Bayraktar satılırsa!..
Bayraktar Teknoloji ürettiği SİHA’ların İHA’ların, Kızılelma’ların...
"Çocuk oyuncağı" denen dronların fabrikasını ya yabancılara satarlarsa!
Eyvah eyvah!
Yandık ki ne yandık.
Sen kalk başından büyük işlere giriş!
Olmayacak şeyleri yap!
Kendi başına işler yap.
Devletten kredi alma.
Bankalardan borç alma.
Teknoloji sahasında öyle şeyler yap ki elin adamları şaşırıp kalsınlar.
Donup bakakalsınlar.
Olmadık paralar karşılığı ortaklık teklif etsinler:
"Gelin biz de yapın bunları"
"Gelin size istediğiniz imkanları sağlayalım"
"Gelin ortaklaşa yapalım"
gibi bir sürü teklifler yapsınlar.
Ama "Hayır" desin Bayraktar.
Yüksek Teknoloji imkanlarını ellerinin tersiyle itsinler!
Amerika'nın...
İngiltere'nin...
..Ve daha başkalarının büyük tekliflerini reddetsinler.
"İlle de kendi ülkemizde üreteceğiz bunları" desinler!
Olacak şey mi bu?
Ama diyorlar...
Kabul etmiyorlar!
Etmiyorlar ama yabancılar bu şirketi kendi ülkelerine götürmek için olmayacak imkanları sağlamak istiyorlar.
Peki, ya bizde?
İçeride neler oluyor?
"Nasıl ederim de bunları durdurum"
"Ne yapayım da bunların önünü keseyim"
"Ne yapayım da bunları yaptıklarına pişman ederim"
"Nasıl bu yapılanları karalar...
Kötüler...
Gözden düşürür de Erdoğan'ın başarısını lekelerim" hesabındalar.
Halbuki Bayraktar grubu milyarlarca dolar getiriyorlar sattıkları İHA’lar ile ülkemize.
Rekor kırıyorlar.
Ama gene de yaranamıyorlar.
Savaş kazandırıyorlar SİHA'lar ile.
Yaranamıyorlar.
İnsansız savaş uçağı yapıyorlar.
Yaranamıyorlar.
Tehlikeli görülüyorlar!
Yaramazlar!
Ya yarın sabah fabrikalarını yabancılara satarlarsa!
Ya bir gece ansızın pılını pırtını toplayıp yabancılar ile anlaşıp kaçarlarsa!
Ya düşmanlarla ortaklık kurarlarsa!
Eyvah eyvah!
Yandık ki ne yandık.
Halimiz harap olur.
Bunu düşünen yok.
Ne yapsak da bunların bu başarılarının önünü kessek acaba?
Bir yolunu biliyorum ben.
En iyisi şöyle yapmak.
Fabrikalarını kapatalım.
Kapısına kilit vuralım.
Çalışanlarını dağıtalım.
Kendileri de ne yaparsa yapsınlar.
Bize ne!
Onun orasını onlar düşünsün.
Ne gerek vardı öyle büyük işlere girmenin.
Küçük işlerle uğraşsalardı ya...
Montaj sanayi ile avunsalardı ya!
Ne güzel Amerika’dan, Almanya’dan; şu NATO ya almadığımız İsveç’ten silah, mühimmat almak varken ne gerek biz kendimiz üretelim!
Uçaksa uçak...
Bombaysa bomba.
Dışarıda adamlar her şeyi yapıyorlar, onlardan alıyoruz işte.
Bizim yapmamıza ne gerek var?
Kendimiz yapacak, başkalarına muhtaç olmayacakmışız!
Hadi canım sen de!
Olur mu şimdi bu yani...
Yok yok!..
En iyisi ‘Bayraktar Teknoloji Fabrikası’nı kapatalım.
Nemize lazım; bunca lafa, söze, dedikoduya.
Kapatın gitsin!
Hah, işte şimdi oldu.
Oh beee, kurtulduk!
Dilligil’den...
Vecihi’den...
Hürkuş’tan...
Kurtulduğumuz gibi Bayraktar’dan da kurtuluruz olur biter.
Amerika'nın kucağında oturmaya devam ederiz.
Ne güzel!..
ETİKET :