Geri

Japonya’yla ülkeni kıyaslamadan önce dön kendine bak!

00:10:41 | 2024-01-03
NESLİHAN ÇELİK ALKOÇLAR
NESLİHAN ÇELİK ALKOÇLAR      neslihancelikalkoclar@gmail.com

1 Ocak’ta Japonya’da 7,6 şiddetinde bir deprem geldi meydana.

Geçmişler olsun.
Depremi çok yakında yaşamış, unutulmayacak acılarla karşılaşmış ve bu acıları yüreğinde ömür boyu taşıyacak insanlar olarak hemen dikkat kesildik doğal olarak.
Zira deprem konusunda Japonya’nın geldiği noktayı, aslında depremin değil binanın insanı öldürdüğünü ve istendiğinde sağlam binanın yapılabildiğinin örneklerini hepimiz görüyor ve teknolojinin geldiği noktaya hayıflanıp duruyorduk.
Ve hep aynı kıyas: Deprem İstanbul’da, Marmara’da olsa (Allah korusun) ne olurdu, felaket senaryoları başladı yine.
Peki, gelin Japonya’yı böyle güvenilir yapan, bizi ise bu kadar büyük bir güvensizliğe iten aramızdaki insani farklara bakalım.
Çünkü suçu sisteme ve siyasete atmak en kolayı.
Peki, o sistemi de, siyaseti de yaratan ve yaşatanlar biz değil miyiz?
Mesela Japon halkının herhangi bir felakette, hiçbir marketi yağmalamadığını, soymadığını, ihtiyacı kadar ürün aldıktan sonra parasını mutlaka bıraktığını söyleyerek başlayalım mı?
Bizim memlekette bırakın marketi, mağazaları yağmalamayı, deprem bölgesine giden tır çalındı tır, diğer çalınanları söylemeye gerek yok.
Gönderilen ikinci el kıyafetleri satanları gördü bu gözler.
Kendimiz ne isek, beklentimiz de öyle olmalı.
Sen çalıyorsan diğerleri de çalıyordur.
Mesela Japonlarda öfke kontrolü vardır ve öfkelenen insanın zayıf olduğunu düşünürler. Mimikleriyle kızgınlıklarını belli ederler bu asla kavgaya dönüşmez.
Haydi, dönelim bizim memlekete.
Sokaklar bomba gibi dolaşan, caddeler eli silahlı katillerle dolu.
Önüne direksiyon kıran birinin altında tır da, kamyonet de, otobüs de olsa sıkıştırırsın, yoksa erkekliğe sığmaz öyle değil mi?
Karın senden ayrıldı, nasıl olur, ya toprağın ya senin di mi?
Mesela uzaktan kırmızının yandığını gördün, gaza daha çok basar ve diğer şeride yeşil yandığı halde geçersin. Aman canım ne gerek var beklemeye yani?
Yolun en solunda sıra varsa dönmek için, en sağdan gelip sıranın başına geçmenin ne gibi bir sakıncası olabilir di mi sence?
İşte bir Japon yapmaz bunu.
En önemli özellikleri disiplin ve kurallara bağlılıklarıdır. Ki bu bizimle kıyas bile götürmeyen bir kimliktir onlar için ölümüne uyguladıkları.
Bizde ise kanunda nereden açık bulduğunla, ne kadar havadan para kazandığınla, ne kadar ucuza mal edip pahalıya sattığınla, en yakınını bile ne kadar kazıkladığınla övünürsün.
Bak daha yeni Seçil Erzan dosyası, ponzi meselesi. Zaten zengin bir sürü insan, bankaların verdiği faiz oranının çok daha fazlasını almak için çanta çanta para taşımışlar kadına. Alamayınca da mağdur edebiyatı.
Açgözlülük, büyük açgözlülük, hepsi suçlu aslında, alan da veren de.
E kara para aklayan fenomenlere ne demeli?
Sen nasıl davranıyorsan, çocuğun, geleceğin seni örnek alıyor.
Eşine el mi kaldırdın, oğlun da yapıyor, kırmızı ışıkta mı geçtin, evlatların da geçiyor. İşini yaparken yalan mı söyledin, çocuğun da söylüyor. Dolandırdın mı, çaldın mı, o da çalıyor, anladın mı?
Anana babana kötü mü davrandın, çiçeğe, böceğe, sokak hayvanlarına eziyet mi ettin, etme, çünkü evladın da senden ne görürse yapıyor.
Böyle büyüyor hırsızlık da, saygısızlık da, seviyesizlik de, kuralsızlık da…
Japonya’da yaşlıya, deneyime, bilgiye büyük değer verilir. Doğa maksimum derecede korunur, sokak hayvanlarına duyulan sevgi inanılmazdır. Öyle ki bu konuda söylenmiş sözler vardır.
Yani Japonya’yı bu kadar güvenilir yapan: İnsanlarıdır
Kuralları uygulayan, uygulatan, uygulamayanı cezalandıran ama her şeyden önce kendisinden başlayan insanlarıdır.
Torpil yoktur mesela.
Sevgili okur,
Daha verecek çok örnek var, merak ediyorsan aç internette Japonlar nasıl insanlardır diye bak.
Sonra bir de Türkler için yazılanlara bak
O zaman anlarsın depremde bizim binalarımız niye yıkılıyor!..

 


ETİKET :  


Tüm NESLİHAN ÇELİK ALKOÇLAR Yazıları

Katillere ve Tecavüzcülere İnsan Demekten Vazgeçiyorum

Düşmanımız nefrettir, ırkçılıktır, sömürgeciliktir!

