Yeniden milli mücadele…

Dün yazımda sayın Cumhurbaşkanımızın Türkiye’nin bekası için yeniden milli mücadeleye ağırlık vereceğini yazınca, bazı okurlarım 'Yeniden Milli Mücadeleci’lerle karıştırmışlar. ‘Mücadeleciler’ diye de adlandırılan ve vatanını milletini seven Afyonlu birkaç delikanlı ve onlara destek veren Konyalı bir grup genç tarafından kurulan bu organizasyon, aslında 80’li yılların başına kadar çok etkin bir siyaset kuruyorlardı. Aykut Edibali ve Yavuz Arslanargun tarafından kurulan oluşum Türk siyasetine yön veriyordu. Kimler yetişmedi ki bu grup içinden. Cemil Çiçek, Abdulkadir Aksu, Melih Gökçek, Ahmet Davutoğlu, Gültekin Uysal, Fahrettin Demirtaş ve daha binlercesi…

Tokyo dönüşü tanışma şerefine nail olduğum ve ömrünün son yirmi yılında en yakınında, hatta emrinde olduğum Yavuz Arslanargun’dan tüm hikayesini dinledim. Belki mücadelecilerin bile bilmediği önemli dönemeçlere tanıklık ettim. “Mücadelecilerin” dedim; çünkü ben hiç mücadeleci olmadım. Ülkücü gelenekten gelen milliyetçi yapımı hep korudum. Allah’ın rahmeti üzerine olsun, Yavuz Arslanargun da beni ülkücü kimliğimle bağrına bastı. Ne yalan söyleyeyim öz babam olsa bu kadar sever sayardım. Yanlış anlaşılmasın, babamı çok severim; benim idolüm, rehberimdir.

Neyse, yeniden milli mücadeleciler de milliyetçi ve mukaddesatçı bir çizgide tam bağımsız Türkiye için mücadele ettiler. Yavuz Arslanargun’un mücadeleci geleneği ölümüne kadar günümüze taşınmaya gayret etti. Pınarhisar Cezaevi günlerinde Recep Tayyip Erdoğan’ı da 4 kez ziyaret edip, bilgi ve deneyimlerini paylaştı.

Evet, ‘Yeniden Milli Mücadele’cileri çok yakından tanır ve saygı duyarım. Emin olun, Yeniden Milli Mücadele kadrosunda yetişenlerin büyük bir çoğunluğu bu davada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı desteklemektedir.

 SEÇİM SONRASI GÖZLER PARLAMENTODA

Seçim süreci geride kalırken gözler Meclis’e döndü. Yüksek Seçim Kurulu'nun 28. Dönem Milletvekili Kesin Sonuçları’nı ilan etmesini takip eden 3'üncü gün Meclis Genel Kurulu toplanacak.

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 28. Dönem Yüksek Seçim Kurulu'nun milletvekili kesin sonuçlarını açıklamasıyla başlayacak.
 YSK'nın kesin sonuçları ilan etmesini takip eden üç gün içinde Meclis Genel Kurulu saat 14.00'te çağrısız toplanacak. Yüksek Seçim Kurulu (YSK), 14 Mayıs'ta yapılan 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi Kesin Sonuçları’nı Resmi Gazete'de yayımladı. 
Bu çerçevede Meclis Genel Kurulu'nun ise 1 ya da 2 Haziran tarihleri arasında toplanması öngörülüyor. 
Meclis Genel Kurulu'nun 28'inci dönem ilk birleşimini iç tüzük gereği en yaşlı üye yönetecek. O isim de 1 Ocak 1948 doğumlu olan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli olacak.
Geçici Meclis Başkanı sıfatıyla Genel Kurul'da ilk yemini de Devlet Bahçeli edecek. Bahçeli'nin ardından ise milletvekilleri seçim çevresi, soyadı ve adlarının alfabetik sırasına göre sırayla ant içecek. 
Ant sırası Ankara milletvekillerine geldiğinde Genel Kurul'da geleneksel olarak Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk için 1 dakikalık saygı duruşunda bulunulacak. 
Milletvekilleri yemin etmelerinin ardından resmen göreve başlamış olacak. 
Herhangi bir sebepten ilk birleşime katılamayan milletvekilleri, katıldıkları ilk birleşimde yemin edecekler. İmtina eden milletvekilleri, milletvekili sıfatlarından kaynaklanan haklardan yararlanamayacaklar.

Yeminin ardından meclis başkanı seçilecek
. Milletvekillerinin yemin etmesinin ardından gözler Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı seçimlerine çevrilecek. Yemin törenini takip eden 5 gün içinde aday olacak isimler Meclis Başkanlık Divanı'na başvuruda bulunacak. Başvuru süresinin sona ermesini takip eden 5'inci gün ise Genel Kurul'da Meclis Başkanlığı seçimi yapılacak. 
Gizli oylamayla yapılacak seçim üç turdan oluşacak. İlk iki turda üye tam sayısının üçte iki çoğunluğu yani 400 oy aranacak. İlk iki turda gerekli oya ulaşılamaması halinde üçüncü turda salt çoğunluğu, yani 301 oyu alan Meclis Başkanı seçilecek. Yeni seçilen Meclis Başkanı 2 yıl boyunca bu görevi üstlenecek.