Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve İsrail
İsrail son aylarda Kıbrıs Türk tarafına sık sık gelip gitmeye başladı.
Zaten uzun yıllardır, akşamları Kıbrıs Türk tarafına gelir, orada kumar oynar, birkaç gece kalır, yer, içer giderler.
Buna şahidim.
Ancak son birkaç yıldır İsrail KKTC’ye kafayı takmış durumda.
İsrail büyüyor.
Sınırları küçük olsa bile gücüne güç katarak sınırlar ötesinde iş bitiriyor.
Amerika, Kıbrıs Rum kesiminde askeri güç oluşturmuş durumda.
İngiltere zaten yüz yıldan fazladır orada.
Osmanlı’yı kandırarak adaya el koydular.
Sonra Yunanistan’daki hapishanelerde ne kadar kaçkın Rum varsa hepsini aday getirip, yerleştirip vatandaşlık verdiler İngilizler.
Daha sonra ise orada bildiğiniz gelişmeler yaşandı ve Türk toprağı olan adayı maalesef 1974’te savaşarak ancak üçte birini zorla geri alabildik.
Şimdi gelelim işin özüne.
İsrail durdu durdu neden şimdilerde adaya ve özellikle de Türk kesimine gelmeye başladı?
İsrailli iş adamları oraya gelerek sözde yatırım yapacak, iş kolları oluşturacak, fabrikalar kuracak, sermaye akışı sağlayacak!
Türkiye gibi bir büyük ülke varken neden KKTC tercih ediliyor?
Adaya sadece yatırım yapmak için mi geliyorlar?
İsrail hiçbir zaman yalnız yatırım veya iş kolları oluşturmak için gelmez.
İsrail ile KKTC arasında mesafe sadece iki yüz mil mesafede.
Güney kanadımız bizim için hayati can damarımız.
KKTC bizim için sabit bir uçak gemisi konumunda.
İsrail film fırıldak peşinde.
Bize iyilik olsun, adadaki işsizliği gidersin diye gelmez.
Tıpkı yüz yıl önce İngilizlerin yaptığı gibi ileride başımıza bela olmak için gelir.
İsrail Siyonist yapısı ve ticari erbapları adeta gün geçtikçe yayılan bir virüs misali kısa zamanda adayı kaplar, ele geçirir ve ada halkı bir zaman sonra: ”Türkiye adadan defol” diye bağırmaya başlarlar.
Şimdi bile adada bulunan kimi zevatlar ve sosyalist geçinen biçareler zaman zaman Türkiye’ye karşı çıkıyorlar.
İstemiyorlar ve hatta bir kısım KKTC’li insan Rum tarafı ile birleşmek hava ve hevesindeler.
Ben Kıbrıs’ta beş yıl devlet görevlisi olarak bulundum ve onların ciğerini bilirim.
O nedenle İsrail KKTC’yi incelemiş, gelecekte neler yapacağını hesaplamış ve ona göre bu adımı atarak adaya yatırım yapmaya karar vermiştir.
Tabi ki Amerika’nın destek ve önerisiyle…
Kısacası Arz-ı Mev’ud hayalinin bir adımı da Kıbrıs’a sahip olmaktır.
Yani, adada şöyle veya böyle asla İsrail varlığına “Evet” denmemelidir.
İsrail’e “Evet” diyene dek, TC’li iş adamlarını adaya yollayın olsun bitsin.
ETİKET :