İnegöl, göç bekliyor

İl olup olmayacağı merakla beklenen, haberlere genelde asayiş olaylarıyla konu edilerek kent imajı zedelenen ancak ekonomik hacmiyle birçok ilden önde olan bir ilçe; İnegöl.

Demografik çeşitliliğini hem kültürel hem de ekonomik bir zenginliğe dönüştürmüş İnegöl, Bursa’da ilerleme kavşağındaki ilçelerin başında geliyor.

Bursa’nın doğusunda değil de batısında olsaydı belki de çoktan il olmuş hatta ekonomik olarak Bursa ile yarışabilirdi.

Dışarından bakıldığında ilçede yerel idare ve diğer aktörler arasında ortak hedef uyumu görünüyor. Yerel dinamiklerin ilçenin potansiyeline ilişkin farkındalığı, kentin gelişimi açısından önemli bir şans.

***

Cumartesi günü (5 Kasım) İnegöl Belediyesi tarafından bu yıl 6’ncısı düzenlenen Kitap Günleri’nin açılışına katıldım.

MODEF Fuar alanında düzenlenen etkin öncesi girişte İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası (İTSO) Başkanı Yavuz Uğurdağ ile karşılaştık ve ayaküstü sohbet ettik.

Hammaddede tedarik krizi aşıldı

Salgınla birlikte hammadde temininde yaşanan sıkıntıların 7-8 aydır normalleştiğini açıklayan Başkan Uğurdağ, “Sunta, MDF, Cam gibi özellikle mobilya sektörünün ana hammaddelerinin temini artık kolaylaştı. Ancak küresel etkilerden dolayı hammadde fiyatlarındaki artış halen sürüyor. Fiyatlarda bir düşüş yok ama tedarikle ilgili sıkıntılar ortadan kalktı. Önümüzdeki süreçte enflasyondaki yukarı yönlü hareket yavaşlarsa hammadde fiyatlarındaki artış durağan duruma geçer diye ümit ediyoruz. Bu hem üretici hem de tüketici açısından önemli bir gelişme olur” dedi.

İhracat eylülde yeniden hareketlendi

İç pazarda durgunluk olduğunu fakat ihracatta hareketin sürdüğünü belirten Başkan Uğurdağ, “İhracatta Haziran-Ağustos döneminde bir durgun yaşandı. Eylül ayı itibarıyla ihracatta hareketlenme başladı. İnegöl fuarını 3-8 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirdik. İhracat odaklı bir fuar oldu ve 99 farklı ülkeden ziyaretçi fuarımıza iştirak etti. 2 bin 800 civarında profesyonel dış alım heyeti katılımı sağlandı. Bu organizasyonlar hem ilçemizin hem de ülkemizin mobilya ihracatına ciddi katkı sağlıyor. İhracat artarak devam ediyor”  değerlendirmesinde bulundu.

Cari fazla veren 10’uncu büyük ekonomi

İnegöl’ün 1,5 milyar dolar ihracatla ülkenin 17’nci büyük ekonomisine sahip kent olduğunu hatırlatan Başkan Uğurdağ, “İnegöl ekonomisi her geçen gün gelişiyor ve büyüyor. Cari fazla veren bir ekonomiye sahibiz. İnegöl, 1 milyar 10 milyon dolar ile ülkenin cari fazla veren en büyük 10’uncu ekonomisiyiz. Bir ilçe olarak ekonomik açıdan birçok ili geride bırakan bir hacme sahibiz” diye konuştu.

Kalifiye insan kaynağı bekliyoruz

İnegöl’de işsizliğin eksilerde olduğunu vurgulayan Başkan Yavuz Uğurdağ, şunları söyledi: “İnegöl için göç önemli ama kalifiye göç daha önemli. İnegöl’de sadece mobilya değil tüm sektörlerimiz, kalifiye eleman bulma sıkıntısıyla karşı karşıyadır. Biz, İTSO olarak özellikle mesleki eğitime yönelik yatırımlar gerçekleştiriyoruz. Ve mesleki eğitim veren kurumlarımıza çok ciddi destekler veriyoruz. Ancak bunun yanında büyüyen ve gelişen ekonomimizle birlikte yeni yapılan organize sanayi bölgelerimizde istihdam edilmek üzere insan kaynağına ihtiyacımız var. Bunun çözümü göçle de olabilir. Fakat önceliğimiz kalifiye elemandır. Bu bağlamda hem yerel yönetim hem de siyaset kurumuyla birlikte planlama yapıyoruz.”

