Geri

Araba sevdası

Aman yanlış anlamayın, bugün size Recaizade Mahmut Ekrem’in

00:03:28 | 2023-04-20
ERDAL GÜVEN
ERDAL GÜVEN     

yazdığı ve Türk Edebiyat tarihinin dönüm noktası olarak kabul

edilen ünlü romandan bahsetmeyeceğim.
Biz Türklerin yerli otomobil sevdasından bahsedeceğim. Aslında
Kayahan’ın dediği gibi bizimki bir aşk hikayesi. Ama bu sefer
hikayenin sonu mutlu bitiyor.
İlk yerli ve milli otomobilimiz TOGG, tüm engelleri aşarak 29
Ekim 2022 tarihinde üretim bandından "Anadolu Kırmızısı"
rengiyle indi. Aslında bu büyük başarı hikayesi Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan’ın 2017 TOBB genel kurulunda iş
adamlarına seslenerek, en büyük hayalinin yerli otomobil
olduğunu dile getirmesi ve bazı iş adamlarının bu meseleye ön
ayak olması gerektiğini ifade etmesiyle başladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu çağrısına 1 değil, 2 değil, tam 5
şirket Anadolu Grubu; BMC Otomobil, Kök Grubu, Turkcell ve
Zorlu Grubu yanıt verdi. 5 babayiğit yerli otomobilin üretimi
için ilk adımları 2017’de atmaya başladı. Sonradan TOBB da
babayiğitler arasına katıldı ve Türkiye’nin Otomobili Girişim
Grubu, yani sıkça duyduğumuz ismiyle TOGG kurulmuş oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önderliğinde Türkiye yıllardır hasret
çektiği yerli otomobili olan TOGG’a kavuştu.
Gelin biraz da Türk otomobil sanayisinin tarihsel geçmişine
bakalım. Ülkemizde ilk otomobil girişimi 1929 yılında Ford’un
İstanbul serbest bölgesinde montaj hattı kurmasıyla başladı.
1954 yılında tarım alanlarında kullanılan araçların üretilmesi
için Tuzla Jeep Fabrikası kuruldu. Böylece Türkiye’de ilk
otomobil sanayisi Tuzla’da kurulmuş oldu. 1958 yılından
itibaren Fuldamobil lisansı ile İlk Türk otomobili Nobel 200
üretildi.
1959 yılında Ford Motor Company ve Koç Grubu ortaklığı ile
kuruldu.
1962 yılında OYAK tarafından kamyon ve otobüs üretimi için
Türk Otomotiv Endüstrileri A.Ş. kuruldu.
Türkler o zamanlar da yerli ve milli otomobil yapmanın
hayaliyle yanıp tutuşuyorlardı. Nitekim Eskişehir Motor
Fabrikası’nda görevli 24 mühendis bir araya gelerek tamamen

yerli bir otomobil üretmek için yola çıktılar. Sadece 130
günde 24 mühendis Eskişehir’de, daha sonra TÜLOMDAŞ Fabrikası
olacak bir atölyede 4 otomobil üretmeyi başardılar. 29 Ekim
1961 yılında ilk kez halk önüne çıkacağı için de otomobillere
DEVRİM adını verdiler. Devrim o gün Cumhurbaşkanı Cemal
Gürsel’in beğenisine sunuldu. Ancak ne olduysa işte orada
oldu. Türkün yerli ve milli otomobil üretmesine tahammül
edemeyen karanlık bir güç devreye girdi ve Türk Mühendisler
tarafından kısıtlı milli imkanlarla başarılan Devrim Otomobili
seri üretime geçilmeden tarih oldu. 1968 yılında ikinci yerli
otomobil markamız “Zafer” de daha tanıtım aşamasında baskılar
nedeniyle üretimine başlanmadan tarih oldu.
Türkiye’de seri olarak ilk 1966 yılında Otosan tarafından
Anadol üretildi. İstanbul’da monte edilen Anadol’un şasi,
motor ve şanzımanı Ford’dan alınmıştı. 
Anadol’un üretimi
devam ederken, aynı yıllarda TOFAŞ kuruldu. 1971 yılında TOFAŞ
tarafından İtalyan Fiat markası lisansı ile Murat 124
üretilmeye başlandı. Ardından da OYAK tarafından Bursa’da
Fransız Renault Fabrikası kuruldu.
Biz Türklerin araba sevdasını özetlemeye çalıştım. Birçok
önemli girişimi yer darlığından atlamak zorunda kaldım. Yerli
ve milli marka çabalarımız her seferinde bir karanlık el
tarafından durduruldu. Ancak bu sefer TOGG her türlü engelleme
çabalarına rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararlı duruşu
sayesinde seri üretime ulaştı. Dünya liderleri arasında yer
alabilme yolunda hızla ilerliyor.


