Geri

İTFAİYE HAFTAMIZ

12:24:07 | 2022-09-26
ORHAN DOĞAN
ORHAN DOĞAN     

İtfaiye teşkilatı türlü isimler altında yüzyıllardır görev yapmaktadır.
Mısır, Sümer ve özellikle Romalılar zamanında askeri birliklerin içinde etkinlik göstermişlerdir. Bunu, yangınların zamanında görülebilmesi için yüksek yerlere gözetleme kuleleri ve merkezî yerlere su depoları yapılmasından anlamaktayız.
Hatta Londra Şehir Meclisi 1189 yılında her binanın kapısı önünde yangında kullanılmak için su depoları yapılmak üzere karar almıştır. Bu etkinliklerin
1666 yılında çıkan büyük Londra yangınında yetersiz kalması üzerine, 1680 yılında sigorta şirketleri kendi itfaiyelerini kurmuşlar ancak bunun sonucunda görülen aksaklıklar nedeniyle 1833 yılında sigorta itfaiyelerin birleşmesiyle Londra İtfaiyesi meydana gelmiştir.
1865 yılında Londra İtfaiye Kanunu yürürlüğe girince yangın söndürme işi ilk defa kamu hizmeti olarak kabul edilmiş, itfaiyecilik de ilk defa yasallaşmış ve Londra Şehir Meclisi tarafından idare edilen bir
kuruluş olarak göreve başlamıştır. Ülkemizde itfaiyeciliğe baktığımızda İstanbul itfaiyeciliğini
önde olduğunu görüyoruz. Osmanlı padişahlarından III. Murat, afet haline gelen yangınların önüne geçmek için 1579 yılında İstanbul kadısına bir ferman gönderir. Fermanla her evde bir büyük fıçı su ile dam yüksekliğinde bir merdiven bulundurulmasını, yangın çıkan yerlerde halkın kaçmayıp yangını söndürmeye çalışmasını istemesi, itfaiye tarihimizde yangınlara karşı alınan ilk yazılı tedbir ve düzen olarak kabul edilir.
Gerçek Davut adını alarak Müslüman olan bir Fransız mühendis, 1715 yılında ilk yangın tulumbasını yapar. 1718 yılında Tüfekhane ve Tophane’de çıkan yangınlarda yapılan tulumbanın çok büyük yararı görülür. Bunun üzerine Padişah III. Ahmet ve Sadrazam Damat Ferit Paşa’nın emirleriyle 1720 yılında Gerçek Davut’un idaresinde Yeniçeri Ocağı’na bağlı
Tulumbacı Ocağı kurulur. Bu ocak günümüz modern itfaiyesinin çekirdeğini oluşturur.
II. Mahmut her yönüyle bozulan Yeniçeri Ocağı’nı 1826 yılında kaldırır. Buna bağlı olarak Tulumbacı Ocağı da dağılmak zorunda kalır. Bunun üzerine halk kendi kendini yangınlardan korumak için semt tulumbaları kurmaya başlar ancak 1828 yılındaki Büyük Hoca Paşa Yangını, yeni bir teşkilat ve düzen ihtiyacını ortaya koyar. Zamanın yetkilileri yeni kurulan Asker-i
Mansur-i Muhammediye içinde bir tulumbacı taburu teşkil ettirir ve yeniçeriliği hatırlatmaması
için de yangıncı taburu adını verirler.
1871 yılında meydana gelen Büyük Beyoğlu Yangını, bu
kuruluşların yetersizliğini ortaya koyar. Padişah Abdülaziz’in emriyle Macaristan’dan bu konuda uzman bir subay olan Kont Szençsenyi Ödön getirilir. Bu kişiye paşalık rütbesi verilir ve çalışmalara başlar. 26 Eylül 1874 tarihinde 4 Nizamiye (Kara) ve 1 Bahriye (Deniz) taburundan oluşan bir itfaiye alayı kurulur ve bu kuruluş 25 Eylül 1923 tarihine kadar 49 yıl başarılı bir şekilde hizmet vermiştir. O zamanki adıyla Milli Müdafaa Vekâleti, bugünkü adıyla Milli
Savunma Bakanlığına bağlı olan itfaiye teşkilatları çıkarılan mevzuatla 25 Eylül 1923 yılından
itibaren itfaiye teşkilatı, belediyelere devredilmiştir. Bu tarihten itibaren il, ilçe, belde ve köylerde belediye itfaiye teşkilatlarınca, tüm itfaiye hizmetleri yerine getirilmektedir Belediye İtfaiye Yönetmeliği çerçevesinde yerine getirilen bu
hizmetler;

a) Yangınlara müdahale etmek ve söndürmektir,

b) Her türlü kaza, çökme, patlama, mahsur kalma ve benzeri durumlarda teknik kurtarma gerektiren olaylara müdahale etmek ve ilk yardım hizmetlerini yürütmek; arazide, su üstü ve
su altında her türlü arama ve kurtarma çalışmalarını yapmaktır,

