Erdoğan’ın ayak izlerini takip etmek

31 Mart seçimlerinin sonuçları ne olursa olsun, Yeniden Refah Partisi’nin yaptığı hamleler şimdiden akılda kalıcı nitelikte. Benim anladığım kadarıyla Yeniden Refah Partisi, Bursa’da AK Parti eski il başkanı Sedat Yalçın’ı aday gösterdiği gibi tüm Türkiye’de yerinde güçlü ve üst profilden isimlerle yarışa girme stratejisini benimsiyor.

Oğul Erbakan’ın yürüttüğü bu strateji babasının 1994 yılında izlediği yolun klonlanmış hali.

O yıllarda elde edilen başarının bir tekrarı gelir mi sorusunun cevabı aynı zamanda Sedat Yalçın ne kadar başarılı olur sorusunun da cevabını içinde barındırıyor.

Yeniden Refah Partisi ve başkanları Fatih Erbakan, siyaseten başarılı bir hamle yaptı.

İşin özünde siyaset, zaten tek patron olan seçmene bir alternatif sunmak çözümler geliştirebilmektir.

Özgün bir duruş sergilemesi partilerinden yılmış seçmenin sempatisini kazanacaktır.

Bu açıdan bakıldığında bile Yeniden Refah Partisi şimdiden amacına ulaşmıştır.

Sedat Yalçın’ın ilan edildiği basın toplantısında konuşan Genel Başkan Yardımcısı Naim Öztürk’te kurdukları stratejiyi anlatırken esas hazırlıklarının 2028 ve 2029 seçimlerinde sıçrama yapmak olduğunu dile getirdi.

Bu seçimlerden itibaren ideoloji ve görece olarak marjinaliteye yakın olan Refah Partisi’ni kitle partisi olmaya evirmek gibi bir amaçları olduğu aşikar.

Bu amaç geçmişte Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘milli görüş gömleğini çıkardım’ diyerek merkeze yürümesini akıllara getiriyor.

Yani kısacası Yeniden Refah AK Parti’nin izlediği yolu izlemeyi, Recep Tayyip Erdoğan’ın ayak izlerini takip etmeyi hedefliyor diyebiliriz.

STRATEJİ SONUCU ALIR MI?

Bunu ne derece yapabilirler dersek?  AK Parti’nin kurulduğu yıllarda merkez sağ sen ben kavgasıyla savrulup eridi ve Erdoğan bu boşluğa yürüdü adeta koştu.

Bunun meyvesini de her zaman aldı.

Bugüne geldiğimizde de Erdoğan merkezden uzaklaşan politikalarla gücünü törpülüyor.

Mesele şu ki bugün merkezde olan AK Parti merkez sağın erimesi gibi erir mi ve bu boşluğu umulmayan Yeniden Refah doldurur mu?

SORULARIN CEVABI

Bana kalırsa AK Parti ve lideri Erdoğan süratle yeniden merkeze yürüyüş gerçekleştirecek ve 2000’li yıllarda yaşanan boşluğu vermeyecek ve boşluk sonrası seçmenin yaptığı tasfiyeye maruz kalmayacak.

Erdoğan hiç bir liderin yapamadıklarını yaparak bu günlere geldi.

Bugüne kadar hiçbir sağ lider de partisini kendisinden sonraya taşıyamadı.

Erdoğan siyasi hayatı boyunca elde ettiği başarıyı siyaset sahnesinden çekilirken partisini kalıcı hale getirerek de taçlandırabilir.

Diyelim ki Erdoğan sonrası AK Parti de bölünme yaşandı. Fukuyama’nın ünlü ‘İdeolojilerin Sonu’ tezinin bir benzeri olarak AK Parti’nin muadili yine Ak Parti içerisinden çıkar. Her halükarda Yeniden Refah’ın izlediği yollar ortaya koyduğu strateji doğru olsa da bana göre bunları hayata geçirecek bir esneklikleri yok.

Her şeye rağmen siyasete yeni bir soluk getirme çabalarını ülke için oldukça yararlı buluyorum.