunulması ve ana sayfalarının hızla değişmesiyle bilinir. Özellikle son dakika gelişmelerinin aktarılması ve ana sayfada bizi karşılayacak özel haberler yerlerini ne yazık ki tekziplere bırakacak gibi. Zira yasanın kabulü ile artık haber siteleri öne çıkan haberler ya da son dakika gelişmeleri ile değil düzeltme ve yalanlama metinleri yayınlayacak gibi duruyor. Güncel ve sağlıklı haberlere ulaşmak ve bu tarz haberleri yapmak artık daha uzun bir süre alacak. Ancak bunun aksine genel güvenlik, kamu düzeni, kamu sağlığı, yolsuzluk, çatışma vb. haberlere erişim engeli getirilmesi veya yayından kaldırılması gibi durumlarda süre oldukça kısalacak. Zira bu tarz haberlere ilişkin mahkeme kararları bahse konu yasa sebebiyle artık e-posta yoluyla ilgili haber sitelerine iletilebilecek. Böylelikle artık birtakım haberleri ya hiç okuyamadan ya da henüz okurken bir anda haber yayından kaldırılabilecek.

  1. 9.      İş imkanlarında nasıl bir değişiklik yaratacak?

Açıkçası şu hâlde dezenformasyonla mücadele yasasının olumsuz etkileri arasında değerlendirsek bu durumu hiç de yanlış olmaz. Zira defaatle değindiğimiz gibi yasanın 29. Maddesinde yer alan “Halkı Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yaymak” suçu keyfiliğe açık bir madde olma özelliğini barındırıyor. Aynı zamanda bu suçun failleri hapis cezası yaptırımı ile karşı karşıya kalacak. Bu yasanın, basın ve haberleşme özgürlüğüne ciddi bir kısıtlama getireceğini düşünüyorum. Elbette yasanın suistimale açık bir tarafının da bulunduğunu göz önüne aldığımızda iş imkanlarında azalma olacağı su götürmez bir gerçektir. Kaldı ki yasa ile getirilen yeni birtakım suçlara ilişkin yaptırımın hapis cezası olması sebebiyle ilk etapta bu yaptırım ile karşı karşıya kalacak kişi sayısının oldukça fazla olacağını düşünüyorum. Zira izah edilen nedenlerle sitelerde haberleri severek takip edilen muhabirler ve basın mensupları haklarında açılan davalar nedeniyle meslekten uzaklaştırılabileceklerdir. Bu sebeple bu düzenlemelerin ilerleyen zamanlarda basın mensubu sayısında azalmaya ve işsiz sayısında artışa neden olacağı aşikâr.

  1. 10.  Son olarak sosyal medya kullanıcılarını hangi konularda uyarmak istersiniz?

Toplum olarak başlıca sorunlarımızdan biri de bir haberin, bilginin, olayın, doğruluğundan emin olmadan, ayrım yapmadan ve sorgulamadan paylaşım yapmak ya da o konu hakkında beyanda bulunmak. Bu konunun üzerine ciddi şekilde eğilinmesi gerekiyor. Toplum olarak araştırma yapmayı sevmiyoruz ne yazık ki. Her daim kulaktan dolma fikirlerle ilerlemeye çalışıyoruz. Kaldı ki sosyal medyada yapılan en ufak bir paylaşımla dahi dünyanın öbür ucundaki insanlarla iletişim halinde olabiliyoruz. Bu sebeple açıkça bu yasanın yürürlüğe girmesi ile birçok kişinin ciddi şekilde sorun yaşayacağını düşünüyorum. Naçizane tavsiyem bilgiye ulaşmak için doğru haber kaynaklarından öncelikle bilgiyi teyit etmek ve emin olunmayan hiçbir konuda paylaşım, retweet yahut beğeni yapılmaması olur. Bilgi kirliliğinin önüne geçmek herkes için faydalı olacaktır. Sosyal medya artık toplumun bir parçası ve bu platformları her anlamda sağlıklı kullanmak hepimiz için bir başlangıç olabilir.