200 yıllık kirli plan devrede
İşgalci İsrail'in Gazze'ye yönelik haftalardır devam eden insanlık dışı saldırılarına batı da destek olurken, kan emicilerin asıl amacının ise 'Ben Gurion Kanalı' olduğu ortaya çıktı.
Küresel enerji ve ticarete yeni güzergâh çizecek olan Ben Gurion Kanalı’nın stratejik önemi çok yüksek.
İsrail, plan dahilinde küresel ticaret ve enerji koridorunda Süveyş’i saf dışı ederek Mısır’ı daha fazla köşeye sıkıştırmayı ve küresel ticaret ve enerji lojistik merkezi olmayı hedefliyor. Uzmanlar, bu durumu dünya enerjisinin yüzde 30’nun nakil noktası olan Hürmüz Boğazı ile birlikte Çin’in Bir Kuşak Bir Yol Projesi ve Akdeniz’in stratejik-enerji dengesini sarsacağı ve küresel bir savaşı tetikleyebileceği görüşünde.
SÜVEYŞ’E ALTERNATİF
İsrail rejiminin, Süveyş’e alternatif inşa etmeyi planladığı Ben Gurion Kanalı, Gazze-Aşkelon bölgesinden Kızıldeniz’e uzanan 260 kilometrelik bir koridor niteliği taşıyor. Küresel enerji ve ticarete yeni güzergâh çizecek Ben Gurion Kanalı, aynı zamanda Süveyş’ten yıllık milyarlarca dolar kazanan Mısır için de ekonomik, ticari yıkım anlamına geliyor.
Enerji-jeopolitik uzmanı Mehmet Öğütçü, 7 Ekim’de başlayan Gazze krizi öncesi İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ertelenen Türkiye ziyareti ile birlikte 10 Ekim’de Suudi Arabistan ve İsrail arasında yapılacak tarihi anlaşmalara dikkat çekiyor. Öğütçü, Türkiye’yi kapsam dışı tutan Hindistan’daki G-20 Zirvesi Ekonomi Koridoru’nun da dikkate alınması gerektiğini vurguladı ve “Mumbai’den Suudi Arabistan-Dubai-İsrail-Yunanistan rotasını izleyerek Avrupa’ya çıkarılan koridorla dengeleri değiştirmek isteyen bir irade vardı. İsrail gazını Türkiye üzerinden pazara taşıyacak anlaşma son aşamaya gelmişti. Şimdi o aşama çok geride kaldı ve ortaya çıkan tahribatın telafi şansı azaldı” dedi.
NİL NEHRİ’NE ULAŞMA ARACI
Filistinli jeopolitik uzmanı Dr. Sami el-Aryan “Ben Gurion projesi işgal rejiminin tarihi kadar eski. Bu kanal onların askerî, ekonomik, enerji, ve stratejik hesapları kadar arzımevut (vadedilmiş topraklar) idealleri içinde önem taşıyor. Nil’e bu kanal vasıtası ile ulaşacaklar. Aynı zamanda Mısır’ı daha fazla zayıflatarak kendilerine her açıdan tam bağımlı hâle getirecekler. Bu amaçla deniz erişimine ulaşım için Senafir ve Tiran adalarını dolaylı da olsa uluslararası sularına kattı. Ben Gurion hattı aynı zamanda Afrika üzerinden gidilen yolu üç hafta daha kısaltacak. Küresel rotayı derinden etkilerken bölgesel gerilimi tırmandıran bir rol oynaması ve savaşı körüklemesi kaçınılmaz” değerlendirmesinde bulundu. Dr. el-Aryan’a göre gelişmeler Ege ve Akdeniz’i doğrudan etkileyen sonuçlar doğururken Mısır ve Türkiye arasında iş birliğini zorunlu kılıyor.