c) Su baskınlarına müdahale etmektir,

ç) Afet ve acil durumlarda arama ve kurtarma çalışmalarına katılmaktır,

d) Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik ile verilen görevleri yapmaktır,

e) Kimyasal, Biyolojik, Radyolojik, Nükleer Tehdit ve Tehlikelere Dair Görev Yönetmeliği
kapsamında kimyasal, biyolojik, radyolojik ve nükleer olaylara yangın durumunda ilk müdahalede bulunmak, keşif-tespit, arama/kurtarma faaliyetlerinde 3/1/2014 tarihli ve 28871
sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) kapsamında ilgili çalışma grubuna destek vermek, dekontaminasyon görevlerini valilik ile iş birliği içerisinde
yerine getirmektir,

f) Halkı, kurum ve kuruluşları itfaiye hizmetleri ile ilgili olarak bilgilendirmek, alınacak önlemler
konusunda eğitmek ve bu konuda tatbikatlar yapmaktır,

g) Kamu ve özel kuruluşlara ait itfaiye birimleri ile gönüllü itfaiye personelinin eğitim ve yetiştirilmesine yardım etmek; bunların bina, araç-gereç ve donanımlarının itfaiye
standartlarına uygunluğunu denetlemek ve bu birimlere yangın yeterlilik belgesi vermek ve gerektiğinde bu birimlerle iş birliği yapmaktır,

ğ) Belediye sınırları dışındaki olaylara müdahale etmektir,

h) Binaların Yangından Korunması Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre belediye meclisince tespit edilecek ücret karşılığında baca temizliği yapmak ya da belediye tarafından
yetkilendirilmiş kişi ve kuruluşlara yaptırmak ve bacaları yangına karşı önlemler yönünden denetlemektir,

ı) Talep edilmesi halinde orman yangınlarının söndürülmesi çalışmalarına katılmaktır,

i) İmar planlarına göre parlayıcı, patlayıcı ve yanıcı madde depolama yerlerinin tespiti için ilgili
birimlere görüş bildirmektir,

j) İşyeri, eğlence yeri, fabrika ve sanayi kuruluşlarını yangına karşı önlemler yönünden
denetlemek, bu konularda mevzuatın öngördüğü raporları vermek ve görüş bildirmektir,

k) Belediye başkanının verdiği diğer görevleri yapmaktır.
Bu görevleri kahraman itfaiyeciler canla başla yerine getirirler hatta can kurtarmak için canlarını seve seve verirler. Bir örnek vermem gerekirse İstanbul’da bir itfaiyeci; insanı bırakın, bir köpeği kurtarırken canından olmuştur, dolayısıyla İtfaiyeciliğin çok kutsal, bir o kadar da meşakkatli bir meslek olduğunu, bu kutsal mesleği icra eden kahraman itfaiyecilerin meslekleri çok riskli olmasına rağmen görevlerini özveriyle, fedakarlıkla ve cesaretle yaptıklarını ifade etmek isterim.
25 Eylül 1923 yılından itibaren Belediyelere devredilen İtfaiye Teşkilatları her yıl 25 EYLÜL-01
EKİM arası tüm yurtta itfaiyecilerimiz tarafından coşkuyla kutlanmaktadır, Bu yılda itfaiye teşkilatlarınca ülkemizde 99.kuruluş yıldönümü 25 EYLÜL 2022 Pazar gününden itibaren
itibaren 1 ekime kadar tüm yurtta değişik etkinlikler düzenlenerek coşkuyla kutlanacaktır.

Emekli İtfaiye Daire Başkanı ve bir itfaiyeci olarak emekli, çalışan tüm kahraman itfaiyecilerimizin haftasını yürekten kutlarım. Rabbim onları her türlü kazalardan ve belalardan korusun.

GEÇMİŞ İTFAİYE TARİHİMİZDEN…

25 EYLÜL 1923: Millî Savunma Bakanlığı’na bağlı olan İtfaiye teşkilatları çıkarılan mevzuatla
belediyelere devredildi.

(Kaynak: Kronolojik 7007 yıllık Kültür, Sanat Tarih Ansiklopedisi)

GEÇEN HAFTA KENTİMİZDE ÇIKAN YANGINLAR…
20.09.2022: Kömür deposu yangını. Arabayatağı Mah. YILDIRIM,

20.09.2022: Mobilya atölyesi yangını. Mahmudiye Mah. İNEGÖL

21.09.2022: Seyir halinde araç yangını. OSMANGAZİ

24.09.2022: Seyir halinde araç yangını. Beşevler Mah. NİLÜFER
(Kaynak: Lider Bursa Gazetesi)


ETİKET :