ETİKET :  


Tüm ERDAL GÜVEN Yazıları

Siyasetler üstü…

Yeniden milli mücadele…

Kuvâ-yi Milliye ruhu yeniden

Milli irade tecelli oldu

Son tango

Güneş Motel gururla sunar

Özdağ nereye koşuyor?

CHP’li olmanın dayanılmaz hafifliği

İmamoğlu top çeviriyor

Referandum yalanı

Yaparsa reis yapar…

Tek suçlu seçmen!

Bakanlar için yemin formülü

Ülkücü hareket engellenemez

Şehit anneleri

İnce ince kumpas

Üst akıl belli oldu

Cumhurbaşkanı yardımcısı adayı

Taş atanın suçu yok mu?

Provokatörler sahnede!

Ekonomiyi kim yönetecek?

Bu nasıl ittifak?

Türkçülük üzerine…

Depremi unutmayalım…

Çakarlı araç terörü

Mahalle baskısı

Biri bizi gözetliyor…

Yerli malı Türk’ün malı

Seçim anketleri el yakıyor

Bu nasıl bir trafik!

“Ben Aleviyim” demek

Ben Aleviyim ne demek?

Araba sevdası

Seçimlere meraklı Japon

64 milyon seçmen oy kullanacak

Adı Mahsune

EKMEDEN BİÇME MUHARREM İNCE

Milli silah sanayi şahlanışı

Adaylar değil listeler yarışacak

Racon kesmek

15 Mayıs sabahı

ABD Başkanı Donald Trump’ın uçkur davası

Sınıf başkanı seçmiyoruz

Cumhurbaşkanı adayı IBAN paylaşırsa…

Ah CHP… Vah CHP…

Kıbrıs Türk’ün ana vatanıdır

Büyük Britanya’da neler oluyor?

Netenyahu neden ‘pes’ dedi?

İsrail’de ne oluyor?

Dezenformasyon

Meral Hanım ne yapacak?

Hoş geldin ya Ramazan!

Cem Uzan tarih mi oldu?

Asker sahaya inmedi!

Bor bor olalı böyle tesis görmedi

Şiddete hayır…

Deprem bölgesinde bakan olmak…

Deprem yaraları sarılırken

Yıllanmış yasaklar

Gazetecilik zor zanaat vesselam

Kentsel dönüşüm şart

Deprem yaralarını sarmaya çalışırken…

Aday adayı adayları

KİM KİMİ ADAY GÖSTERİYOR?

ADAYI BEKLERKEN…

KENTSEL DÖNÜŞÜME KARŞI ÇIKMAK CİNAYETTİR

Seçim tarihinde değişiklik yok

PÜRÜZ ÇÖZME TOPLANTISI

KIZILAY SATTI AHBAP ALDI

Murat Kurum aralıksız deprem bölgesinde

Türk siyasetinde üslup problemi

Fenomenden gazeteci olmaz

Hepimiz yer bilimciyiz…

Deprem sonrası

Eşref Bitlis'in ardından

Depremde gazetecilik...

Atatürk ve bozkurt

Biri bizi gözetliyor!

Neredesin, nerede?

Provokatörler sahnede

Devlet Millet el ele

Milli Birlik Zamanı

Asrın felaketi

Geçmiş Olsun Türkiye!

Kısa tanıtım (teaser)

Psikolojik harp

Hani nerede aday?

YENİDEN MERHABA