KİMİN UMURUNDA?
Ülke muson iklimine döndü.
Mevsimler birbirine girdi.
Yağışlar şekil ve yer değiştirdi.
Daha da önemlisi artık sıradan yağışlar bile neredeyse afet şeklinde oluşup can almaya başladı.
Dünyanın çivisi sadece mevsim ya da iklim anlamında çıkmadı.
Çivi önce insanda çıktı ve öyle bir hale geldi ki, dünyanın dengesi, doğanın duruşu, güneşin, ayın binlerce yıllık düzeni bile neredeyse değişti.
Bir tek insan değişmedi.
İnsanın insana, hayvana, doğaya, doğana, doğmayana, kendinin olana, olmayana, canlıya cansıza eziyeti, isteği, hırsı, gözü dönmüşlüğü bitmedi.
İnsanın cehaleti, açlığı, sevgisizliği, düşmanlığı, kini de bitmedi.
Aksine arttıkça arttı.
Kötüler ve kötülük çoğaldıkça çoğaldı ve bundan nasibini doğa da aldı.
İnsan öyle bir öyle bir mahlûkat ki elini nereye atsa kurutuyor.
İnsan öyle bir mahlûkat ki gözünü nereye dikse bozuyor.
İnsan öyle bir mahlûkat ki nerede iyi bir şey görse hemen kötülükle karşılık veriyor
Ve insan öyle bir mahlûkat ki bulunduğu her yerde hezeyan, eziyet, mutsuzluk, yokluk yaratıyor.
İnsan, dokunduğu şey çelik de demir de olsa çürütüyor, yok ediyor.
İnsan öyle bir varlık ki yaptığı kötülüğün sonu gelmiyor.
Örneğin;
Yazın meydana gelen yağışların sel haline dönüşmesi, artan sıcaklıklardan deniz suyunun ısınması ve içindeki tüm canlıların büyük tehlike altında olması kimin umurunda?
Dünyanın yüzde birinden daha azının sahip olduğu servetin, dünyanın yüzde 99 undan daha fazla olması kimin umurunda?
Buzullar eridikçe yok olan canlı popülasyonunun tabiata sağladığı fayda ve kaybolduktan sonra olacaklar kimin umurunda?
Delinen ozon tabakasıyla vücudumuza, toprağa, denize direkt olarak ulaşan güneşin verdiği zarar kimin umurunda?
Afrika’da 21. Yüzyılda, açlıktan ve susuzluktan ölen çocuklar ve insanların ihtiyacı olan paranın sadece bir zenginin kasasında olması kimin umurunda?
Gelir dağılımı eşitsizliğinin yol açtığı sağlığa, gıdaya, teknolojiye erişemeyen büyük kitlelerin sorunları kimin umurunda?
Petrol yüzünden paylaşılamayan toprakların gerçek sahiplerinin pek çoğunun ölümü, kalanların ise dünyaya mülteci olarak dağılmaları kimin umurunda?
Doğanın, insanın, hayvanın katledilmesinde parmağı olan o küçük ama etkisi çok büyük kitlenin varlığının hiç sorgulanmaması kimin umurunda?
Cevaplarını bildiğimiz soruları tekrar tekrar sorarak, dünyanın gidişatında elini taşın altına koymak yerine el sallayarak bir yere varmak mümkün değil
Ama yine de soruyorum
Dünya kimin umurunda?
ETİKET :