Yıllanmış yasaklar

Yüksek Seçim Kurulu (YSK) seçim günü uygulanacak yasakları yayınlamış. Yıllardır aynı yasaklar hiçbir değişiklik yok. Yasaklara karşı değilim. Seçimlerin belirli bir düzende yapılabilmesi için otorite mutlaka belirli yasakları uygulayacak. Tamam bunu anlıyorum ama be mübarekler bari bu yasakları biraz günümüze uyarlayın. Akıllı teknolojiler çağındayız. Bu çağda bu yasakların çok bir anlamı kalmıyor. Yani yasaklar çağa uygun değil.   

Gazeteciliğimin ilk gününden beri Resmi Gazete okumaya bayılırım. Her sabah masama gelen tam takım gazeteler arasında mutlaka resmi gazetede olurdu. Şimdi gazeteleri internetten okuduğumuzdan olacak Resmi Gazete’yi de cep telefonu uygulamasından takip ediyorum. Ortalama günün ilk saatlerinde, gece yarısı biraz, gece uygulamada yayınlanıyor.

Özellikle görevden af beklediğimiz dönemlerde biraz sarksa da genelde yayın saati belli. Bu yüzden uyku saatimi Resmi Gazete’nin yayın saatine göre ayarlıyorum. Gençliğimde de, şimdi de bu gazeteden yararlanıp çok haber yaptım; yazı konusu çıkarttım. 

Son YSK kararlarına göre, seçim günü saat 06.00'dan gece 24.00'a kadar alkollü içki satışı yasak olacak. Emniyet ve asayişi korumakla görevli olanlar dışında yerleşim yerlerinde kimse silah taşıyamayacak.

Seçim günü kahvehane, kıraathane ve internet kafe gibi bütün umumi eğlence yerleri kapalı olacak. Eğlence yeri niteliğindeki lokantalarda yalnızca yemek verilebilecek. Seçim günü saat 18.00'dan sonra düğünler yapılabilecek.

YSK'nin kararlarına göre saat 18.00'a kadar basın yayın organlarında seçimler ve sonuçlarına ilişkin haber tahmini ve yorum yapılması yasak olacak.

Saat 18.00 ile 21.00 arasında ise YSK tarafından seçime ilişkin verilecek haber ve tebliğler yayımlanabilecek.

Saat 21.00'dan sonra ise bütün yayınlar serbest olacak, YSK bu saati daha erkene alabilecek.

Cumhurbaşkanı seçiminin ikinci tura kalması halinde aynı hükümler 28 Mayıs'ta da uygulanacak.

Bir sandıkta oy kullanacak seçmen sayısı il ve ilçelerde 360 ila 380 kişi olacak. Köylerde seçmen sayısının 400'ü aşmaması halinde bir sandıkta oy kullanılabilecek.

Şimdi silah taşıma yasağının devamlılığını falan anlıyorum. Alkol satışlarına karışmıyorum ama şu seçim sonuçlarının 21.00’a kadar açıklanma yasağını anlamıyorum. Ya arkadaş o saate kadar zaten seçim sonuçları büyük ölçüde ortaya çıkmış oluyor. Bırak gazetecileri oy verme işlemi bittikten sonra yorum yapmaya başlasınlar.

BİR DANSLA GENÇ SEÇMENİ YAKALADI

Muharrem İnce’yi uzunca süredir tanırım. Yani tanırım derken, öyle bir tanışıklığımız veya muhabbetimiz yok. Sadece gazeteci olarak siyaset sahnesinden bilirim. Özellikle eşi Ülkü hanımefendiyi kast ederek “Arkadaşlar ben CHP’li olabilirim ama aslında Ülkücü’yüm, hem de yıllardır” diyerek zekası ve espri yeteneği konusunda beni oldukça etkilemişti. Bu dönem de seçim otobüsü içinde yayınladığı videolarla zekasını ve espri yeteneğini bir kez daha ortaya koydu. Özellikle otobüs içindeyken sokaktaki gençlerle karşılıklı yaptığı dans sosyal medyada bir anda gündem oldu. Gençler arasında Muharrem İnce dansı fenomen oldu. Gençlerin bir anda ilgisini çekti. Uzun yıllardır gazeteciliğin yanında siyasal iletişim konusunda danışmanlıklar veriyorum. İnce’nin bu hareketi onu Cumhurbaşkanı yapmaya yeter mi? Zannetmem ama kendi ekseninde bir oy patlaması yaşayacağı kesin. Öyle içi boş bir bilinilirlik değil, biraz daha işlenirse özellikle Kemal Kılıçdaroğlu’ndan daha ciddi bir oy alır.

BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ?

Bir Tayvan Atasözü der ki: “Kuğular suyun üstünde sakin görünebilmek için suyun altında fırtınalar kopartırlar.” Bu tam da bizim muhalefet liderlerini tanımlıyor. Kameraların karşısında sakin poz verebilmek için yüreklerinde ne fırtınalar kopuyor.