Bilişimde işgücü krizi
Dijital çağdayız.
Teknoloji ve bilişim hayatın merkezine konumlandı.
Hem günlük ihtiyaçlar hem duygusal hem de düşünsel tatmin açısından teknolojiye bağımlılık giderek artıyor.
Öyle ki istisnai de olsa bu bağımlılığın tehlikeli sonuçları yaşanıyor. Bunu, sosyal medya platformlarındaki örneklerden görebiliyoruz.
Öte yandan bilişim, sürekli gelişen ve değişen büyük bir sektör. Bu alanda ülkemizin var olması ihtiyaçlarını kendi kaynakları ile karşılayabilmesi önem arz ediyor.
Donanım açısından ithal bağımlılığı olsa da yazılım konusunda yetkinlik seviyemiz her geçen gün artıyor.
Bu yetkinliği, salgın döneminde test ettik ve çok pozitif sonuçlar elde edildi. Fakat özellikle gençlerin bu alandaki varlığı için ekosistemin geliştirilmesi ve sürdürülebilir kılınması gerekiyor.
Aynı zamanda insan kaynağını yetiştirmek kadar yetişmiş işgücünü yurt içinde tutmak da ayrı bir çabayı zaruri kılıyor.
Geçen günlerde Yazılım Sanayicileri Derneği (YASAD) Başkanı Gönül Kamalı, 2021’de 30 bin yazılımcının yurt dışına gittiğini gündeme taşıdı.
Kamalı, bu rakamın 100 binlere ulaşabileceği riskini vurguladı.
Yeni nesil teknolojilere iş gücü yetiştirme konusunda Avrupa’nın zayıf olduğunu savunan Kamalı, sektörün işgücünü yurt dışına kaptırmasının en önemli nedenlerinden birinin de uzun çalışma saatleri olduğunu belirtti.
Ücretlerde yurtdışı ile rekabet edemeyen şirketlerin işgücünü kaptırdığını ifade eden Kamalı, Türkiye’de yazılım şirketlerinin yüzde 20 büyüdüğünü ancak işgücünün yüzde 10 azaldığını açıkladı.
İSTİHDAMA 160 BİN KATKI
Dün, Lider Haber televizyonunda sabah saat 10.00-12.00 arasında yayınlanan Güne Dair programında bu konu ışığında sektörün sorunlarını ele aldık.
Şeyda Gümüş ile birlikte hazırladığımız programda Bilişim Sektörü İş Adamları ve Profesyonelleri Derneği (BİSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı İdris Doğrul’u konuk ettik.
Sektördeki tecrübesi ve temsil yetkinliği ile Başkan İdris Doğrul, YASAD tarafından gündeme getirilen konunun gerçeklik arz ettiğini ve durumun daha da büyüdüğünü belirtti.
Ülke genelinde sektörün 160 bin civarında istihdam sağladığını belirten Başkan Doğrul, aslında bir bu kadar daha istihdam sağlayacak seviyede büyürken sektörün işgücünde kayıp yaşamaması gerektiğini ifade etti.
Gençlerin yurt dışına yönelmesiyle ilgili süreçte eğitime vurgu yapan Doğrul, gençlerin idealist bir tutuma yönlendirilmesi ve sorumluluk duygusunun aşılanması noktalarına değindi.
Eğitim müfredatının gençlerin bu alanda yeterli donanıma sahip olarak iş hayatın katılmalarını sağlamadığının altını çizen Doğrul, iş hayatının pratikleriyle müfredatın uyuşmadığı eleştirisinde bulundu.
GENÇLERİN YURT DIŞI EĞİLİMİ
Yeni mezun gençlerin iş hayatına hazır olarak gelmediğini, bir usta çırak sürecinin işlediğinden bahseden Doğrul, işi öğrendikten sonra gençlerin yurtdışına gitmek gibi bir eğilim içinde olduklarını dile getirdi.
Girişimcilik ekosistemine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Başkan Doğrul, girişimcilik konusunun seçicilik arz etmesi ve kaynakların verimli kullanılması gerektiğini de belirtti.
Bu konuda verilen destek ve teşviklerin yeterli düzeyde olduğunu ancak bazen bu destek ve teşviklerin bazılarınca geçim kapısı olarak görülebildiğini de söyleyen Doğrul, nicelikten çok niteliğe odaklanılması çağrısında bulundu.
Doğrul, ülkemizde sektörün gelişimi açısından alınması gereken yol olduğunu ve salgın sürecinin bir hızlanma sağladığını ancak bunun süreklilik arz etmesi için ekosistemi ve motivasyonu işaret etti.
Yaklaşık 1 saat süren programda Başkan İdris Doğrul, sektörün ana gündem maddeleri üzerine kapsamlı açıklamalarda bulundu.
Başkan Doğrul’un her yorumu, hem sektörel tecrübe hem de düşünsel derinlik arz ediyordu.
Çözüm içeren eleştirileriyle öne çıkan Doğrul’un sektör adına yol ve yön göstericiliğine kulak verilmeli.
Ülkemizin en büyük zenginliği olan insan kaynağının istenen düzeyde yetkinliğe erişmesi ve gelişmesi için daha fazla konsantrasyona ihtiyacımız olduğu açıktır.
Nitelik iş gücü yetiştirmek, beyin göçünü önlemek hatta parlak beyinleri ülkemize çekebilmek adına bu dönem yakalanan farkındalık ve atılan adımlar yadsınamaz ancak halen yapılması gerekenler var.
Ümidimiz gençlerimizin, nitelikli bir şekilde yetişmesi, sonrasında ülkesi ve milleti için sorumluluk hissedebilmesidir.
Esen kalın.
ETİKET :