Geri

Asrın felaketi

09:02:22 | 2023-02-08
ERDAL GÜVEN
ERDAL GÜVEN     

Türkiye zor günlerden geçiyor. Öyle kelimelerle tarif edilebilecek bir afet değil.

1500 yılından bu yana hareket etmeyen faylar peş peşe kırıldı. Birbirinden bağımsız, 12 saat içinde ortalama 7 şiddetinde depremler öyle sayılarla adlandırılamayacak kadar büyük bir felaket oluşturur.

Uzun yıllar deprem bölgesi Japonya’da görev yapmış, ömrü hayatı boyunca çok büyük depremlerle karşılaşmış olmama rağmen bu depremin büyüklüğü ve etkisi karşısında küçük dilimi yutacak gibiyim.

Geceden sabaha içim kan ağlıyor...

Yardım çığlıklarını duydukça yüreğim parçalanıyor!

Ama inanın devletimiz bu tür afetlerde yapılabileceğinin en iyisini yapıyor. Bundan kimsenin en ufak bir şüphesi olmasın.

Yoğun kış koşullarının üzerine depremin kara yollarında ve havaalanlarında yaptığı tahribatlar göz önüne alındığında, yardımlarımızın yerine ulaştırılamıyor olması normal. Ancak doğal afetler karşısında boynumuz kıldan ince deyip de hiç bir şey yapmadan da oturup beklemenin bir anlamı yok.

Dikkat ettim, yıkılan binaların birçoğu devletin çıkarttığı ‘Deprem Yönetmeliği’nden sonra yapılmış.

Demek ki hala toplumumuzda deprem bilincini oturtamamışız. 

Deprem öldürür evet ama depremle yaşamayı bilirsek ölüm oranlarını en aza indirebiliriz. Dün de yazmıştım depremle mücadele 3 ana başlıkta ele alınmalı diye...

Deprem öncesi, deprem anı ve deprem sonrası.

Bu büyük felaketin acılarını bir nebze dindirdikten sonra depremle mücadelenin kurallarını yeniden yazmalıyız. Önce deprem olmadan önce yapılacaklar konusunda bilinçlenmemiz gerekiyor.

Devlet yayınladığı deprem genelgeleriyle deprem öncesi binaların nasıl inşa edilmesi gerektiği konusunda en ufak ayrıntıya kadar düzenlemelerde bulundu. Fakat yıkılan binaların içinde 6 aylık ve depreme dayanıklı diye ilanlarla satılan binalar olduğunu gördüğümüzde deprem yönetmeliğine uyulmadığı ve denetimlerin eksik yapıldığını görmekteyiz. 

Görevleri hizmet üretmek ve vatandaşın konforlu yaşamasını temin etmek olan belediyeler çok siyasete bulaşınca birkaç oy uğruna, yapmaları gereken denetimleri de yapamıyorlar. İstanbul Belediye Başkanı gibi belediye başkanları siyaset yapmaya, seçim öncesi bıraktıkları yerden devam ettikleri için layıkıyla belediye başkanlığı yapamıyorlar.

Biz önce deprem gerçeğini kabul etmek zorundayız. Türkiye bir deprem bölgesi ve bir çok şehrimiz fay hatlarının üzerinde. Bu gerçeği unutmadan yapı denetimlerine sıkı sıkıya sahip çıkıp, deprem yönetmeliğine uygun yapıların yapılıp yapılmadığını kontrol etmek, bence depremle mücadele de birinci görevimiz olması gerekmektedir.  Bunun uygulaması ve denetlenmesinde eksiklikler yaşandığı görülüyor. 

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ!

Japonya’da yılda ortalama 4800 deprem olmakta ve bunların hiçbiri yıkıcı değil. Bunu yapabilmelerinin tek nedeni ise depreme karşı mühendislik kurallarını uygulamaları. Mühendislik kuralları depremin yıkıcı etkilerini en aza indirir.


ETİKET :   liderliderbursabursason dakikagündemhaber


Tüm ERDAL GÜVEN Yazıları

Siyasetler üstü…

Yeniden milli mücadele…

Kuvâ-yi Milliye ruhu yeniden

Milli irade tecelli oldu

Son tango

Güneş Motel gururla sunar

Özdağ nereye koşuyor?

CHP’li olmanın dayanılmaz hafifliği

İmamoğlu top çeviriyor

Referandum yalanı

Yaparsa reis yapar…

Tek suçlu seçmen!

Bakanlar için yemin formülü

Ülkücü hareket engellenemez

Şehit anneleri

İnce ince kumpas

Üst akıl belli oldu

Cumhurbaşkanı yardımcısı adayı

Taş atanın suçu yok mu?

Provokatörler sahnede!

Ekonomiyi kim yönetecek?

Bu nasıl ittifak?

Türkçülük üzerine…

Depremi unutmayalım…

Çakarlı araç terörü

Mahalle baskısı

Biri bizi gözetliyor…

Yerli malı Türk’ün malı

Seçim anketleri el yakıyor

Bu nasıl bir trafik!

“Ben Aleviyim” demek

Ben Aleviyim ne demek?

Araba sevdası

Seçimlere meraklı Japon

64 milyon seçmen oy kullanacak

Adı Mahsune

EKMEDEN BİÇME MUHARREM İNCE

Milli silah sanayi şahlanışı

Adaylar değil listeler yarışacak

Racon kesmek

15 Mayıs sabahı

ABD Başkanı Donald Trump’ın uçkur davası

Sınıf başkanı seçmiyoruz

Cumhurbaşkanı adayı IBAN paylaşırsa…

Ah CHP… Vah CHP…

Kıbrıs Türk’ün ana vatanıdır

Büyük Britanya’da neler oluyor?

Netenyahu neden ‘pes’ dedi?

İsrail’de ne oluyor?

Dezenformasyon

Meral Hanım ne yapacak?

Hoş geldin ya Ramazan!

Cem Uzan tarih mi oldu?

Asker sahaya inmedi!

Bor bor olalı böyle tesis görmedi

Şiddete hayır…

Deprem bölgesinde bakan olmak…

Deprem yaraları sarılırken

Yıllanmış yasaklar

Gazetecilik zor zanaat vesselam

Kentsel dönüşüm şart

Deprem yaralarını sarmaya çalışırken…

Aday adayı adayları

KİM KİMİ ADAY GÖSTERİYOR?

ADAYI BEKLERKEN…

KENTSEL DÖNÜŞÜME KARŞI ÇIKMAK CİNAYETTİR

Seçim tarihinde değişiklik yok

PÜRÜZ ÇÖZME TOPLANTISI

KIZILAY SATTI AHBAP ALDI

Murat Kurum aralıksız deprem bölgesinde

Türk siyasetinde üslup problemi

Fenomenden gazeteci olmaz

Hepimiz yer bilimciyiz…

Deprem sonrası

Eşref Bitlis'in ardından

Depremde gazetecilik...

Atatürk ve bozkurt

Biri bizi gözetliyor!

Neredesin, nerede?

Provokatörler sahnede

Devlet Millet el ele

Milli Birlik Zamanı

Asrın felaketi

Geçmiş Olsun Türkiye!

Kısa tanıtım (teaser)

Psikolojik harp

Hani nerede aday?

YENİDEN MERHABA