Kıyamet gelmiyor, biz ona koşuyoruz!
Binlerce yıldır sayısını bilmediğimiz kadar uygarlık oldu, dünya üzerinde.
Sayısız insan yaşadı ve öldü.
Şimdilerde ismini bildiklerimiz, milyarlarca insan içinden sadece akılda kalan, iyilikle, başarıyla ya da kötülükle anılanlar.
Yani hepimiz bir gün toprak olacağız, eninde sonunda.
Ve hiçbirimizin isimleri çok değil 100 sene sonra ile hiç kimse tarafından hatırlanmayacak.
İyi bir miras bırakmayı becerebilmişsek, o ayrı.
Bir faydamız dokunmuşsa ne ala, belki teşekkür eden çıkabilir, biz yokken de.
Bakın kötülükle anılanları saymıyorum, istemiyorum.
Peki bu milyarca insan nereye gitti, neden gitti, yüzlerce uygarlık neden, nasıl yok oldu?
Soruyor muyuz kendimize?
Bakıyor muyuz tarihe?
Araştırıyor, öğreniyor, ibret alıyor muyuz?
Bin yıl önce yapılan piramitlerden tutun da, inşa edilen şehirlere kadar, insanların eriştiği bilgiyi anlayabiliyor, nerede yanlış yaptıklarına kafa yoruyor muyuz?
Hayır
Bir kısmımız
En azından inananlarımız
Ölüme, ölümden sonrasına, cennet, cehenneme ve hatta diğer tüm ulusların sonunu da getiren kıyamete inanıyor, hatta korkuyor.
Ya geri kalanlar?
Dünya neye olursa olsun, inanmayı ne zaman bıraktı?
Ne zaman, nerede bıraktı yaşamı gül bahçesine çevirebilme fikrini?
Ve neden hırslarına kapılıp, zulmetmeye, haksızlığa, yanlışa, kötüyü kapıldı.
Neydi insanı canileştiren, kendini sadece hükümdar değil yaratan gören, yaratanmış gibi davranmasına sebep olan?
İçimizdeki şeytan mıydı?
Dünyadaki tüm kötülüklerin anası sadece şeytan mı dostlar, ne dersiniz?
Büyük bir kötülük girdabının içine çekilirken, herkesi o girdabın ateşiyle yakmaya çalışanlar kimler?
Dünyadaki masumlar mı daha çok, suçlular mı?
Kötüler iyilerden daha az olduğu halde neden etkileri daha büyük.
Neden kötülük daha hızlı, organize artıyor da, iyilik onun yanında devede kulak gibi küçücük kalıyor.
Neden kötüler bu kadar işbirliği yaparken, iyiler meydanı onlara bırakıyor.
Daha çok para, mal, mülk, toprak, petrol ya da her neyse sebep, onlara sahip olmanın önündeki engeller, neden masumlara zarar vermekle kalkıyor?
Dünya neden kendi kıyametine koşar ilerliyor?
Neden insanoğlunun kötülüğü durmuyor, durdurulamıyor?
Varlık bilincimiz neden maddiyatla sınırlı, maddiyatımız neden başkalarına kıyaslı?
Vicdanlar hangi hapishanede kapalı?
Merhamet pazara indi satıldı da?
Geriye en ucuz kötülük mü kaldı?
Bedeli ödenmeyen sadece kötülük oldu da haberimiz mi yok?
Zulüm dünyanın baş tacı olmuşken susan vicdanlar hangi kalplerden söküp alındı?
Ey sevgili insan, değerli okur?
İyiliği neredeyse unuttuğumuz dünyada, hatırlamaya, hatırlanmaya dair ne kaldı?
Biz kendi kıyametimize koşarken, suçsuz, günahsızların haykırışları zihnimize kazınmadı mı?
Hadi insan olmayı zaten unuttuk,
Bari merhamete sahip çıksaydık ta, başkalarının zalimi olmasaydık,
Olmaz mıydı?
ETİKET :