Yıldırım’da kültür farkı

Bursa’da kentsel kimlik adına idaresi en çetrefil ilçelerin başında herhalde Yıldırım geliyor.

Hem demografik çeşitliliğin getirdiği zorluklar hem de yılların birikimiyle büyüyen sorular barından ilçede belediyecilik yapmak adeta ateşten bir gömlek.

Bursa’nın dünden bugüne aldığı yoğun göç dalgasının ilk duraklarından biri olan Yıldırım’da çarpık yapılaşma kaynaklı çözümü ötelenmiş dertler vardı. Halen de bekleyenler var.

Fakat seçildiği günden bu yana Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’ın geride kalan süre zarfında ortaya koyduğu çözüm odaklı yönetim kültürü ilçenin en şanslı döneminin yaşanmasına vesile oldu.

İlçenin acil dönüşüme ihtiyacı vardı. Ama dönüşümün önünde en büyük engel imar ve tapuydu. Başkan Oktay Yılmaz, konuya neşter vurdu. Binlerce tapu dağıttı. Yılsonuna kadar 40 bin tapu sahibine teslim edilecek.

Yalnızca bu çözüm bile kentin kronikleşen düğümlerinin zaman içinde hızla çözülmesini sağlayacak nitelikte büyük bir işti.

Yetinmedi. Bursa’da dönüşüm projelerine mahkeme yoluyla itiraz eden akademik odaların dahi takdirini kazanan projelere girişti.

Başkan Yılmaz, bu noktada da bir ezberi bozdu. Yoğunluk artıran dönüşüm anlayışı yerine vatandaşı yüzde 90’lara varan oradan ikna ederek birlikte dönüşüm kültürünü kente kazandırdı.

Bu noktada hatırlatalım Bursa’da yerleşik kanaat haline gelen ‘Daireme daire isterim, üstüne de para vermem’ anlayışını yıkmak hiçte kolay değil. Hele ki Yıldırım gibi aile apartmanı kültürünün yaygın olduğu bir bölgede hiç değil… Ama bir eşik aşıldı…

Mevlana, Davutkadı, Ulus, Mimar Sinan, Çınarönü, Arabayatağı… İlçede dönüşüm ateşini harlayacak örnek projeler yükseliyor. Tabi bu dönüşümlerin bazılarında Büyükşehir’in de önemli bir rolü bulunuyor.

Başkan Yılmaz, dönüşüme bakışta günceli yakalıyor: “Bizim ihtiyacımız olan eski binaları yıkıp yerlerine yenilerini yapmak değil. Değişen hayta şartlar ve artan yaşam standartları ile birlikte insanlarımızın ihtiyaçları, beklentileri de değişti. 20 yıl önce belki böyle bir durum yoktu ama bugün yaptığınız her konut her daire için bir otopark alanı planlamak neredeyse zorunlu hale geldi. Kentsel dönüşümü planlarken, yeşil alanların, sosyal donatı alanların, geniş ulaşım arterlerinin sadece bugünün değil yarınların ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde yapılması elzem hale geldi.

Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’ın yönetim kültürünün en önemli kazanımlarından biri de kentin yeşil kimliğine yaptığı yatırımlarda saklı…

Yılmaz’ın başkanlığında belediye, ilçede geride kalan dönem süresi boyunca 29 yeni park yaptı, 38 parkı yeniledi.

120 bin metrekarelik Balaban Mesire Alanı’nı hizmete açtı. Büyükşehir marifetiyle 200 bin metrekarelik Vakıf Bera Kent Parkı’nı ilçeye kazandırdı.

200 bin metrekarelik Gökdere Millet Bahçesi, 600 bin metrekarelik 75. Yıl Yiğitler Kent Parkı, 100 bin metrekarelik Değirmenönü Kent Parkı, heyelan yaşanan Mollaarap’ta 50 bin metrekarelik Hünkâr Korusu çalışmaları sürüyor…

Geçen gün Başkan Yılmaz, Uludağ eteklerinde 100 bin metrekarelik alanda 75 milyona mal olan ve hizmete açılan Cumalıkızık Orman Parkı’nda basın mensuplarıyla bir araya geldi.

 

 

Akşam saatleriydi. Toplantı açık alandaydı. Gün içinde 37 derecelere çıkan sıcaklıktan bunalırken saat 18.30 sularında parkta ‘oh be’ dedirten serin bir hava vardı.

50’si kamelya olmak üzere 250 adet piknik oturma alanı bulunan park son derece kalabalıktı.

360 araçlık otopark dolu ve yol kenarlarına park edilmiş araçlar vardı.

Dev parkta her şey düşünülmüş. Mescit ve büfesi bulunan parkta 5 faklı noktada çocuk oyun alanı, 4 yerde lavabo, 11 noktada çeşme de var…

Yıldırım’da kurduğu uyumayan kütüphanelerle kitaba ve özellikle gençlerin okuma alışkanlığına yatırım yapan Başkan Yılmaz, bu yeni açılan parkta da kitapseverleri unutmamış ve küçük kitapevleri kurulmuş.

Belediyelerin kültüre, kültürel gelişime yaptığı yer yatırımı takdirle karşılıyorum. Yıldırım bu anlamda belki de en iyi dönemini yaşıyor. Bir de belediye tiyatrosu yeniden kurulsa Yıldırım tadından yenmez…

Tek tek yazmaya kalksak elbette birçok yapılmış, yapılıyor ve yapılacak olan iş var. Mesela sıfır atık konusu var ki ayrı bir yazı konusu… Biz bu yazıda hem yönetim kültürünü hem de kültür temelli yönetimi vurgulamak istedik.

Hiç şüphesiz, Yılmaz’ın bu yönetim anlayışında başkan yardımcıları başta olmak üzere kurduğu ekibin de büyük payı var. Her birini tebrik etmek gerekiyor.

Saygılarımla…