YENİ ROTA ÇİZME ÇABASI
Çin’in Bir Yol Bir Kuşak projesi için 1 trilyon dolarlık yatırım yaptığını hatırlatan enerji ve jeopolitik uzmanı Mehmet Öğütçü “Pekin yönetimi enerjisini İran, Suudi Arabistan ve Katar’dan tein ediyor. Mumbai-Pire alternatif hattı ya da İsrail’in uzun yıllardır hayalini kurduğu Ben Gurion Kanalı tek başına Çin’i sahaya askeri anlamda çekecek faktörler olmayabilir. Ancak dünya enerjisinin yüzde 30’nun taşındığı Hürmüz Boğazı’nda yaşanacak gerilim Pekin için kesinlikle kırmızı çizgi olur. Çatışmanın Gazze’den Lübnan, İran ya da Suriye’ye taşması farklı aktörleri sahada konumlandırır. Hürmüz ya da Malaka Boğazı’nı tehdit edecek her gelişme Çin açısından hayati önem taşır. Bununla birlikte Çin’in Avrupa lojistiğinde en kritik ülke olan Türkiye’nin de sıkıntı yaşaması Pekin için sıkıntı sebebidir. Kriz, Gazze’den dışarı taşarsa Hürmüz kesinlikle etkilenir. İran, Ürdün, Irak, Suriye ve Mısır’la birlikte Türkiye’de gelişmelerden etkilenir. Buna Katar, Suudi Arabistan, BAE ve diğer Körfez ülkeleri de dahil. Savaş küresel ticareti derinden sarsar ve enerji hatları tehdit altına girer. Bu noktada Akdeniz’in gizlenmeye çalışılan zengin hidro karbon potansiyeli de gerilimde önemli rol oynuyor” dedi.
ÇİN DE ETKİLENİR
Orta Doğu uzmanı İsmail Numan Telci ise Çin’in İsrail-Filistin meselesine yaklaşımında, bölgedeki ekonomik çıkarlarının etkili olduğu tespitinde bulundu. Özellikle Kuşak ve Yol Girişimi çerçevesinde Çin’in bölgede altyapı ve liman yatırımlarının bulunduğunu hatırlatan Telci “Pekin bölgedeki istikrarın bozulmasını istemeyecektir. Çin, enerji anlamında da Orta Doğu’ya olan bağımlılığı sebebiyle genel anlamda bölgede istikrara büyük önem vermektedir” diye konuştu. Rusya’nın Suriye’deki Lazkiye ve Tartus merkezli askerî varlığı ve Akdeniz’de hareketli gemileri de Gazze merkezli gerilimden etkileniyor. Öte yandan İsrail teolojik motivasyona ek dünyanın ticaret-enerji aksında etkisini artırma teşebbüsü olarak hayata geçirmeye çalıştığı Ben Gurion Kanalı, Türkiye’yi merkez alan Basra-Avrupa enerji ve ticaret nakil hattını da doğrudan etkiliyor. Bununla birlikte Zengezur koridoru da aynı kapsamda küresel işleyişten etkilenen noktalar arasında.
MACRON: HAMAS'A KARŞI KOALİSYON GÜCÜ KURALIM
Hollanda Başbakanı Mark Rutte ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İsrail’e destek için Tel Aviv’e geldi. İsrail Başbakan Binyamin Netanyahu ile görüşen Macron, Gazze’deki bütün rehinelerin serbest bırakılmasını istedi. Macron, terör örgütü DEAŞ’a karşı ABD öncülüğünde oluşturulan uluslararası koalisyonun aynı zamanda Hamas’a karşı da mücadele etmesini teklif etti. Fransız lider ayrıca, terör örgütleriyle mücadele etmek için bölgesel ve uluslararası bir koalisyon kurulması çağrısı da yaptı. İsrail Başbakanı Binyamin ise bu çatışmalardan Hamas’ın güçlü çıkması durumunda bütün Avrupa’nın bundan etkileneceğini öne sürerek “Bu, Avrupa’nın savaşıdır. Bu, Amerika’nın savaşıdır” dedi. Öte yandan ABD’nin New York Times (NYT) gazetesi, AD’nin İsraillilere şehir savaşının zorlukları konusunda yardım etmek için diğer subaylarla birlikte Korgeneral James Glynn’i bölgeye gönderdiğini yazdı.