Bu yöntemle Nilüfer yemyeşil olur!

Eğitim neferi Mehmet Bürhan, 20 Mayıs akşamı motoruyla seyir halindeyken bir çukura düştü.

Ölümden dönen fen bilimleri öğretmeni Bürhan, vatandaşlık ödevinin bilinciyle ‘bir başkası da zarar görmesin’ diye düşünerek hemen gerekli mercilere başvurdu.

Kazaya neden olan çukur,Nilüfer ilçesi Barış Mahallesi Defne Sokak’ta olduğu için Nilüfer Belediyesi’ne şikayetini iletti.

Nilüfer Belediyesi, 21 Mayıs’ta başvurunun alındığı mesajını iletti.

Belediye, 11 Haziran’da attığı ikinci mesajında ise ‘iş programına alındığını ve gerekli çalışmaların yapılacağını’ bildirdi.

Belediye, 25 Haziran’da da aynı mesajını tekrarladı.Aradan aylar geçti fakat çukur yerli yerinde duruyordu.

Aynı zamanda profesyonel bir dağcı ve doğa sever bir sporcu olan Mehmet Bürhan, Belediye’nin umursamazlığına hem eğitimci hem de doğasever kimliğiyle yanıt verdi.

Ve kendisinin ölümden döndüğü kazaya neden olan çukura çam fidanı dikti. Türk Eğitim Sen Bursa 2 No’lu Şube Başkanı Fatih Gümüş de Bürhan’a destek verdi.

Öğretmen Mehmet Bürhan, bu eylemini sosyal medya hesabından şu ifadelerle duyurdu:

“20 Mayıs’ta motorum ile evime giderken içine düştüğüm ve ölümden döndüğüm yolun ortasındaki bu çukuru belediyeye bildirmeme rağmen aradan geçen bunca zamanda onarım yapılmadı.Yolun ortasındaki bu çukurun doldurulması için illa birinin ölmesi mi gerekiyor?”

Bürhan’ın Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Nilüfer Belediyesi’ni de eklediği mesajı aslında bize birçok konuda tespit yapma imkânı sunuyor.

Gerçekten de akşam karanlığında motoruyla oradan geçerken yaptığı kaza, kıymetli öğretmenimizin hayatına mal olabilirdi. Elbette bir başka vatandaş için de aynı risk ortada duruyor. Bu en önemli konudur.

Vatandaşın mal ve can güvenliği açısından yerel idarelerin hizmetlerinde gerekli ve de zaruri özeni göstermediği anlaşılıyor.

İkincisi toplumun etrafındaki sorunlar karşısındaki duyarsız ve eylemsizliğidir. Bu çoğu zaman ödev bilincinin eksikliğinden çoğu zamanda haklarını bilmemekten kaynaklanıyor.

Nilüfer özeline baktığınızda ise demografisiyle diğer ilçelerdeki durağan sosyal tavırdan ayrışmasını beklerken aksine eğitim ve refaha rağmen toplumsal tutum benzerliği olduğunu görüyoruz.

Yani sözüm ona Bursa’nın modern yüzü, planlı ve gelişmiş kent Nilüfer’de şehrin diğer yakalarındaki sorunların hepsi var. Kirlilik, trafik, çarpık yapılaşma…

Çok değil 35 yıl önce bomboş olan arazilerde kurulan şehrin bugün kaostan başka bir şey üretmediğine şahit oluyoruz. Çok mu karamsar bir iddia oldu? Öyleyse bir turistin Nilüfer’e gelip neyi görebileceğini düşünün…

Üçüncü tespit bir belediyenin asli görevini yerine getirmedeki umursamazlığıdır. Belediye ne yapar? Öncelikli hizmetleri nelerdir? Bunları düşünmek ve bugün ne yaptıklarına bakmak gerekir?

O zaman bu manzaranın nedenleri daha iyi anlaşılacaktır.

Defne Sokak ve yayınındaki sokaklar, özellikle ‘kentsel dönüşüm’ diye pazarlanan rantsal bölüşüm dolayısıyla delik deşik!

Barış’ta, Cumhuriyet’te, Ataevler’de neredeyse çukursuz ya da tümseksiz bir sokak dahi yok. Neden acaba?

Koca koca binalar var. Kaldırımlar otoparka dönmüş, parklar çöplük içinde ama gülümsüyoruz!

Son 35 yılın teknolojik, mimari, mühendislik birikimiyle ürettiğimiz kent Nilüfer’e bir bakın ve estetik namına herhangi somut bir örnek gösterin.

Eski yeni tüm mahallelerinde sorunlar olan ve halen beton küplerin yükseldiği ilçeye bir bakın ve zamanın ilerisinde bir uygulama gösterin.

Kara düzen rantiyecilik! Üstelik yüksek mühendis, yüksek mimar yönetimlerinde geçen yıllarda…

Hakkında taraflı tarafsız birçok kesimden pozitif ifadeler duyduğum Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir’e sesleniyorum:

“Gelin o fidan orada kalsın. Hatta bunu bir kampanyaya dönüştürün ve Nilüferliler gördükleri çukurları fidanla doldursun. Belki yeşil alanları rantiyecilerce işgal edilen Nilüfer, o zaman yeşerir. Hem sizin işiniz de kolaylaşır. Zira Nilüfer’deki ‘çukurları’ kapatayım deseniz size 5 yıl yetmez. Bir de ricam var; bir sabah belediyeye giderken Nilüfer Metrosu’ndan çıkıp 3 Fidan Parkı’ndan geçin de sosyal çukurları da görün.”

Çukur açanlara değil çukur kapatanlara saygıyla…