Bursa Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Çakır: "Yollarda Allah'a emanet gidiyoruz"

Erkan ŞEN

Son zamanlarda artan taksiciye şiddet olaylarında Bursa da mercek altında. 10 gün içinde 2 taksi şoförünün uğradığı saldırılarda 20 yerinden bıçaklanarak gasp edilen Emre Yüksel ölümle pençeleşirken, geçtiğimiz hafta sonu kendisini tehdit eden yolcu tarafından darp edilen H.T. soluğu polis merkezinde aldı. Tek derdi evine helal lokma götürmek olan taksici esnafının güvenliğini tehdit eden olayların yaşanması ‘kurşun geçirmez kabin’ gerçeğini bir kez daha gündeme getirdi.  

MADDE BAĞIMLILARI BAŞIMIZIN BELASI

Gerçekleşen çirkin saldırılara tepki gösteren Bursa Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Ahmet Çakır, özellikle madde bağımlılarının taksi şoförlerini zor durumda bıraktığının altını çizdi. Uyuşturucuyla Mücadele Derneği’yle ortak olarak hareket etmek adına önemli bir toplantı gerçekleştirdiklerine de vurgu yapan Başkan Çakır, İçişleri Bakanlığı’ndan yazı beklediklerinin bilgisini paylaştı. 

KAMERA SİSTEMİ GEREKLİ 

Araç içi kameraların saldırganları tespit etmek için şart olduğunu ifade eden Çakır, bir vatandaşın taksinin özel hayata dahil olduğunu savunarak dava açmasıyla geri adım atıldığını dile getirdi. Taksici esnafının kurşun geçirmez kabin ve ara bölme isteğinin karşılanmasının ülkemizde zor olduğunu söyleyen Çakır, “Bizim çalışan arkadaşlarımızın çoğu boy ve en olarak kalıplı insanlar. Araç yapıları da buna müsait değil. Tabi devlet desteği çıktığı takdirde, otomobil üreten firmalar da araya girerse daha büyük araçlarla bu gerçekleştirilebilir ancak uzun bir süreç. Mevcut problemler sadece Bursa’ya özgü değil, ülkemizde yüz binlerce taksi var” değerlendirmesinde bulundu. 

KÖTÜNÜN ÖNÜNE GEÇMEK ZOR

Niyeti kötü olan insanın önüne kurşun geçirmez camın da geçemeyeceğini ifade eden Başkan Çakır, “Taksi esnafımızın iyi niyetli olduğunu da düşünürsek araçtan indiğinde de saldırgan istediğini yapar. Dürüst olmak gerekirse yollarda Allah’a emanet gidiyoruz. Araçlarımızda takip sistemlerinin ve panik butonlarımızın olduğunu da belirtmek isterim. Kötü durumlarda araca müdahale etmemiz 10 dakikayı geçmiyor. Polisimiz de bu konuda yeterince caydırıcı olmakta” şeklinde konuştu. 

Martı Tag’leri de eleştiren Çakır, bu tür uygulamaların güvensiz olduğunu kaydederek taksicilerin önüne de engel olarak çıktığının altını çizdi. Geçmişte UBER ile yaşadıkları problemleri bugünlerde Tag uygulamasından çağrılan araçlar ve korsan taksilerle yaşadıklarını belirten Çakır, bu tür girişimlerin taksi esnafını olumsuz etkilediğini söyledi.

TABELALARA 'RENKLİ' ÇÖZÜM ÖNERİSİ

Saldırganların ağır cezalara çarptırılmasının yüreklerini serinlettiğine vurgu yapan Çakır, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Taksi içinde kendisini savunabilmeli şoför arkadaşlarımız.

Bununla ilgili yasal düzenlemeler yapılmalı diye düşünüyorum.

Taksici direksiyona geçtiğinde evindedir artık. Nasıl eve hırsız girdiğinde müdahalede bulunuluyor ev sahibi, taksi içinde de şoför gerekli müdahaleyi yaptığında suçlu olmamalı. Evini savunuyor çünkü...

Yaptırımlar biraz daha ağırlaştırıldığı takdirde rahat nefes alacağız. Emniyet kemeri çok önemli ancak şehir içindeki taksilerde emniyet kemeri bile kullanılmaması lazım. Zaten belli bir hızın üstüne çıkmamakta arkadaşlarımız. Sebebine gelince, emniyet kemeri şoförün hareketini kısıtlamakta ve herhangi bir saldırı anında savunma yapamamasına neden olmakta.

Taksi tabelalarının kurulabilecek bir ışık sistemiyle renkten renge bürünmesini istiyoruz. Meşgulken ya da müsaitken nasıl bir renk yanacaksa, sıkıntılı müşteri taşıyan taksi şoförünün tabelası da kırmızı yanabilmeli mesela. Kafamızda düşüncelerimiz ve hayata geçirmek için mücadele ettiğimiz çok sayıda çalışmamız var. Atılacak adımlarla da sıkıntıların önüne geçileceğine inanıyoruz.”

Yıllardır helal ekmek uğruna direksiyon başında olan taksi şoförü İhsan Bozdemir ise yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Kimseye muhtaç olmamak için direksiyon sallıyoruz. Evden çıkarken akşam eve döneceğimizin garantisi yok maalesef. Müşterilerden alamadığımız paraları geçtik, bizim can güvenliğimiz yok. Kamera koydurduk biz durak olarak taksilerimize ancak bu can güvenliğimizi garanti altına almıyor. Atılan iftiraları kanıtlamak için kullanılıyor kameralar. Kurşungeçirmez bölme isteğimiz var. Böylelikle inanıyoruz ki bu acı olayların önüne geçilecektir. Devletimizin desteğiyle firmalar da devreye girerse bu isteğimiz gerçekleşecektir. Şiddete hayır diyoruz!”