Bütün kötüler düşmanın mı?

Netanyahu günümüzün Hitler’i

Misilleme

Demokrasi coğrafya seçer mi?

Yerel Seçim nedir? Ne değildir?

Sevgi, Paylaşım ve Yenilenme Zamanı

Kuyu

İnsanı yaşat ki devlet yaşasın

Deprem birinci önceliğimiz!

Acıyı Unutmak Kime Mahsus?

Lanet olası dünya!

Japonya’yla ülkeni kıyaslamadan önce dön kendine bak!

2023 nereye gidiyor?

Mecliste terörist istemiyoruz!

Bir Hayalet Kent: Hatay

Boşuna umutlanmayalım, İsrail ceza almayacak!

Katliama alkış tutuyorlar

İyi ki Atatürk, İyi ki Cumhuriyet!

Dünyayı Biden ve Netanyahu mu yönetiyor?

Nefret ediyorum!

Savaş suçluları cezasını çekiyor mu?

Erdoğan’dan başka arabulucu var mı?

Herkes kendi çıkarının peşinde

Kartlar yeniden karılıyor mu, yakılıyor mu?

Neden Kur’an-ı Kerim yakmamalı?

Örümcek ağında bir ‘kedicik’

Bir cümle kurun bana…

Terör, madalyonun diğer yüzüdür

‘Sıfır Atık’ neden önemli?

İstikbal göklerdedir

Bireysel silahlanmaya ACİL dur demeli!

Molla Yegan Medresesi’nin yeni yüzü

Erdoğan’ın konuşması neden önemli?

Dünyanın en büyük güvenlik sorunu: AMERİKA’DIR!

Taht Oyunları

Bir umutsuzluk hikâyesi…

İşler bitti, ödül rakamı tartışıyoruz

Akran zorbalığı neden artıyor?

Gelecekte kadını daha zor yaşam koşulları bekliyor

Tehlikenin farkında mıyız?

CHP’nin Kılıçdaroğlu sınavı!

İklim krizinde ahlaki etik!

Kimse kimseye karışamaz!

Destan yazan ecdadın ‘Tik-Tok’çu varisleri

Gönlümüzün ‘ŞAMPİYON’ Sultanları

15 Temmuz’a atfen, tarihten alıntı…

Unutma, unutturma: Srebrenitsa

Okullara İlave Dersler: Ahlak!

İnsaniyet aşısı istiyorum…

Değişim sadece iktidar için mi olmalı? (2)

Değişim sadece iktidar için mi olmalı? (1)

Türkiye Fransa’ya benzemez!

Kılıçdaroğlu paralel evrende mi yaşıyor?

Adalet nasıl yanlış uygulanır?

Adalet mi, değişim mi?

Bir günlüğüne internete erişim olmasa…

Batılı kibir abidesi: İsveç

Ak Parti Bursa’nın gündemi: Yerel Seçim

Neden Bursa’dan E-ticaret devleri çıkmasın?

Yaşanabilir Kent Nasıl Olunur?

THY şırdan ile aynı cümlede nasıl olur?

Şakacı CHP

Bu bir kulis yazısı değildir

Kim bu ‘onlar’ ?

Ekonomide yeni dönem…

İsveç ne yapmak istemektedir?

Olan bitenin farkında mıyız?

Gerçek Tek Adam: Kılıçdaroğlu

Kız kardeşlik Kupası?

Başlıyor muyuz?

Başlıyor muyuz?

Avrupa’nın özgür medyası! Yargı dağıtmaya devam ediyor…

Fikri Zorbalık

Yolumuz uzun...

Adam kazandı, nefret kaybetti

Korkmakta haklısınız…

Linç Yarışı

Çizgi nedir? Nereye çekilir?

Ben hep taraf oldum

Gençliğe Manifesto

Batının ilacı: Terör

Sözde demokrasi, özde nefret

‘HDPKK’ diyemeyenlere cevabı sandık verdi

Mustafa Varank’la Seçime Doğru

Türkiye 5’ten büyüktür

Şiddet çözüm olamaz, olmamalı…

Varank’ın farkı ne?

HDPKK diyemeyenlere açıklamalı sözlük – 1

Vaad oyunu…

Kızılcık Şerbeti -2

Kızılcık Şerbeti -1

Seçmek kader midir?

SİPER ET GÖVDENİ, DURSUN BU HAYASIZCA AKIN

ALKIŞLAR YILDIRIM BELEDİYESİNE

EĞİTİM NASIL KALKINIR?

KİMİN UMURUNDA?

MÜJDELER OLSUN

GÖRMEK Mİ GÖZLEMEK Mİ?

AVRUPA’NIN EN BÜYÜĞÜ GUHEM

KATLİAMIN ARDINDAN

BANA BİR HARF ÖĞRETENİN, 40 YIL KÖLESİ OLURUM

ERŞAN KUNERİ’YE YILGIN BİR HOŞGÖRÜYLE BAKTIM

NATO KONUSUNDA HAKLIYIZ

LİDER MEDYA BURSA’NIN YENİ LİDERİ

ESNAFIN PARTİSİ OLMAZ

MEHMET ALİ ERBİL NEDEN SUSMUYOR?

OKYANUSA GİDERKEN GÖLDE BOĞULANLAR

BU BAYRAM NEREDEYDİNİZ?

HIDIRELLEZ'DEN İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE

SELAM OLSUN BURSA