İçimiz acıdı
İçimiz acıdı.
Yüreğimiz yandı.
Gözlerimiz doldu.
Burkulduk.
Çaresiz kaldık.
“Vah vah” demekten başka elimizden bir şey gelmedi.
Özal dönemi ile başlayıp Erdoğan zamanında ise ülkemizin dört bir yanına yapılan geniş yollar…
Birkaç gidiş-gelişli otobanlar sürücülerimizin daha güvenli bir şekilde yol almaları için yapılmış olsa da kendini bilmez…
Direksiyona geçince canavarlaşan…
“Yolların fatihi benim” dercesine gaza yüklenen…
Kullandıkları aracın tonajını, sürat kabiliyetini, direksiyon hakimiyeti ile araçta bulunanların can güvenliğini hesaba katmadan sürat yapanlar çıkıyor.
Ve derken kazalara oluyor.
Gaziantep te Mardin Derik teki kazalarda otuz beş kişi can verdi.
Yazık değil mi?
Yollar güzel diye geniş diye bir kaç şeritli yapıldı diye sürat yapılsın diye…
Trafik kurallarına uymadan dilediğince gaza yüklenip uçarcasına aracı kullanasınız diye değil, daha güvenli daha rahat daha konforlu daha emniyetli ve tabi ki gene trafik kurallarına uyarak aracı kullanasınız diye yapıldı.
Ama yok…
Adamın aklı bunu basmıyor.
Direksiyona geçer geçmez adeta Azrail kesilip önüne çıkanların canlarını almak için olmadık yerlerde olmadık yollarda olmadık mahallerde sürat yapıyorlar.
Can alıyorlar…
Herkese yazık oluyor.
Herkesin yüreği yanıyor.
Trafik kazalarında sekiz can vermiş bir aile bireyi olarak “sürat felakettir” diyorum.
“Acele giden ecele gider” diye bir söz var.
Ne kadar güzel ve yerinde bir söz.
Şehir içinde bile kendini bilmez trafik magandaları aniden önüne çıkıyor, aniden sağa veya sola dönüyor, aniden duruyor!
Sarhoş olarak araç kullanıp can alanları saymadım bile.
Bu nasıl bir edepsizliktir…
Ya, Huuuu…
Kullandığınız yolun, aracın ağzı var dili var gözü var, kullanınsana.
Bu kazalara ben asla “kaza” demiyor “cinayet” diyorum.
Yazık oldu onlarca insana.
Başımız sağolsun ama biraz dikkat…
ETİKET : haberbursaliderliderbursagündemsondakika