KOBİ OSB’ye ihtiyacımız var

İnegöl’de 3 OSB bulunduğunu hatırlatan Başkan Uğurdağ, “Birincisi özellikle çok önemsediğimiz Mobilya İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’dir (OSB). Türkiye’deki ilk ihtisas OSB’dir. A etabını tamamladık. B etabının satışlarına kısa zamanda çıkacağız. Ki hemen bitecek çünkü ciddi talep var. Ortalama 200 parselimiz var. Fakat yaklaşık 600 civarında başvuru var. Mobilya ihtisassın B etabını da tamamladığımızda hemen satılacak diye öngörüyoruz. Bunu tamamladıktan sonra yeni bir KOBİ OSB’ye ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.

***

Başkan Uğurdağ ile kısa sohbette birçok konuyu ele aldık. İnegöl’ün hem tarım hem de sanayi potansiyeli çok yüksek.

Hem verimli tarım arazileri hem de güçlü bir sanayi birikimi var. Bu güçlü yanların geliştirilmesi tabi ki çok önemli ancak gelişimi planlarken ekolojik dengeyi de gözetmeliyiz.

Hava kirliliği sorunu, haberlere ve bilimsel araştırmalara konu edilen İnegöl’de sanayinin çevresel etkilerini minimize edecek bir dönüşüme tabi tutulması da gerekiyor. Bunun için de planlı alanlarda altyapısı, arıtma sistemleri, katı atık yönetimi ve emisyon kontrolleriyle yeşil üretimi sağlayan tesislerin yeniden inşası son derece kıymetlidir.

Dileriz, İnegöl bugünün sorunlarından dersler çıkararak güzel yarınlar inşa edebilir.

***

Öte yandan Cumartesi günü başlayan kitap günleri organizasyonu 13 Kasım’a kadar sürecek. Birçok yayın evinin katılım sağladığı etkinlik kapsamında çok sayıda yazar okuyucusuyla buluşacak. İmza günleri ve konferanslar düzenleniyor olacak.

Kentin kültür hayatına katkı sağlayan etkinlik özellikle genç kuşakların okuma alışkanlığı kazanması noktasında da önem arz ediyor. Belediye yetkililerinin beyanlarına göre kitap günlerine yaklaşık 40 bin öğrencinin ziyareti sağlanacak.

Kitap günlerinin onur konuğu olarak açılışta konuşan şair Nurullah Genç, bir sosyolojik deneyden hareketle birincil kaynağın önemine vurgu yaptı: “Eğer birinci kaynaktan bilgi sahibi değilseniz, o bilgi bozulur/değişir/dönüşür/farklılaşır veya size yanlış ulaşmış olabilir. Birinci kaynak kitabın ta kendisidir. Eğer kitaptan kopmuş bir millet olarak ikincil ve üçüncü kaynaklarla yaşıyorsanız o zaman malumat bilgisi dediğimiz bilgiyle iç içe olursunuz ki bu sizi feraha erdirmez, yukarıya taşımaz. Bilgi, ikiye ayrılır; kaynak ve malumat. Biz, işte bu organizasyonları ülkemiz insanları, kaynak bilgisine ulaşsın ve hakiki düşünsün diye çok kıymetli buluyoruz… Türkiye bugün halen maalesef bilinçli okuma seviyesi yüzde 10’un üzerine çıkamamışsa bunun bizde bir yara açması gerekiyor…”

Kitap Günleri, güzel düşünülmüş ve planlanmış bir etkinlik olarak kayda geçti. Özellikle yazar, şair, araştırmacı ve düşünürlerin etkinlik kapsamında İnegöllüler ile buluşmasını çok kıymetli buluyorum. Bunun için başta Belediye Başkanı Alper Taban olmak üzere emeği geçen herkesi kutluyorum.

Esen kalın.